Peru'nun eski fatihi Kaptan Hernando de Soto'ydu. De Sota, İnkalar'ın kralı Ata-hualpa'ya hapiste iyi vakit geçirsin diye satranç öğretmişti.
Sayfa 14
1/10 puan verdi
FATIMA’NIN ELİ || YORUM
Beğeneceğime dair içimde hiç şüphe bulunmayan kitapları sevmediğimde yaşadığım hayal kırıklığını tarif edemem sanırım. Sadece sevmemekle kalsaydım yine iyi, yazara ve yazdıkları satırlara öyle kızgınım ki kitabı bitiremedim bile. 944 sayfalık bu koca kitabın sadece 250 sayfasını okuyup ruhen beni çok huzursuz ettiği ve rahatsızlık verdiği için
Fatıma'nın Eli
Fatıma'nın EliIldefonso Falcones · Pegasus Yayınları · 2011205 okunma
Reklam
944 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
83 günde okudu
Din Savaşları
944 sayfalık büyük bir araştırmanın ve emeğin kitabı. Kopmadan, sıkılmadan satır satır okuduğum akıcı bir hikaye. 1568-1609 yılları arasında İspanya'dan Yahudiler gibi müslümanlarda sürüldü Ama biz hep Yahudileri okuduk, bildik. Bu katliamı o topraklarda yaşayan bir yazarın kaleminden okumak çok etkileyiciydi. Müslüman Ayşe ile ona tecavüz
Fatıma'nın Eli
Fatıma'nın EliIldefonso Falcones · Pegasus Yayınları · 2011205 okunma
Kölelik
Önceleri Islam dünyasının köle kaynağı olan batı Avrupa, daha sonraları Kıbrıs ve Sicilya'daki, ardından da Atlas adalarındaki şeker ekim çiftliklerinde köle çalıştırmaya başladı. İspanyolların Meksika ve Peru'yu işgal ettikten sonra ilk niyetleri, yerli halkı köle olarak kullanmaktı. Ilk başlarda, yeni yerleşimcilere (aslında kendilerine ait
“Suların atası, dünyanın en büyük nehri Mississippi, bu eşi bulunmayan aşağılık adam için benzersiz bir sahneydi (Nehri keşfeden Alvarez de Pineda'dır. Buraya ilk inceleme gezisini düzenleyen de, Peru'nun eski fatihi kaptan Hernando de Soto* oldu. İnka şefi Atahualpa'ya kodeste vakit geçirsin diye satranç öğretmişti. De Soto öldüğünde, Mississippi'nin sularına gömüldü)”
944 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Kitabı birçok kere bırakmak istedim. Sebebi de Türklere, Osmanlı'ya ve her defasında Müslümanlara dair yapılan ithamlar beni çıldırma noktasına getirdi. Buna rağmen kitapta anlatılanlar beni gerçekten etkiledi. Tarihe olan merakım sayesinde kitabı bitirdim. Kitaptan bahsedecek olursak; İki din ve iki aşk arasında kalan Hernando' nun başrolü oynadığı romanımız İspanya'da geçiyor. 16. yy da İspanya'da yaşayan Müslümanlar (morisko), o dönemde -çoğu ülkede olduğu gibi- dinlerini özgürce yaşayamıyorlar ve din değiştirmeye zorlanıyorlar. Hatta şarap içmeye, domuz eti yemeye, kilisede pazar ayinlerine katılmaya zorlanıyorlar. İtiraz edenler Engizisyon Mahkemelerin 'de yargılanıyor, türlü cezalara ve hatta ölüme çarptırılıyorlar. Kendi topraklarında bu eziyeti yaşayan Müslümanlar, bir şekilde örgütlenip başkaldırıyorlar. Tabi ki tarihin hiç bir sahnesinde Müslümanlar hakettiklerini kazanamadıkları gibi, burda da başarısız oluyorlar ve sürgüne gönderiliyorlar. Kitabı okumanızı tavsiye ederim -milliyetçilik damarınız kabaracak bunu göze alın- çünkü tarihin tozlu sayfalarında kalmış bu olayı, Moriskoların çektikleri eziyetleri bilmeniz gerekir.
