Sen de yalan söylüyorsun Tanrım Onu son gördüğümde gene gelirim demişti Hani nice akşamlarımız olacaktı onunla Kollarımda çöl gecelerinden sıcak Nice şarkılar dinleyecektik hiç söylenmemiş Hani yeşil yeşil bakacaktı gözlerime Hani evimiz olacaktı denize karşı Sonra küçük bir soframız Rakıdan mezeden nasibi olan Sonra uzaklarda çok uzaklarda Köpekler havlayacaktı hisli ve uzun Hani mesut olacaktık Oysa nice sabahlarım oldu martılarla beraber Nice şiirler söyledim yapayalnız
Sayfa 39 - Ay YayıneviKitabı okudu
Delilik, vehim, kuruntular, baş ağrıları Dillendirilemeyen vücudu huzursuzluğa iten Damar atmalarıyla şekillenen psikoz Ve kangrene terk edilmiş, bir manivelanın acısı Kıskacında yakalar, beyne düşen hırçınlık damlalarının Şakırtısı. Bir gece vakti, huzursuzluğu ile dayanır şarkılar Düşer, düşer de el edilip kaldırılamaz olur Şu çektiğin
Reklam
Neden mutlu olamıyoruz kendimizle? Keyfimiz, neşemiz, mutlululuğumuz nasıl oluyor da bir anda, bir gözün açılıp kapanması arasına sıkışmış o küçücük zamanda hüzne, acıya, yaşa, kedere dönüşüyor? Neden bu kadar arabesk yaşayıp, "bu bana yapılır mı lan" tribine giriyoruz?Kendimize bu cümlede zikrettiğimiz "bu" kelimesinin
Geri13
33 öğeden 31 ile 33 arasındakiler gösteriliyor.