Hokusai
en çok, Tokyo kökenli bir teknik olan ukiyo-e tekniği ile tanınır. “Akan dünyanın resimleri” anlamına gelen ukiyo-e farklı renklerin art arda akışı için kullanılan bir dizi farklı tahta kalıp üzerinde renkli baskılardır.
Sayfa 165 - Maya Kitap 13. Baskı Çeviri: B. Asım TüccarKitabı okudu
Hokusai: One Hundred Views of Mount Fuji
"70 yaşına kadar ürettiğim hiçbir şey kayda değer değil. 73'üncü yaşım gerçek doğanın, hayvanların ve otların, ağaçların ve kuşların, balıkların ve böceklerin yapısını bir şekilde anlamaya başladım yaştır. Dolayısıyla 80 yaşında hala devam ediyor olacağım, 90 yaşında umarım bir şeylerin gizemine ererim, 100 yaşında kesinlikle harika bir aşamaya ulaşmış olmalıyım ve 110 olduğumda, noktasıyla satırıyla yaptığım her şey yaşamla dolu olacak." "Until the age of seventy, nothing that I drew was worthy of notice. At seventy-three years, I was somewhat able to fathom the growth of plants and trees, and the structure of birds, animals, insects, and fish. Thus, when I reach eighty years, I hope to have made increasing progress, and at ninety to see further into the underlying principles of things, so that at one hundred years I will have achieved a divine state in my art, and at one hundred and then, every dot and every stroke will be as though alive. Those of you who live long enough, bear witness that these words of mine prove not false."
Sayfa 92 - İndigoKitabı okudu
Reklam
İşte Viyana'da Gustav Klimt ve Egon Schiele'nin mastürbasyon yapan kadın ve erkek resimleri. Hokusai'nin ahtapotla mastürbasyon yapan kadını. Erkekleri olağanca cinsellikleriyle sergileyen Yüksel Arslan. Evde gizle, müzede sergile.
Sayfa 117 - Everest Yayınları
Avrupalı sanatçılar yüzyıllarca Batılı olmayan sanatı sözünü etmeye değmez bulmuşlardır. Bu kültürel üstünlük tavrı, Japon sanatı 19. yy ortalarında Paris'e ulaştığında değişti. Japon sanatı o vakte kadar hemen hemen hiç bilinmiyordu, çünkü 1639'un başından itibaren Japonlar yabancı "barbarlar"la teması kesinlikle kısıtlamışlardı (ne de
edmond de goncourt'un hokusai üzerine bi kitabı var, güzele benziyor, nadir'de varsa topla yok nadirde, o zaman önce bi libgen kontrolü, sonra icabına bakılır çok sarmamış goodreads dekileri, ben artık bi kütüpte falan incelerim bunu
Hokusai'nin kendi sanatı hakkındaki değerlendirmesini, biraz acımasız olma pahasına, hayata bütünüyle uyarlayabileceğimizi görüyorum. Hangimiz, belli bir yaştan sonra, geçmişteki " hayat sanatı" mızı eleştirmemişizdir ki? Hangi yaşlı, gençlik boyunca, sabah gün doğumundan gece yarılarına kadar inşa ettiği hayatının o herhangi bir gününü, yeni baştan ve bambaşka bir zevke mebni olarak yeniden kurmak istememiştir ki? Toprağın altı, hayatta ustalaşınca, hayat denilen şeyin de çoktan sonuna geldiğini fark eden kıdemlilerimizle dolu .
Reklam
45 öğeden 31 ile 40 arasındakiler gösteriliyor.