Fatıma'nın Eli
Fatıma'nın EliIldefonso Falcones · Pegasus Yayınları · 2011205 okunma
Reklam
Ansızın önümde beliren bu tuhaf dünya yüzünden şaşkınım. Eğer doğru taraftaysak, ki bundan eminim; eğer bu yakışıklı adamlar doğru taraftaysa, ki öyle olduğuna eminim; eğer Tanrı bizimle birlikteyse, hiç şüphem yok; nasıl olur da yenilebiliriz? Ama ya bir şeyleri yanlış anlamışsam? Sonuçta hepimiz birer fani olduğumuza göre yenilmemiz de mümkün Hernando Perez del Pulgar ve neşeli arkadaşları gibi annemle babam da yenilebilir. Herbando genç yaşına rağmen ölebiliyorsa, annemle babamda ölebilir. Ama o zaman yeryüzünde kimse güvende değil. Annemin sıradan bir asker gibi ölme ihtimali varsa yeryüzünde düzeni kim kuracak? Peki ama Tanrı bu işin neresinde?
Aman ne düşünceliler! :|
Mississippi Irmağı'nı Alvarez de Pineda bulmuştu. Ama buraya ilk keşif gezisini düzenleyen, Peru'nun eski fatihi Kaptan Hernando de Soto'ydu. De Soto, İnkalar'ın kralı Ata-hualpa'ya hapiste iyi vakit geçirsin diye satranç öğretmişti. Öldüğünde, Mississippi'nin sularına gömüldü.
·
Puan vermedi
Zenginler Niye Zengin? Yoksullar Neyi Başaramıyor?
Kısa bir özet hemen aşağıda. Uzun bir analizini okuyayım derseniz; daha aşağıya yazdım iki satır. İki satır derken epey bir satır. O kadar çok satır ki, belki kitabı alıp okumak daha yeğdir. KISA BİR ÖZET Perulu iktisatçı Hernando de Soto, 2000 yılında yayınladığı ve bir dizi saha araştırmasının sonuçlarını irdelediği Sermayenin Sırrı adlı
Sermayenin Sırrı
Sermayenin SırrıHernando De Soto · Leman Kitap · 200521 okunma
Hernando'ya;
Isabel, "Seni unutmak için cehennem azabı çektim." demişti.
Sayfa 701 - Pegasus YayınlarıKitabı okudu
Reklam
TANRI, TEKNOLOJİ VE KRAL (Atahualpa yenilgisi; Cajamarca katliamı)
“Vali Pizarro, Cajamarcalı yerlilerden bilgi almak istedi, bu yüzden de onlara işkence yaptırdı. Yerliler, Atahualpa'nın valiyi Cajamarca'da beklediğini duyduklarını itiraf ettiler. Bunun üzerine vali bize hareket emri verdi. Cajamarca'nın giriş kapısına geldiğimizde 5 kilometre ötede, dağların eteğinde Atahualpa'nın ordugâhını gördük. Yerlilerin
Sayfa 156 - AtahualpaKitabı okudu
944 syf.
10/10 puan verdi
sarayıma bir tuğla daha...
Öyle dolu dolu bir kitaptı ki, söze nereden başlayacağımı bilemiyorum. Uzak bir zamanı işaret etse de içimizde hala değişmeyen ortak kavramlara vurgu yapıyor. Bu tip romanları okurken öğrenecek çok şey olduğunu fark ediyorum. Ve en çok öne çıkan düşünce doğduğumuz yerden biz sorumlu olamayabiliriz ama nasıl bir insan olabileceğimizi belirleyen
Fatıma'nın Eli
Fatıma'nın EliIldefonso Falcones · Pegasus Yayınları · 2011205 okunma
Üçüncü Dünya ülkelerinde nereye bakarsanız bakın, çevresel sorunların kaynağının belirgin mülkiyet haklarının eksikliği olduğu görülecektir. Neden insanlar fındık yetiştirmek ya da ilaç elde etmeye yönelik tarım yapmak dururken, kütük elde etmek için yağmur ormanlarını bozarlar? Zira, ağaç halindeyken mülk edinemeyecekleri kütükleri, keserek mülk edinebilirler. Neden Meksika petrol kaynaklarını Amerika'ya kıyasla daha hızlı, daha verimsizce ve daha az gelir elde etme pahasına tüketmektedir? Zira Amerika'da petrol yataklarının mülkiyet hakları daha büyük bir güvence altındadır. Perulu ekonomist Hernando de Soto, sağlam mülkiyet hakları yaratarak Üçüncü Dünya'daki yoksulluğun büyük ölçüde üstesinden gelinebileceğini ve bu haklar olmadan insanların kendi refahlarını yaratma şansları olmadığını ileri sürer. Hükümet, ortak mülkiyet trajedilerinin çözümü değil, esas nedenidir.
Sayfa 295Kitabı okudu