Namuslu ol. Yani hesaplı. Hesapta hep toplamı gözet ve toplamın, yani bütünün, parçalardan daha büyük olduğunu hiç unutma. Burada toplam senin yapın, kişiliğindir. Dolayısıyla senin kişiliğin, tek tek şu ya da bu hevesinden daha güçlü, daha önemlidir. Bu bakımdan eğer bir gün aralarında bir çelişki, bir çatışma çıkarsa bir bütün olan kişiliğini bütün münferit heveslerinden, tutkularından üstün tutmalısın. İnsan doğasıyla ilgili pek çok şeyin düğümü buradadır ve buna kısaca dürüst olmak denir. Dürüst oldun mu, gerisi kolay. İşte bir tek kural... Neredeyse tüm bilimlerin, hayatta mutlu olmayı formüle eden tüm yasaların sonucu olan bir kural!.. Ama bu kural zamanla, sağlanan gelişmelerle, eğitimin ve tüm hayatın insanlara benimseteceği bir ahlak olacak, sıradan yalın bir kural olacak. O zaman dünyada yaşamak çok kolay olacak.
Sayfa 304
Neyseniz O Olun!…
“Dürüst ve vicdanlı olmak, Hesaplı olmaktan iyidir. Hesap insanı makam sahibi yapar da, Vicdan daha önemli işe yarar: İnsanı insan yapar..” “Tek ödevin kendin olmaktır. Güçlü ol, yoksa büyümek için Hep başkalarını kullanmak zorunda kalırsın..” “Kaya gibi sağlam bir söz var: Neysen, o ol...”
Sayfa 102Kitabı okudu
Reklam
"Namuslu ol, yani hesaplı ol, hesaplarında hata yapma, toplam sayıyı unutma hiçbir zaman, toplam sayının bütün sayılarından daima fazla olacağını aklından çıkarma, yani şunu bil ki senin insan olan tabiatın büsbütün senin için her bir tutkudan daha güçlü ve senin için daha önemlidir. Bunun için bu toplamın çıkarını tek taraflı her tutkudan üstün say, tutkuların bazen varsın birbiriyle çelişkiye düşsün. Buna kısaca: Namuslu ol denir, o zaman işlerin yürür ve her şey düzelir. Bir tek kural, hem de en basit olanlardan ve al sana, bilimlerin bütün sonuçları, mutlu hayatın bütün yasa ve düzenleri bunlar işte... Ne mutlu, bu basit kuralı anlayacak bir kafayla dünyaya gelmiş olanlara!
Sayfa 368 - Yar YayınlarıKitabı okudu
``Sakin ,mulâim ve hesâplı konuş.
``Ağır, kırıcı ve geri dönülmez sözden çekin. Vekârlı ve haysiyetli ol, fakat alıngan olma.`` 🤍Semiha ayverdi
Namuslu ol. Yani hesaplı. Hesapta hep toplamı gözet ve toplamın, yani bütünün parçalardan daha büyük olduğunu hiç unutma. Burada toplam senin yapın, kişiliğindir. Dolayısıyla senin kişiliğin, tek tek şu ya da bu hevesinden daha güçlü, daha önemlidir. Bu bakımdan -eğer bir gün aralarında bir çelişki bir çatışma çıkarsa-, bir bütün olan kişiliğini bütün münferit heveslerinden, tutkularından üstün tutmalısın. İnsan doğası ile ilgili pek çok şeyin düğümü buradadır  ve buna kısaca dürüst olmak denir. Dürüst oldun mu gerisi kolay.
Tanrı Beni İlk Başta Sana Kul Etti
Tanrı beni ilkbaşta sana kul yaptı, sonra Keyfine el koymayı kurmamı yasak etti. Ya da özlem duymamı hesaplı zamanlara; Kölenim ya, boş vaktin olsun diye bekletti. Ah, bırak katlanayım, el pençe divan: değer, Senin özgürlüğünün tutuklu yokluğuna; Her mihnete sabreder, her azara baş eğer, İncittin diye hiç suç yüklemez bile sana. Sen nerde olursan ol, yetkin, güçlü, özgürsün; Hâkimsin dilediğin gibi kendi vaktine: Canın neyi isterse varsın o keyif sürsün, Kendine suç işlersen kendin bağışla yine. Beklemek cehennemdir, ama beklerim seni, İyi kötü demeden, suçlamadan keyfini.
Reklam
Eczacı Süleymanana gelince, mirasyedi olmadı hiç, hatta dedesinin en mühim öğüdünü kulağına küpe yaptı. " Evladım, sakın siyasete girme sen siyaset ol. " Böylece Belediye Reislerini, gelen rüzgarların yönüne göre o belirledi, destekledi. Aile evlerinin bulunduğu Kurtuluş Mahallesinin sonunda ki arsalarına Kaymakamdan, hakim ve savcısına, mal müdüründen, jandarma komutanına kadar mühim zatın kalacağı güzel evler yaptı ve devlet memurları için çok çok hesaplı kiralar biçerek kamuya içten destek oldu. Elbette güzel taşları İzmirden gelen Ermeni ustalarca yontulan huşu için pazar Camisine yaptığı yardım ile hemen yanına imar edilen dine diyanete helal ettigi müftülük lojmanını da unutmamak lazım. Ve yine onun bir adamı tarafından işletilen geceleri rakılı kumar maaşlarının kurulduğu şehir kulübünü de koyalım listeye. Velhasıl Eczacı Süleyman küçük adanın büyük adamı sayılırdı. Üstelik Deli İbrahim; sen bizim Deyyusu Ekberimizsin sözünü hoş görecek kadar yüce gönüllüydü.
