“Yine de yaşamım boyunca asla, beni dize gelmeye zorlayacak veya Benno’nun az önce farkına varmadan denediği gibi, benzer bir biçimde birey oluşumu ayaklar altına almaya kalkacak bir erkeğin sevgisini taşımazdım.”
Sayfa 61 - Türkiye İş Bankası YayınlarıKitabı okudu
“En küçük memurundan tut, subay çevrelerine kadar hala hepsi kibirli, azametli ve dar görüşlü. Konumlarına göre görüntü değişiyor sadece, içerik aynı. Bizim artık annelerimiz ve büyükannelerimiz gibi düşünmediğimiz içlerinden birinin bile aklına geliyor mu sanıyorsun? ‘Efendim aşağı, efendim yukarı’ diye etraflarında dört dönüp duran kadınlardan değil de artık kendi kendimizin efendisi olduğumuzun, kısacası eski kölece anlayışları rafa kaldırdığımızın farkındalar mı sence?”
“Eve geçmişi anmak için dönmüştüm. Birkaç eski anıya tekrar gömülmek için dönmüştüm. Hatta onlarda şimdiki zevkime ters düşen her şeye sevinmek için, çünkü hepsi tümüyle geçmişe aitti ve gerçek yaşamım üzerinde hiçbir etkisi yoktu.”
“Tanımak mı? Evet, daha gelenin sen olabileceğini düşünmeden tanıdım. Yürüyüşünden. O kaygısızca salınarak yürüyüşünden; bir tek sen böyle yürürsün, sen yürürken dünyanın bütün yolları düzmüş veya önündeki görünmez bir varlık yolları senin için düzeltiyormuş gibi geliyor insana.”
Saatlerini doğanın ve iç dünyaların çevrimine ayarlayanlar, güneşi ve gökyüzünü görebilenler, hayatı uzun bir şimdi veya yekpare, geniş bir an olarak yaşayabilenler, “İçime çektiğim hava değil gökyüzüdür!” diyebilenler, eve mutlu dönüyor.