Mustafa Kemal'in, daha önce saltanatı ele geçirme, halife olma gibi bir çabanın içerisinde olduğu, bu amaçla konuşmalar yaptığı hatta sarıklı, cübbeli fotoğraflar çektirerek altına 'mefkûre (ideal) hatırası' yazdırdığı bilinmektedir. Mustafa Kemal'i bu düşüncesinden hem Kazım Karabekir hem de İsmet İnönü vazgeçirmek için çok çaba sarf etmiştir.¹⁰⁵ Nitekim Mustafa Kemal, İsmet İnönü Lozan görüşmelerinden dönünceye kadar, özellikle de İzmir İktisat Kongresi'nden önce gittiği her yerde hilafet lehinde konuşmalar yapmaya devam etmiştir. Bu konuşmalarından birini de 7 Şubat 1923 Çarşamba tarihinde öğle vakti, Balıkesir'deki Zağanos Paşa Camii'nde verdiği hutbe¹⁰⁶ ile gerçekleştirmiştir. 105 Daha geniş bilgi için bkz. Ali Kaçar, Zirvedeki Mankurtlar, Genç Birikim Yayınları, III. bak 2012, s. 48 vd.; haber7.com/guncel/haber/86... 106 Kaçar, a.g.e. s. 49 vd. Hutbenin tamamı için bkz. İzmir Yollarında, Yayına hazırlayan Mehmet Önder, T. İş Bankası Yayınları, 1989, s. 85 vd
Sayfa 41 - Genç BirikimKitabı okudu
Mustafa Kemal & Hilafet
Türkiye'de ise Mustafa Kemal Paşa, 17 Şubat-4 Mart 1923 tarihleri arasında yapılacak İzmir İktisat Kongresi'ne katılmak üzere yola çıkmış ve yol esnasında 15 Ocak 1923'de Eskişehir'de 18 Ocak 1923 tarihinde İzmit'te konuşmasında "Bütün İslam âleminin gerçek kurtuluşuna kadar varlığını korumayı görev bildiğimiz Hilafet
Sayfa 127Kitabı okudu
Reklam
Atatürk'ün kanaatince Refet Paşa da Ankara'nın hükümet merkezi olması fikrinin kesin olarak karşısındaydı. O, bu esnada İstanbul'da oturuyor ve her gün, herkese bunu söylüyordu. Bizim yakında yapmayı tasavvur ettiğimiz inkılaplar, bilhassa hilafet üzerindeki görüşümüz ve hissolunan siyasetimiz, İstanbul'u ve büyük ölçüde İstanbul entellektini telaşa sevk ediyordu. İşte bütün bu faktörler de ayrıca, hükümet merkezi meselesinin bir an evvel halli için bizi aceleye zorluyordu.
İsmet Paşa'nın Lozan'dan zafer kazanmış bir tavırla dönmesi, Osmanlı İmpratorluğunun tükenişi sayılan Mondros Mütarekesini imzaladığını unutmasına izin verilmeyen Rauf için çok fazla oldu. 25 Temmuzda Ali Fuat ile birlikte Çankaya'ya gidip, anlaşmanın imzalandığını Mustafa Kemal' e bildirdi. Biraz sohbetten sonra Rauf (Orbay) başvekiliikten istifa edip yerine Genelkurmay Başkanı Fevzi'yi (Çakmak) bırakarak eski seçim bölgesi Sivas'a gideceğini açıkladı. Liderlik çekişmesinde pek de akıllıca olmayan bir adım atıyordu. Mustafa Kemal Büyük Nutuk'ta, Rauf'un (Orbay) bu toplantıda devlet başkanının konumunu güçlendirmesini istediğini ve kendisinin de bunu onayladığını söyleyecekti. Mustafa Kemal'in yorumuna göre Rauf, hilafet makamının güçlendirilmesini kastetmişti, oysa kendisi onaylarken aklından (güçlü bir başkanın yönetimi altında) cumhuriyeti ilan etmek geçmişti.
Sayfa 452Kitabı okudu
İttihat, Osmanlıda oğlancılık, Rabıta, 28Şubat, Apollo, Yunan...
_İttihat Terakki Cemiyeti_ _Mustafa Kemal Paşa, Rauf Orbay, Kazım Karabekir, Fethi Okyar, Halil Kut, Mehmet Akif Ersoy, Fahrettin Paşa, Enver Paşa, Cemâl Paşa, Talat Paşa, İsmet İnönü, Celal Bayar, Ali Fuat Cebesoy, Ali Çetinkaya, Ziya Gökalp, Hacı Bekir, Tevfik Rüştü Aras, Said Halim Paşa, Nuri Conker, Çerkez Ethem, Yunus Nadi… _1889 devletin
Falih Rıfkı Atay
_Çocukluğumuzda Türk, kaba ve yabani demekti. İslam ümmetinden, Osmanlı idik. Vatan sözü yasaktı. Padişahın kulları idik. Okul çıkışında ’Padişahım çok yaşa’ diye bağırırdık. Arap’a Arap, Arnavut’a Arnavut, Rum’a Rum, fakat kendimize Osmanlı derdik. Bütün ekonomi, bütün iç ve dış ticaret, bakkallara kadar çarşılarımız, kadrolarında bir tek Türk
Reklam
69 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.