Tıbbın babası Hipokrat şöyle demişti: "Cerrah olmayı isteyen kişi savaşa gitmeli."
Sayfa 123Kitabı okudu
Erkeklerdeki hormon üretimi ve salgılanmasında genel an­ lamda bir sabitlik söz konusuyken kadınlarda bu durum dal­ galanma şeklinde karşımıza çıkmaktadır. Bu dalgalanmalar yaklaşık bir aylık döneme yayılır ve ekstradan bir durum ol­ madığı sürece her ay kendini tekrar eder. Menstrual siklus ya da âdet döngüsü olarak da bilinen bu kavramın temel nedeni bazı hormonların miktarlarındaki zamana bağlı artış ve azalış­ lardır. Hormonların üretilmesindeki bu dalgalanma kadınlar­ da, erkeklerin hiçbir zaman anlayamayacağı anlık duygusal değişimler oluşturmaktadır. Kadındaki bu değişim dışarıdan o kadar net gözlenir ki empati yoksunu erkekler bile bu değişimi her hücresiyle hisseder. Âdet öncesi kadınlarda ortaya çıkan bu gerginliklerden ilk kez bahseden erkek Hipokrat'tır.
Reklam
Hipokrat yemini
Bütün tanrıların ve tanrıçaların huzurunda, şifacı Apollon, Asklepios, sağlık ve tüm iyileştirme güçleri adına ant içerim ki bu yemini ve sözü yeteneğim ve muhakeme gücüm yettikçe tutacağım. Hekimlik mesleğimdeki ustama ebeveynim kadar saygı duyacağım, hayatımı onunla paylaşacağım, ona minnettar olacağım. Oğullarını kardeşim sayacağım ve
Sayfa 44 - yeminin orijinal haliKitabı okudu
Bekaret kadına hem biyolojik hem toplumsal zulum
Bakire hastalığının başlıca belirtisi kadının âdet görmemesiydi. Tıbbi suyuk sistemi anlayışına göre, bir kadın gerektiği gibi âdet görmediğinde, bedeninden dışarı atılması gerekenkanın içeride biriktiğine inanılırdı. Bu fazla kan çürüyerek ze- hirli hale gelebilir (çoğu zaman âdet kanının zaten zehirli olduğu düşünülürdü), kadının rahmi ve organları üzerinde ağırlık yaparak bunlan sarkıtabilir, hatta fazla kan birikmesi nedeniyle dolaşım sisteminin ters yönde çalışmasına neden olabilirdi. Hipokrat kuramına göre bu biriken kan kalbe baskı yapabilir, akli rahatsızlıklara ve kişinin boğulduğunu sanmasına yol açabilir, kadınların hayaletler görmesine ya da kendilerini boğmaya ya da asmaya çalışmalarına neden olabilirdi. Bekâret, kadınlan çocuk doğurmanın korkunç tehlikelerinden kurtarıyor olabilirdi ama kadınlar her halükârda bekâret yüzünden eninde sonunda ölebilecekleri bir rahatsızlık geçireceklerse bunun ne faydası vardı ki? Yüzyıllar boyunca kadınlar için Hıristiyanlık ülküsü olarak el üstünde tutulan bekâret, onları cinsel günahın yıkımından kurtarıyor olabilirdi ama rahimlerinin ihanetinden kurtaramıyordu.
Sayfa 126 - IletişimKitabı okudu
Hipokrat Yemini:
"Bana bu sanatı öğretene anam ya da babammış gibi saygı göstereceğim. Servetimi onunla paylaşacak, gerektiğinde bütün ihtiyaçlarını karşılayacağım. Çocuklarını kendi kardeş­lerim gibi görecek, isterlerse bu sanatı onlara karşılık beklemeden öğreteceğim. Tıp Yasası'na göre genel ilkelerini açıklayarak, dersler vererek ve her türlü öğretim yöntemini kullanarak bu sanatı, kendi oğullarıma olduğu kadar öğretmenimin oğullarına ve yeminli öğrencilere de anlatacağım. Uygulayacağım yöntemler, yeteneklerime ve muhakeme gücüme göre hastalarımın yararı doğrultusunda olacak, onlara zarar vermekten kaçınacağım. Benden istense bile kimseye öldürücü bir ilaç vermeyecek, bu konuda tavsiyede bulunmayacağım ve özellikle de hiçbir kadına çocuk düşürmesinde yardımcı olmayacağım. Kimin evine gidersem gideyim yalnızca hastanın iyiliğini düşünecek, kö­tülük ve ahlaksızlıktan sakınacağım; en önemlisi, kadın ya da erkek, köle ya da özgür insan, hiç kimseyi baştan çıkarmaya çalışmayacağım. Hastaya bakarken ya da onun yanından ayrıldıktan sonra, özel yaşamla ilgili, dışarıda yüksek sesle söylenmemesi gereken ne görürsem göreyim ve ne duyarsam duyayım, bu konuda tümüyle sessiz kalacak, gördüklerimi ve duyduklarımı kutsal bir sır sayacağım."
pan yayıncılık, çeviri: Sabir Yücesoy, 45.basım
Besininiz ilacınız, ilacınız besininiz olsun. *Hipokrat
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.