Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Ve elbette öylelerine bahşedilir büyüyüp yine sıradan aileler kurmak; gelecekte her şeyin kolayca cık oluverdi kendine en uygun insanı elinle koymuş gibi bulabilirsin kendine en uygun insanla üç aya kalmaz nişanlanabilir kendine en uygun insanla altı ay sonra evlenebilir iki yıl içinde de dünyanın en güzel kız çocuğunu doğurabilirsin akıl sır
Yorgundu, O hep yorgundu. Hem zaten, en çok anneler uyumalıydı.
Sayfa 24 - İletişimKitabı okudu
Reklam
Anneler çocuklarını bir arada görünce hep çok mutlu olurlar
En mutlu olduğu anlar mutfağındaki masasında hep birlikte oturduğumuz anlardır. Artık bayram sabahlarında falan oluyor bu sadece. O günlerde görmelisiniz annemi, o kadar güzel bakıyor ki her birimizin gözlerine, yanaklarını sıkasınız gelir. Valla bak...
Babam hep derdi, "Oğlum kadınlar güçsüzdür fakat anneler müstesna" diye. Öyleydi, güçlüydü. Ve hep öyle de kaldı.
"Ah bu anneler! Çocuklarının geleceğini hep onlar bitirir..."
Sayfa 93
Nene Hâtun
“Bazan ne kadar benzemiyor kendine insan Erkek acaba kimdir? Eğer sen de kadınsan. Ruhun adı olmaz: Ne kadınsın, ne de kızsın; Bir dane değilsin Nene Hatun, sayısızsın. Evladı ölüm dersi alırken anasından Hep anneler akmış Meriç’inden, Tuna’sından. Yurdunda şehit ülkesi vardır analardan, Kaç bin kişisin, git, onu sor Dumlupınar'dan. Tarihi yapanlar, bağıran fırtınalardır; Bazan da fakat sesleri çıkmaz analardır.”
Sayfa 18 - mithat cemil
Reklam
Anne olmak ne çok şey yüklüyordu kadınların omuzlarına. Hele iki çocuk annesi olmak… Ne yapsan ne etsen ne kadar koştursan da hep bir şey eksik kalıyordu. Özellikle sosyal medyanın hayatımıza girişinden sonra daha da arttı anneliğin ağırlığı. Sosyal medya hesaplarında sürekli çocuklarıyla mutlu pozlarını, yaptıkları pastaları, yemekleri paylaşan ve bunu kazanç haline getiren “fenomen” anneler yüzünden, gerçek anneler kendi anneliklerini daha da sorgulamaya başladı. Yetmiyorum, yetişemiyorum hissi daha da arttı annelerde.
Sayfa 107Kitabı okudu
Çocuklar uyurlarken harika oluyorlar. Keşke hep uyusalar ve anneler onları hep uyurken sevse, okşasa...
"Sevgi hep fedakarlıktır alttan almaktır." İşte bunlar hep mittir. Sevgi, kuşkusuz emektir ama: "Hayır diyemeyenlerin yazgısı sürekli dominant olarak algılanmaktır. Yani hakkınızı düzgün savunamadığınız zaman asık suratlı, biraz daha böyle pasif agresyonla yanlış anlaşılırsınız. Baskıcı, dominant anneler, teyzeler, babalar, dediğimiz zaman geri planda o fedakarlık ve boyun eğiciliği arayabiliriz.
Kendime güvenim yoktu benim. Öyle şeyler doğuştan olur ya da anneler, babalar bir mayi gibi zerk ederler bunu çocuklarına. Benim kendime güvenim yoktu. Bu yüzden beni mutlu eden durumlar karşısında bile korkak ve çekimserdim. İçimi bir kurt kemirir dururdu. Hep kararsızdım. Çoğu zaman da tutarsız.
Sayfa 135 - İletişim Yayınları
Reklam
Elif de benim gibi ölümü en erken, en sevdiğiyle tadan olmuştu. O büyüdükçe yüreğindeki boşluk da orantılı bir biçimde büyüyecekti. Anneler günü gelecek, annesi için üzülecek; babalar günü gelecek, babası için ağlayacaktı. Sınıfı bir gösteri düzenleyecek, herkesin anne babası gelmişken onu alkışlayarı hep yabancı eller olacak; bu sefer kızacaktı anne babasına, "Beni neden terk ettiniz, benim ne suçum vardı?" diye... Sonra dua etmeyi öğrenecek, içi bir nebze ferahlayacaktı Diğer insanlar ya da akranları mezarlıktan korkarken, mezarlıkta huzur bulacaktı o. Diğerleri gece olmasın isterken, gece olsun da rüyamda onlarla buluşayım diye umutlanacaktı o.
Sayfa 405Kitabı okudu
Bilmiyorum. "Kendi ailemizden ne gördük ki size yaşatalım, derdi annem. Belki de haklıdır. Zaten ona sorsam anneler her zaman haklıdır. Çocuklar dünyaya sadece ebeveynlerini onaylamak ve onların arzularım yerine getirmek için gelmiş gibiler. En azından ailemin gözünde ben öyleyim. Ne derler! "Kaç yaşına gelirsen gel, sen benim gözümde hâlâ çocuksun yavrum" Galiba hep aileleri tarafından vetişkin davranışları beklenilen ama hep çocuk olan insanlar olarak kalacağız.
"Yüzyıllar geçse de anneler bir konuda hep aynıydı; ailelerine büyük bir sevgi ve emek verirlerdi."
Sayfa 245
İçim acıdı
Bale gösterisini kaçırdım da, dört yaşının sesiyle o teselli etti beni telefonda. "Üzülme anne," dedi. "Başka anneler de yoktu. Bakıcı ablalar vardı hep." Kahroldum telefonda. Gittim gizli gizli ağladım dizinin çekildiği köşkün bahçesinde.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.