...
insan hem yapan, hem bozan, hem seven, hem kıran bir varlıktır.
__
..toplumların oluşumu insana savaşı öğretmiştir ama, aynı zamanda diğer insanlara karşı duyduğu ilginin de gelişmesine neden olmuştur. Toplumsal ilgi denilen bu eğilim de insan karakterinin bir parçasıdır ve Önce ana-baba ve çocuk ilişkisi içinde etkinlik kazanır ve daha sonra diğer insanları da kapsamına alır, insan hem yapan, hem bozan, hem seven, hem kıran bir varlıktır. Bu çelişki onun, kendisini ve diğer insanları anlayabilmesini güçleştiren en önemli etmenlerden biri olmuştur.
Bu nasıl bir dünyaydı böyle? Her zaman böyle miydi, yoksa son birkaç günde gerçekten çivisi mi çıkmıştı? Her zaman bu kadar adaletsiz miydi? Dengeyi bozan neydi? Anlamıyordum.
gözlerinin yeşilini bıraktığın son yaprak da düştü döne döne
sanki yüreğime bir gramofon iğnesi batar,
içimde düne dair... derin bir veda acısı, hicran sancısı, mahşeri bir özlem ve koskoca bir boşluk var.
seninle yaşamak bahardı...
yokluğun hazan...
eylül buram buram hüzün kokar…,
HZ.PEYGAMBER’İN STRATEJİK METODUNUN İLKELERİ
Wadah Khanfar “İlk Bahar” ismini verdiği siyer kitabını “Hz. Peygamber’in Hayatına Dair Stratejik ve Siyasi Bir Okuma”ya bir davet olarak yazmış.
Klasik siyer kitaplarında görmeye aşina olduğumuz okumalardan farklı olarak karşımıza çıkan ezber bozan bir kitap diyebilirim.
Tanıtmaya çalıştığımız eser,
Gürpınar eserlerinde genellikle döneme ışık tutmaya çalışıyor. Yaşadığı dönemin sıkıntılarını dile getirmiş. Büyücüler, falcılar, yuva bozan kadınlar, arkadan bıçaklayan arkadaşlar ve tabiki ahlaki tabular. Yazarlık tekniği olarak eksik olduğu söylenir. Bu eserde de öyle olduğu seziliyor. Tabi bunlar tecrübesiz zamanların eserleri olduğu için normal. Diğer yazarlara nazaran Gürpınar Baba-Anne ve Evlat ilişkilerine çok değinmiyor. Bunda da kimsesiz büyümenin etkili olduğu aşikar...