dünya, mü’minin cennete uzanan yolculuğundaki güzergahıdır. tüm endişeler, telaşlar, sevgiler, nimetler yolculuk sırasında yolculuk şartları ile sınırlıdır. mü'min, dünyaya geldiği ilk gün kendi yolculuğuna başlamış, ruhunu teslim ettiği dakika ise yine kendi yolculuğunu bitirmiş olacaktır. yolculuğu bitirince yol boyunca yanından ayrılmayan anne, baba, eş, çocuk; sevdiği hiç kimse artık ona eşlik edemez olur. ihtiyaçlar bitmiş, sevgiler tükenmiştir artık. acıkamaz, susayamaz olur. artık mü’min için sadece umut ve korku vardır. kafir için ise yalnız korku vardır; korku dışında ne bir azığı ne bir tesellisi olacaktır.
Kulun önceden beri yapageldiği ibadetlerinde gösterdiği gevşeklik de ruhun bir hastalığıdır. Bu konudaki kusurlarına ve gevşekliğine aldırış etmemesi, bunlara hiç önem vermemesi daha büyük bir hastalıktır. Onları bir eksiklik, bir hata olarak görmemesi ise çok daha büyük bir hastalıktır. Bu durum, kulun bu vazifelerini yerine getirebilmesine imkân bahşeden Allah'a hakkıyla şükretmesini bilmemesinden kaynaklanır. Şükretmemesinden dolayı da kul, ilâhî yardımdan yoksun kalıp yüksek makamlardan kusurlu ve günahkâr bir aşağı makama düşer. Derken kendi eksikliklerini görmez hâle gelir ve kendisinin çirkin davranışlarını güzel görmeye başlar. Tıpkı Yüce Allah'ın şu âyetlerinde dediği gibi: Hiç kötü işleri kendisine güzel görünen kimse, iyilik edip dürüst işler işleyen kimse gibi olur mu? Fâtır, 35/8 Onlar kendilerinin güzel işler yaptıklarını sanırlar. Kehf, 18/104 Biz her topluma kendi yaptıklarını güzel gösteririz. En'âm, 6/108 Her grup kendi görüşünden mutlu ve memnundur. Mü'minûn, 23/53 Onları, ne olup bittiğinden haberleri olmadan adım adım alçaltırız. Araf, 7/182
Sayfa 22 - İbadette TembellikKitabı okudu
Reklam
_Tinin Görüngübilimi, bilincin değişiminin yolculuğunun betimidir. _Her şey kozmik tinin görüngüleridir. Bu gerçekliklerin dışında aşkın bir varoluş bulunmaz. Her şey bu dünyada olup biter ancak bilen özne ile bilinen şey mesela bilinç ve dünya aynı şeydir. Hepimiz her şeyi kapsayan kozmik ruhun parçalarıyızdır. O tekil ve tüm olan tin'dir.
_Binbir Gece Masalları'nı anlatan, Şehrazat’tır. _Eski zamanlarda Hint ve Çin diyarlarında hüküm süren Şehriyar ve Şahzaman adlı iki kardeş hükümdar, eşleri tarafından aldatılmışlar. Bu olayların etkisiyle Şehriyar, kendi ülkesinde, her gün bir kızla evlenip ertesi gün onu idam ettirir olmuş; bu yüzden vezirin güzel, bilgili ve akıllı kızı
"Ölmekle eş değerde olan bir şey söylemem istense hiç şüphesiz hatırlamak derim. Hatıralar, düşmanın en kötü olanıdır. Düşmanın en kötüsü mü olur demeyin. Olur. Hiç fark etmediniz mi, insanlar hatıralarından bahsederken gözlerinde bir ölüm belirir; boyunlarında bir halat, ayaklarının altındaysa devrilmeye hazır koca kırık bir sandalye varmış gibi . O sandalye hiç devrilmez, hatıralar da hiç silinmez tabii. Döner durur tepenizde. Geçmişini istemişse yani genelde güzel hatıralar biriktirdiyseniz işiniz kısmen kolay sayılır. Fakat ardanızda bir enkaz bıraktıysanız..."
Hiç kötü işleri kendisine güzel görünen kimse, iyilik edip dürüst işler işleyen kimse gibi olur mu? (Fâtır, 35/8)
Reklam
156 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.