"Kâşif olmak için ormanda olmanıza gerek yok," dedi. "Dünya üzerindeki her insan kâşiftir. Keşfetmek, dikkat etmekten başka bir şey değildir aslında. Ama gerçekten dikkat etmek. Dünyanın sizden istediği budur. Ona ne kadar çok dikkat ederseniz o kadar güvende olursunuz."
Çocuklar için yazanlar çoğunlukla olay odaklı ve sürekli olayların peşi sıra olduğu bir kurguyu tercih ediyorlar. Çocukların heyecanını ve temposu hep canlı kalsın diye sanırım.
Katherine Rundell kitaplarından ilk kez okuyorum ve ilk 150 sayfasında sürekli oradan oraya giden 4 çocuk okudum. Uçakları düşmüş pilot ölmüş ve ne yapacakları konusunda fikir yürüten 4 çocuk. bu kısımlar bana çok sıkıcı geldi.
Sonra çocuklar Kaşif ile karşılaşıyor. Tabi ki çocukların sürekli soruları ile yavaş yavaş tanıyoruz esrarengiz kaşifimizi. Benim için ise kitap işte o bölümlerde ivme kazanmaya başladı.
Kaşif 'sizin buradan kurtulmanızı sağlarım ancak tek koşulum var buradan kimseye söz etmeyeceksiniz.' diyor. Çocuklardan bazıları kabul ediyor bir tanesi ise 'kesinlikle olmaz' diyor. Dönünce bir yer keşfetmiş olacağım Times dergisine en genç kaşif olacağım tadında bir şeyler söyleyince kaşifmiz kızıyor ve uzaklaşıyor.
Tekrar yolları kesişiyor ve birbirilerini detaylı tanıma süreci okuyorum. Çocuklar ile hiç bağ kuramadım , karakter betimlemeleri üzgünüm ama yetersiz.
Kaşif ise oldukça detaylı anlatılmış, giysi detayları, yüzüğü, yanındaki evcil akbabası ile canlandırabiliyorum zihnimde.
Ve Kaşif balık tutmayı, bazı gizemli güzelliklerin gizemli kalması için verdiği emeği ve uçak kullanmayı öğretiyor çocuklara.
Kitabın mesajını sevdim; Kaşif olmak için ormanda olmanıza gerek yok. dünya üzerindeki her insan kaşiftir keşfetmek dikkat etmekten başka bir şey değildir. dünyanın sizden isteği budur dikkat etmek.
kitaptan beklentim daha yüksekti ama yazarın diğer kitaplarına da şans vereceğim.