Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
“İnsan, kendi soydaşlarını soyan tek hayvandır.”
Sayfa 170Kitabı okudu
“Eğer bir şeyin işleyişinden hoşlanmıyorsan” diyordu Hermes, “fazla konuşmadan git ve değiştirmeye başla.”
Sayfa 227Kitabı okudu
Reklam
artık torpil lazım torpil
Becerikli olmak artık tek başına yeterli değildir, beceri artık alın yazısına dönüşmüştür ve alın yazısının modası çoktan geçmiştir.
Sayfa 145Kitabı okudu
Hermes bundan sonra şansın kendi yüzlerine gülene kadar beklemek yerine, onu çaktırmadan aşıranların tanrısı oldu.
“Sana daha iyi bir yaşam bahşedilene kadar bekleme, onu çal!”
Sayfa 170Kitabı okudu
Hermes ortalığı yeterince karıştırmıştı, yine de insanlar onu çok seviyordu. Hermes, onların hangi noktada donmaya başlayacaklarını çok merak, ediyordu! İşe dostluk karşıtı saldırılarla başladı: "Düşmanlarınız size ait olan şeylere sahip olmak için en azından bir savaş veriyorlar. Oysa, dostlarınız sizin paranızın, zamanınızın ve çıkarlarınızın üzerinde doğal bir hak sahibi olduklarını düşünüyorlar. Dostluklardan kaçının! Sonuç: Kabul!
Reklam
Örneğin trende veya park alanlarında oturan insanlar, eğer birbirini tanımıyorlarsa iletişim kurmaları oldukça zor oluyordu. Bunu başardıkları anda ise hemen gereklilikler üzerine tartışmaya başlıyorlardı: Önce insan yaşamını mı, yoksa doğayı mı kurtarmalı, mümkün olduğu kadar çok insana mı, yoksa en iyilerine mi yardım etmeli, ağaç ve hayvan türlerini korumaya mı öncelik verilmeli, yoksa iş yerlerini ve meslekleri mi?
Hermes birisine bir soru yönelttiği zaman, aldığı yanıt neredeyse daima şu sözlerle başlıyordu :"Aslına bakılacak olursa..." Bu deyimin ne anlama geldiğini henüz tam olarak kavrayamamıştı, çünkü zihninde belirgin bir imaj oluşturmuyordu. Fakat hiçbir şeyin artık eskiden olduğu gibi olmadığı, bundan sonrada olmaları gerektiği gibi veya eskiden oldukları gibi olmayacakları görüşüne dayanan karamsar bakış açısıyla ilgili olmalıydı...
Hermes şok :)
Daha önceleri kölelere özgü olan şeyler, artık kamu çıkarı haline gelmişti. Çalışmamak neredeyse bir talihsizlik belirtisi olmuştu,üstelik sadece para kazanma aracı olmasından dolayı değil. Çalışmayan bir kimse gerçek benliğini bulamaz diyorlardı. Bu yüzden de herkesin çalışma hakkı bulunması gerekiyormuş. Hermes şaşırmıştı.Para hakkında az buçuk bilgisi vardı çünkü çalınabilecek bir şeydi. Fakat çalışmak? Baterist, beyin cerrahı, rap şarkıcısı ve duvar yazılamacılarının tümü şanatçıydı ve asıl şansları da buydu. Diğerlerinin ise lanet okudukları birer işleri vardı. Ve ne şimdi ne de daha önce çalışmayı kendi benliğini bulmak olarak gören meslek sahiplerine veya kölelere rastlamamıştı. Bunun ne ifade ettiğini şimdilik kavrayabilmiş değildi. Aslında bu onun pek umurunda da değildi,çünkü çalışmayla ilgilenmeyi düşünmüyordu. Olsa olsa muziplik olsun diye yapardı bunu,hepsi o kadar.
Artık tanrıların varlıklarının neredeyse tamamen unutulduğu bu zamanda, insanları birbirine bağlayan bağın ne olduğunu henüz tam olarak ortaya çıkaramamıştı Hermes. Kendi aralarında konuştuklarında "İnsan" sözcüğünü birçok bağlamda kullanıyorlardı,fakat dikkatle incelendiğinde, kulağa etkileyici gelmesine rağmen, hiçbir anlam ifade etmediği açıkça anlaşılıyordu...
89 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.