ESKİ AVLUDA
Bir çiçek açtığında
Bir eski avluda
Diyor ki;
Çalıda sarı bir çiğdemim ben
Ve senin çok eski cümlen.
olsun diye çabaladığım her şeyin olmayışını, yutkunarak seyredenim.
elimi uzattığım yeşil dalların, kuruduğuna şahit olanım.
ben olmamış olan her şeyim.
O esrarlı yangına bu can nasıl dayandı?
Sahile vurdu kalbim, su yandı, kum da yandı.
Bir mum gibi eriyip aktı uykusuzluğum,
Ölüme başkaldıran dertli uykum da yandı.
Yurdundan mahrum edip dolaştırdın Cem gibi.
Ruhumla söndü alev, sonra ruhum da yandı.
Kül oldu bir yiğidin figanıyla her umut.
Bülbülün küllerine konan puhum da yandı.
Böylesi bir yangını görmedi Nemrut bile.
Kaktüsün gölgesinde nazlı âhım da yandı.
Ahımdır zannederdim en belalı kıvılcım,
Kirpiğine dokunan kanlı ahım da yandı.
Bir damla su ver bana ey çöl! Bari sen küsme.
Kalmadı hiçbir şeyim bak,günahım da yandı.
Yenilgiler bir tufan gibi çöktü üstüme.
Ülkem yıkıldı heyhat!
Ordugâhım da yandı.
Köleleri her akşam duman kıldı gözlerin,
Başıma tâc ettiğim padişahım da yandı.
İlk defa böylesine tutuştu gökkuşağı.
Renklerim siyah oldu ve siyahım da yandı.
O'ndan başka ne varsa yandı,
Yandık sen ve ben.
O'nu göreyim diye, kıblegâhım da yandı.
Nurullah Genç
Tek eksik sensin! İncecik, çilli bir dille
sen de gelsen.
Bir çiçek açtığında
Bir eski avluda
Diyor ki;
Çalıda sarı bir çiğdemim ben
Ve senin çok eski cümlen.
Sen otursan, gitmemiş ki! olsan
Ben sana bir eski Endülüs avlusu
Rahatlıkla yazmak istedim buraya düşüncelerimi, rahatça duygularımı yazabileceğim bı burası var,belki iyi gelir diye yazacağım. Yarım kalmış gibi hissediyorum. Neden öyle hissediyorum bilmiyorum. Hiç benim olmamış benim kendiliğinden çok fazla değer verdiğim birini tamamıyla kaybettim. Her gün onun düşüncesi ile uyanıp onun düşüncesi ile
Hayata dönmek
Beni ne kadar mutlu etmiştin tahmin bile edemezsin güzel sevgili. Odamda ders çalışıyordum, telefonuma bildirim gelmişti, arkadaşımdan mesaj bekliyordum ve o atmıştır düşüncesiyle elime aldım telefonumu. İnanamadım ilk başta. O kadar şaşırdım ki telefonu bıraktım ve iki elimi de başıma götürdüm, sonra ayağa kalktım ve odanın içinde dolanmaya
Aynadaki Gibi Bir Düş
-
Yansımalar yuttu gerçekleri, bilincim uyuşuyor yine ve her şey bir düş ama ben...
Senin gibi olabilirim,
gözlerim solduğunda ve bana
karanlık geldiğinde yoldaşı uykuyla.