Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervîşler derken?
Başbuğ da mı şeyhler gibi konuşmuş o zaman :)
Şu kullandığı söz ve daha bir çok deliller ile sabit olan İslam üzerine sarf etmiş olduğu sözler, başlatmış olduğu fikirler ile laik sistemin dibine dinamit döşenmiş resmen.
Peki Türk Tarihinde bu sıfatlar olabilir mi?
Mesela Şeyh Edebalı, Dervîş yunus, Hacı Bayram-ı Veli, Hoca Ahmet Yesevî.
Kusura bakmayın. Size de sormuyoruz. İzin de almıyoruz. Müsaade de istemiyoruz. Edebalıʼyı da, “Şeyh Edebalı” olarak anıyoruz. Haberiniz olsun...
Hababam Sınıfı/ Rıfat Ilgaz
Bu ay öğrencilerimle "Yol Arkadaşım Kitap" projesi Rıfat Ilgaz'ın kült eserlerinden Hababam Sınıfı romanını okuyup tahlil ettik. Okuyan ve programa katılan tüm öğrencilerimi kutluyorum.
Hababam sınıfının uzun bir hikâyesi var, en geçmişi Rıfat Ilgaz'ın kendi yatılı okul dönemlerine dayanır,
- Sahte din hocaları ve tüccarları
YALNIZ CUMHURİYET TARİHİNİN DEĞİL Osmanlının DA CANINI SIKMIŞTIR.
- Osmanlı Padişahları din tüccarlarının başlattığı isyanları bastırmışlardır ANCAK çözüm yolunu görememişlerdi...
Bunu gören MUSTAFA KEMAL ATATÜRK'TÜ.
- Osmanlı Halkı Kur'an-ı Kerim'i okuyordu elbet ama onların ana dili Arapça
Hâce kelimesi bir de bildiğimiz "hoca" demektir. Öğretmen kelimesi ile hoca kelimesi arasında çok büyük fark vardır. Hoca terbiye eder, yetiştirir, yol gösterir olgunlaştırır, aydınlatır. Öğretmen ise yalnızca öğretir
Müzeyyen gitti. Odanın eşiğinde, badanalı ayna, aynadaki diğer Müzeyyen ihtimali ve oda ile
kaldım. “Git oğlum,” dedim kendi kendime, “çık git, uza.”
Salona döndüm, toparlanacaktım. Boş gözlerle çevreye baktım. Ufaklığın resim karalamalarını
gördüm. Birlikte bir resim çizmiştik. Resimde, desenlerinde güleç güneşler taşıyan palyaço giysileri
giymiş birileri, bir meydanda dans ediyorlardı. Dans edenler bizdik. Ufaklık ile Avustralya’ya
gidecektik. Ben meydanlarda klarnet çalacaktım, ufaklık beline inen saçları ile dans edecekti. Para
toplayıp eve dönecektik. Müzeyyen’e günün muhabbetlerini anlatacaktık. Ufaklık okula gitmeyecekti.
Eğer, “ister gel, ister gelme” okulu var ise, oraya gidecekti. Sorusu olan ve cevap arayanlar bu
okula gidecekti. Biz ufaklık ile gidip, “Hocam bir sorumuz var,” diyecektik. Hoca bize, “Haydi sor
sor!” diyecekti. Biz de, “Hocam, yılanbalığı yılan mıdır, yoksa balık mıdır?” diyecektik. “Eğer yılan
ise niye balık ya da tam tersi?”
İnsanlar her şeye, her şeye başkaldırmalı, diyordu. İnsanlar böyle uyudukça, insanlar böyle zulüm altında inlemeyi kabul ettikçe insanlığın bir sinekten ne farkı olur, insanlar, eğer en küçük bir haksızlığa, bir zulme başkaldırmayı akıl etmezlerse, insanlık bundan böyle daha da beter hale düşecektir. Allah, başkaldır ya kulum, demiş ve insan onun
Bir tarafta çocuklar, bebekler, hamile kadınlar ölürken 23 Nisan çocuk bayramını eğlenerek havai fişekler patlatıp sanki hiçbir şey yokmuş gibi vahşetin sesini kahkahalarımız ile bastırmak ve kutlamak yerine, daha duyarlı ve tüm dünyaya ders niteliği taşıyacak gösteriler yapılabilirdi. Hem belki böylelikle çocuklarımız da adil dünya için küçük
Lise hayatım kötü geçti. İlk gittiğim lise çok güzeldi. Hem arkadaşlarım hem de hocamlarım sonra okuldan atıldım.
Gittiğim lise hem kötü yerde hem de kötü bir okuldu. Arkadaşlarımda pek iyi değildi.
En kötü yanı ise hocalar...
11.sınıfta e okulu açıp herkesin notuna bakardı. Notlarımızı söyler kaç tane düşük olduğunu söylerdi sınıfın ortasında derste.
Bize sınıfı geçemezsiniz, sizden bir şey olmaz bu gidişle diye laflar söylerdi.
14 kişiydik, anca 5 kişi sınıftan geçebileceğini söyleyip strese sokardı.
Çok az kişi geçerse sınıfın açılmayacak derdi. Ben 5 kişinin içindeyim, açık liseye gitmek istemiyorum diye düşünürdüm.
Bir tane hocamız vardı. Hiç ders işlemiyordu. Herkes öğretmen masasının yanında toplanıp kızlarla konuşuldu.
Herkes onu seviyordu. Bize de "ergen" diyordu.
Sonra 12.sınıfta 11 kişiydik. Her türlü bize kötü davranıyorlardı. Bazı hocalar ders işlemiyor ve sınıftakilerin arkasından konuşuyorlardı sonra onlar gelince de onların yüzüne gülüyordu. İğrenç bir şey bu.
Sınıftaki kişilerde iğrenç. Birbirlerin yüzüne gülüp hepsi onlar yokken hem dedikoduları yapmak vb.
Hocalar hem mobbing uyguladı.
Teşekkürler çok istediğim bir lise hayatım oldu. Beni sömürdünüz, aşağıladınız...