En saf duyguları hiçe sayılınca insan tekrar birine masum olmak istemiyor.
en saf duyguları hiçe sayılınca insan tekrar birine masum olmak istemiyor.
Reklam
İnsanlar anılara dönüşür anılar hiçe
Kaçıp gitmek istiyorum bazen, insanların kaçıp gitmek istediği noktalara... Neresi orası derseniz, pervasız zindanlar, hastaneler ve karakollardır derim. İnsanlığın çıplak korkusunu, burnumuzu sızlatan kan kokusu gibi alabiliyorum. Anla beni, hiçe geçecek bir hayattan bahsetmiyorum. Kıran kırana saçmalıklardan da. İnsan zihnini doğumundan, ölümüne dek zorlayan; acısıyla hayatını şekillendirdiği, uğruna istemli biçimde can verebileceği, gerektiğinde en acı noktalarda yalnızlığın dehşetli merhalesini tadabileceği... hayatımı bunun için adadım. Unutma, bu şekilde suçlu olarak tıktıkları zindanda bile görevimi üstleniyorum! İçimde korkak insanların dizginleyemeyeceği, pervasızların saf tutacağı kutlu bir duygu var! Anlatamıyorum, anla! -Dinle Paro -55-
Vaktiyle bir Atsız varmış var olsun!
DAVETİYE Ey Benito Musolini! Ey gayet yüce, İtalyanlar başvekili muhterem Düce! Duydum ki, yelkenleri edip de fora Gelecekmiş orduların yeşil Bosfora. Buyursunlar... Bizim için şavaş düğündür; Din Arab'ın, hukuk sizin, harp Türk'lüğündür. Açlar nasıl bir istekle koşarsa aşa Türk eri de öyle gider kanlı savaşa. Hem karadan, hem denizden
Cihanı hiçe satmaktır adı aşk Döküp varlığı gitmektir adı aşk Elinde sükkeri ayruğa sunup Ağuyu kendi yutmaktır adı aşk Belâ yağmur gibi gökten yağarsa Bâşını âna tutmaktır adı aşk Bu âlem sanki oddan bir denizdir Âna kendini atmaktır adı aşk Var Eşrefoğlu Rumî bil hakikat Vücûdu fâni etmektir adı aşk. Eşrefoğlu Rûmî (k.s)
Reklam
Beni nede cok hiçe saydin Ama ben hepsini unnuttum
Friedrich Nietzsche
Nietzsche’ye göre felsefe, Sokrates-Platon’dan beri entellektüalist bir yola girmiş ve insanlık içgüdüsünü hiçe sayan salt akılcı bir bilgiye önem vermiştir. Nietzsche’nin bütün istediği, insanı kurtarmak, onu kuru akılcı uygarlıktan uzaklaştırıp kendisinin ne olduğu üzerinde düşündürmektir. Bu yüzden Nietzsche, doğa felsefesini salık verir çünkü orada insan tragedya ile var olur. Tragedyada ele alınan insan, alın yazısı ve karar özgürlüğü ile baş başa kalmış tek insandır
Birinin sizi hiçe sayması, görmezden gelmesi ne acı
kendimce notlar
Sevgili kendim; Bir gün yeniden bahar olup çiçek açacağım... En ince kırıklarımı dahi çiçeklendirip Hüznü kendimden atıp başıma çiçekli taçlar takacağım. Sevgili kendim, artık kendini hiçe sayma Sen çok özelsin kaybettiğin o gülümsemeni tekrar kazan şen şakrak kahkahanı patlat yine... Bir kere geldiğin şu dünyada hüzünle yaşama mutlu ol...
Reklam
Aşktan yana söz duyunca, Ben hep seni düşünürüm. Uçsuz hayaller boyunca, Ben hep seni düşünürüm. Yıldızlar kayar yüceden; Renkler sıyrılır geceden; Yüreğim sızlar inceden; Ben hep seni düşünürüm.
Görevim neyse en iyisini yapmalıydım ki vicdanım rahat etmeliydi. Birilerinin de bana karşı görevleri olduğunu hiçe saymışım oysa… Ne yazık ki; Bana verilen rolleri en iyi şekilde oynarken onların rollerini iyi oynayıp oynamadığına hiç bakmadım. Karşımdakilerin eksiklerini tamamlamaya çalışırken, onların hatalarını görmeye vaktim kalmamış sanki. Beni üzmelerine bakmadan, karşılığında ne aldığıma ne hissettiğime aldırış etmeden hep verdim.. Kendimi nasılda unutmuşum Kimse benim yüzümden mutsuz olmasın diye, hiç bir şeyin sebebi ben olmayayım diye mutluluk oyunlarımı oynadım.. Yetmedi yeni oyunlar buldum. Ama bir gün bir bakmışım ki paramparça olmuşum. Tutunacak tek duygu bırakmamışım kendime. Kendimi teselli edecek tek şey yokmuş hayatımda. Allak bullak olmuşum.. Seni bu kadar hiçe saydığım için, insanların seni bu kadar üzmelerine müsade ettiğim için, seni hiç bir zaman dinlemediğim için, üzerine bu kadar sorumluluk yüklediğim için, hakkın olan bütün duyguları sana yaşatmadığım için… Şimdi tekrar söylüyorum. İnsanlığından, kalbinden, duygularından, çocukluğundan, hislerinden çok özür diliyorum…
Şöyle diyordu bir şiirde Kendi kendine iyileşen insanlar tehlikelidir Bütün oyunlarınıza rağmen elinizi boşa sizi hiçe çıkarır Cancazım
Notre Dame'ın Kamburu
Notre Dame'ın Kamburu
de der ki Skylla rastlamadan gizli kayalıklardan denizde yolculuk etmek. Mitolojide Güneş Tanrısı'nın kızı Kirke diğer tüm Tanrı ve Tanrıçalara göre en çirkin olanıdır. Bu yüzden genelde de yalnızdır . Sahilde dolastığı her aynı günün birinde ,genç, yakışıklı ama fakir bir denizciye aşık olur. Kulları hiçe sayar ve o genci ölümsüz yaparak saraya alır. Sonuç olarak o ölümsüz adam Kirke'yi başka bir Tanrıça ile aldatır. Bunu gören Kirke öfkesinden o Tanrıça'yı yedi kolları olan, çirkin bir canavara çevirip denize fırlatır. (Hoş bence adamı maymun yapıp ormana almalıydı) O Tanrıça Skylla idi. Bu kitapla yeniden yad ediyoruz. Harikaydın Tanrıça Kirke 😘 ♡
Ben, Kirke
Ben, Kirke
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.