Gökhancım tamam dedim. Sakin ol. Bende 1K için senin gibi düşünüyorum, sakin!
Burada samimiyetsizlik yemini etmeden çıkılmıyor insan içine. Burada sahne makyajıyla dolaşanların gerçek yüzlerini anlamak zor geliyor bana.Burada gülümsemeler kirli, gözyaşları hesaplı burada. Dost düşmana dönüşürken canı yanmıyor.
Namuslu ol. Yani hesaplı. Hesapta hep toplamı gözet ve toplamın, yani bütünün, parçalardan daha büyük olduğunu hiç unutma. Burada toplam senin yapın, kişiliğindir. Dolayısıyla senin kişiliğin, tek tek şu ya da bu hevesinden daha güçlü, daha önemlidir.
"Namuslu ol, yani hesaplı ol, hesaplarında hata yapma, toplam sayıyı unutma hiçbir zaman, toplam sayının bütün sayılarından daima fazla olacağını aklından çıkarma, yani şunu bil ki senin insan olan tabiatın büsbütün senin için her bir tutkundan daha güçlü ve senin için daha önemlidir. Bunun için bu toplamın çıkarını tek taraflı her tutkundan üstün say, tutkuların bazen varsın birbiriyle çelişkiye düşsün. Buna kısaca namuslu ol, denir, o zaman işlerin yürür ve her şey düzelir. Bir tek kural, hem de en basit olanlardan ve al sana, bilimlerin bütün sonuçları, mutlu hayatın bütün yasa ve düzenleri bunlar işte."
Reklam
Tanrı beni ilkbaşta sana kul yaptı, sonra Keyfine el koymayı kurmamı yasak etti. Ya da özlem duymamı hesaplı zamanlara; Kölenim ya, boş vaktin olsun diye bekletti. Ah, bırak katlanayım, el pençe divan: değer, Senin özgürlüğünün tutuklu yokluğuna; Her mihnete sabreder, her azara baş eğer, İncittin diye hiç suç yüklemez bile sana. Sen nerde olursan ol, yetkin, güçlü, özgürsün; Hâkimsin dilediğin gibi kendi vaktine: Canın neyi isterse varsın o keyif sürsün, Kendine suç işlersen kendin bağışla yine. Beklemek cehennemdir, ama beklerim seni, İyi kötü demeden, suçlamadan keyfini.
William Shakespeare
William Shakespeare
Tanrı beni ilkbaşta sana kul yaptı, sonra Keyfine el koymayı kurmamı yasak etti. Ya da özlem duymamı hesaplı zamanlara; Kölenim ya, boş vaktin olsun diye bekletti. Ah, bırak katlanayım, el pençe divan: değer, Senin özgürlüğünün tutuklu yokluğuna; Her mihnete sabreder, her azara baş eğer, İncittin diye hiç suç yüklemez bile sana. Sen nerde olursan ol, yetkin, güçlü, özgürsün; Hâkimsin dilediğin gibi kendi vaktine: Canın neyi isterse varsın o keyif sürsün, Kendine suç işlersen kendin bağışla yine. Beklemek cehennemdir, ama beklerim seni, İyi kötü demeden, suçlamadan keyfini.
Tanrı beni ilk başta sana kul yaptı, sonra Keyfine el koymamı yasak etti Ya da özlem duymamı hesaplı zamanlara: Kölenim ya, boş vaktin olsun diye bekletti. Ah, bırak katlanayım, el pençe divan: değer, Senin özgürlüğünün tutuklu yokluğuna; Her mihnete sabreder, her azara baş eğer, İncittin diye hiç suç yüklemez bile sana. Sen nerede olursan ol, yetkin güçlü, özgürsün; Hâkimsin dilediğin gibi kendi vaktine: Canın neyi isterse varsın o keyfini sürsün, Kendine suç işlersen kendin bağışla yine. Beklemek cehennemdir, ama beklerim seni, İyi kötü demeden suçlamadan keyfini.
William Shakespeare
William Shakespeare
Tanrı beni ilk başta sana kul yaptı, sonra Keyfine el koymamı yasak etti Ya da özlem duymamı hesaplı zamanlara: Kölenim ya, boş vaktin olsun diye bekletti. Ah, bırak katlanayım, el pençe divan: değer, Senin özgürlüğünün tutuklu yokluğuna; Her mihnete sabreder, her azara baş eğer, İncittin diye hiç suç yüklemez bile sana. Sen nerede olursan ol, yetkin güçlü, özgürsün; Hâkimsin dilediğin gibi kendi vaktine: Canın neyi isterse varsın o keyfini sürsün, Kendine suç işlersen kendin bağışla yine. Beklemek cehennemdir, ama beklerim seni, İyi kötü demeden suçlamadan keyfini. William Shakespeare
Tanrı beni ilk başta sana kul yaptı, sonra Keyfine el koymamı yasak etti Ya da özlem duymamı hesaplı zamanlara: Kölenim ya, boş vaktin olsun diye bekletti. Ah, bırak katlanayım, el pençe divan: değer, Senin özgürlüğünün tutuklu yokluğuna; Her mihnete sabreder, her azara baş eğer, İncittin diye hiç suç yüklemez bile sana. Sen nerede olursan ol, yetkin güçlü, özgürsün; Hâkimsin dilediğin gibi kendi vaktine: Canın neyi isterse varsın o keyfini sürsün, Kendine suç işlersen kendin bağışla yine. Beklemek cehennemdir, ama beklerim seni, İyi kötü demeden suçlamadan keyfini. William Shakespeare
William Shakespeare
William Shakespeare
98 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.