Onlar bir yol tutturmuş, gidiyorlar. Para, hırs, şan, şöhret ve zevk ile sefa sürüyorlar. Ben o yolu, sevemedim bilmiyorlar. Bilmek de, istemiyorlar...
... hırs büyüdükçe ahlak küçülür.
Reklam
Bir hırs uğruna ne yapabilirdi bu insanoğlu? Ne kadar küçülebilirdi ki karşısında? Ne kadar kötü olabilirdi... hırs gözlerini kör etmişse eğer; kalbinin buzları ne kadar erise de faydasızdı. Kalp bir kere körelmişse eğer imkânı yoktu sevginin gücü... #çocukluğumyok
Ümmetin dertleri
🍉Zulme uğrayan Müslümanlar 🍉Hadis inkarcıları 🍉Hurafeci dinciler 🍉Tekfirciler 🍉 İslâm şeriatından nefret ettiğini ve Müslüman olduğunu söyleyen kafası karışık insanlar 🍉 Milliyetçilik, ırkçılık, kavmiyetçilik 🍉 Particilik, vakıfçılık, dernekçilik, hocacılık 🍉 Küfürbaz gençlerimiz 🍉 Üslûb, incelik, nezaket hassasiyetine sahip olmayışımız 🍉 Kendiyle, nefsiyle yeterince uğraşmadan; ruhi olgunluk seviyesine gelmeden başkalarını yargılayanlar 🍉Makam, koltuk, para, şehvet, hırs, nefisperestlik 🍉 Teşhircilik ...
Zehir nedir? ”İhtiyacımızdan fazla olan her şey zehirdir’ demiş. ‘Bu güç olabilir veya tembellik, yiyecek, ego, hırs, ihtiras, kendini beğenmişlik, korku, öfke kıskançlık ve hatta iyi niyet.”
Kalbine ulaşmanın, Allah’a daha yakın olmanın önündeki engeller; cehalet, kibir, hırs, inkar, şehvet, haddi aşmak, çok yemek, çok konuşmak, harama göz dikmek, dünyaya düşkünlük ve daha aklıma gelmeyen insan ruhuna zararlı yol ve alışkanlıklar.. [ Güven Taşdemir ]
Reklam
Âdemoğlu ihtiyarlayıp çöker, Fakat kendinden iki şey gençleşir; Mal üzerine hırs, Ömür üzerine hırs..!! Hadis-i Şerif / (Müslim, “Zekât”, 115)
AZİM: Ticaret,ziraat,sanayi ve hizmet gibi yollarla zengin olmaya çalışmaktır; övülmüştür. HIRS: Spekülasyon,stokçuluk,şans oyunları, rüşvet, yolsuzluk,kumar ve hırsızlık gibi yollarla zengin olmaya çalışmaktır. Hırs yerilmiştir ve sonunda kaybettirir.
Çocukken yaptığımız kimi şeyler, büyüyünce sorunlarla baş etmeye çalışırken yapılabilecek küçük hediyeler gibi verilmiş bize. Hırs, vücuduma enjekte edilmiş yetişkinlerden. Bunu üzerimden atabilmek için basketbolu kullanmışım farkında olmadan. Üzerimdeki hırsı, hemen her harekete "steps" diyen daha da çok arttırmış, bedenim yoruldukça dökülmüş hepsi üzerimden. Kapana kısıldığım anlar olmuş. Mevsim yazsa, yokuşunu nefes nefese çıktığım o parkta, yüzüme çarpan rüzgarı hissederek özgürmüşcesine inmişim elimdeki bisikleti sürerek. Hatırladığım kadarıyla eminim; tokalarım, taclarım bile bisikletimin tekerleklerine taktığım yıldızlar kadar süslü değildi. Unutmuşum bir bisiklete sığdırabildiğim özgürlüğümü süslemeyi. Yazdıkça hatırladıklarım bi kenara, büyüdüm ve başka şeyler buldum.  Bulduklarım farklıydı ama sebep hep aynı: sorunlarla başa çıkma. Yine bir Didem Madak şiirinde fark ettim: "Çok şey öğrendim geçen üç yıl boyunca Balkona yorgun çamaşırlar asmayı Ki uçlarından çile damlardı. Güneşte nane kurutmayı Ben acılarımın başını evcimen telaşlarla okşadım bayım." Gün geçtikçe evcimen ama şair olmayan bir Didem Madak'a mı dönüşüyorum yoksa. Neredesin Maviş anne, dünyanın bütün sabahları için alacağın bilet üç oldu.. N'olur benimki de umutsuz bir yer olmasın..
Dünya dediğin Firavun ve Nemrut'tan kalan hırs ve açgözlülük yuvasından başka bir şey değildir...
Reklam
Kariyer Hırs Makam
Yükselişi pislikler dolu bir kariyer yerle bir olmaya mahkumdur.
1,500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.