Sabahattin Ali , bir kadını neden resim tablosu olarak kurgulamış, onu resim çerçevesinin merkezine konumlandırmış ve hatta çerçevenin içindeki bu kadının güzelliğiyle kombinlenen kürklü bir manto
Covid-19 ve teknoloji
Dün, dünden bir önceki gün, yarın ve yarından sonraki gün ve günlerdeki
olanlar ve olacaklar gibi tıpkısının aynısı olan bir sabah daha bir işe
gitme eylemi için uyandım telefona kurulmuş bir alarm ile tabi ki!
Yoksa uyanmak öyle kolay değil bu büyük şehirde. Üstünüzden tır geçmiş
gibi uyanırsınız. Uyanırsınız dediğim öyle
Feminizm alt metniyle mi yazıldı bilmiyorum lakin eğer o niyetle yazıldıysa feminizm düşmanlarının ekmeğine yağ sürebilecek ve feminizmin yanlış anlaşılmasına yol açabilecek söylemler içeren kitap. Genel olarak sevdim diyebilirim ama çok rahatsız olduğum ve sinirlerimin zıpladığı yerler oldu, aşağıda onlardan bahsetmeden önce sevdiğim yönlerini
HUSREV - (Hiç farkında değil, Annesine döner. Mansur’la Turgut'u görmez. Müzik daima Husrev'le ahenk içinde.) Anne, beni nasıl doğurdun? Siz analar, dünyaya bir evlât getirirken düşünmez misiniz? Düşünmez misiniz insan nedir diye? İnsan kadar hassas bir cihaz var mi? Boşluklara uzatılmış bir anten gibi sinirleriyle, ağlayan bir surat gibi buruş buruş beyniyle, bir firkete ucuna dayanamıyacak kadar ince bir insan! Bu cihazı dünyaya nasıl getirirsiniz? Onu yeryüzüne ne cesaretle çıkarır ve yeryüzünün meseleleriyle nasıl da karşı karşıya bırakırsınız? Beş yaşında bir çocuğu yılanlı bir kuyuya sarkıtsanız daha az korkar. Bizi dünyaya getiren sizsiniz. Bu kudrete maliksiniz de imdadımıza niçin gelmiyorsunuz? Haydi gelsenize!