"Öyle bir zaman gelecek ki," dedim, "hepimiz ölmüş olacağız. Hepimiz. İnsanların var olduğunu ve türümüzün herhangi bir şey yaptığını hatırlayabilecek tek bir insan evladının bile kalmadığı bir zaman gelecek. Sizi beni bırakın, Aristoteles ve Kleopatra'yı bile hatırlayan kimse kalmayacak. Yaptığımız, inşa ettiğimiz, yazdığımız, düşündüğümüz ve keşfettiğimiz her şey unutulacak ve tüm bunlar," elimle herkesi kapsayacak bir hareket yaptım, "boşa olacak. Belki o zaman yakınlardadır, belki de milyonlarca yıl uzakta ama güneşin çökmesinden sağ kurtulsak bile sonsuza kadar yaşamayacağız. Organizmalar bilinç kazanmadan önce de vakit vardı, sonra da olacak. Eğer unutulmanın kaçınılmazlığı seni endişelendiriyorsa bunu görmezden gelmeye çalışmanı öneririm. İnan bana diğer herkes böyle yapıyor."
İyi geceler sevgili okurlar. Şikayet sisteminin bitmesine az kaldı. Çöp kutusu kaldı sadece. "Hesap silinmeleri", "Şikayet Sistemi" ve "Çöp Kutusu" hakkında sizi bilgilendirmek ve geliştirme sürecinde bu konu hakkında yapacağınız yorumlardan istifade etmek istiyoruz. Mevcut sistemimizde durum şu: İçerikler, örneğin
Reklam
464 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
~ Okurken Kitap Hırsızı ile mukayese etmemenizi öneririm. Tamamen ayrı konu, ayrı anlatım var karşınızda. 19 yaşlı, sıradan bir taksi şoförü olan Ed`in hayatı tesadüfen şahid olduğu banka soygunu sayesinde değişecektir... Ed`e bu olaydan sonra mesajlar gelmeğe başlar. Kart oyunlarının üzerinde çeşidli adresler vardır ve Ed bu adreslerde bulunan
Hiç Kimse Sıradan Değildir
Hiç Kimse Sıradan DeğildirMarkus Zusak · Martı Yayınları · 20205,5bin okunma
Sık sık başı ağrıyordu. Çok ders çalışmasına rağmen "anne çok çalışıyorum fakat unutuyorum" derdi. Bakkala birşeyler almaya gönderdiğimde ne alacağını unutuyordu. Not tutmaya başladı, not tutmasa unutuyorum diyordu. Keşke o zaman farkına varsaydım diye kendimi suçluyorum. Biz çok ders çalıştığı için belki zihni yoruluyor diye
Bazen sanki karşısında biri varmış gibi konuşup, çok değişik bir ses tonuyla gülüyordu. Zaman zaman birden öfkeyle bir bağırıyordu ki, neye uğradığımızı şaşırıyorduk. Ben de de panik atak başlamıştı. Yerinden kıpırdarsa, ben aniden çok korkuyordum. Yanımda bir başkası yükses sesle konuşsa, öksürse çok korkuyordum. O sinirlenince elim ayağıma
“SOMAS’TAN AY IŞIĞINA” VE MEHMET KUVVET M.NİHAT MALKOÇ Mehmet Kuvvet Trabzonlu bir şiir işçisi… Daha düne kadar böyle anılıyordu; fakat artık ona bir de “öykü yazarı” sıfatını eklememiz gerekecek. Zira değerli şair ve yazar dostum Mehmet Kuvvet “Somas’tan Ay Işığına” adlı bir öykü kitabı çıkardı geçenlerde. Bugüne kadar şair olarak bildiğimiz
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.