Yirminci yüzyılın upuzun bir soru olduğunu düşünüyorum, sonunda yanlış cevabı verdik. Dünya sona erdiğinde dünyaya gelmiş talihsiz bebekler değil miyiz? Sonrasında gezegen için de umut kalmadı, bizim için de. Belki de bir medeniyetin, yani bizimkinin sonudur bu ve gelecekte bir başkası onun yerini alacaktır. Öyleyse de karanlıktan önce son aydınlık odada duruyor, bir şeye tanıklık ediyoruz.