Konu olarak hem güncel hem de evrensel nitelik taşıyan okunması gereken bir eser.
Genel olarak bir topluluğun yaşadığı ütopyanın distopyaya dönüşmesini anlatıyor. (spoiler içerir)
Bir adada kendi halinde komünal yaşayan insanların adaya gelen devlet rütbelilerinden birinin o adayı ülke gibi yönetmek istemesi,kendi kurallarını koyması,ekolojik sistemle oynayarak doğanın dengesini bozması(martılara savaş ilan edip onları tamamen yok etmek için adaya tilki getirtmeleri onların çoğalıp martı yumurtalarını yemesi martılar azaldığı için zehirli yılanların adaya musallat olması,ölümlere sebep olması) bunları yaparken zorba şekilde demokratikleşme adı altında yapması,insanların çoğu kısmının bu kandırmacalara uyması(3 kişi hariç,yazar tiplemesi,başkanın adaya gelmesinden itibaren mantıksız uygulamalara karşı gelse de demokratik ve özgür düşündüğü için sonu cezayla bitti) cennet bahçesi ordaki insanların eliyle yakılıp cehenneme çevrildi...
İyi ve güzel şeyler siyasi emeller yüzünden harap oluyor...
okuyup pişman olmayacağınız bir eser...
Son AdaZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 201351.9k okunma
Livaneli’nin 29 yılda tamamladığı bir serüven,yazar kendi bakış açısıyla ve romanın baş kahramanı politik mülteci Sami’nin bakış açısıyla iki farklı yorumla romanı bizlere sunuyor.Romandaki en etkilendiğim durum mülteci Sami’nin kendisine işkence yaptırmış hayatını mahvetmiş birine intikam duygusu beslerken bir yandan da her gün görmek,konuşmak istemesi.Belki de bunun en büyük sebebi İsveç’te aynı hastanede kendilerinden başka aynı anadili konuşan insanların olmamasıydı.”Anadil öyle bir şeydi ki,aynı şeyi başka dilde söylediğinde bütün anlamı,rengi,kokusu yitip gidiveriyordu.Düşmanımla paylaştığım en önemli şeydi bu.” Diyor mülteci Sami.Bir çok farklı duyguyu bir arada yaşayabileceğiniz okumaktan keyif alacağınız bir roman
