Zülmünüz batsın…! (:
Atalarımız bu yolu sürdürmek için büyük bedeller ödeyerek, yolu bize aktarmışlardır. Size bu konuda tarihi bir örnek vereyim: 1937’deki katliamdan hemen sonra, 1938’deki ikinci katliamda ‘’Hozat Bargıni’’ köyündeki Ağuçan Ocağı Pirleri ile ilgili bir örnektir bu. 1938 Ağustos ayında Ağuçan Ocağı Pirlerine haber gönderilir:”Gelin, sayım yapılacak” diye. Pirler bulundukları yaylalardan köye gelir. Hatta yaylada olan 95 yaşındaki Ağuçan’lı bir Ana sırtlanarak getirilir köye. Beraberinde 2 yaşındaki çocuklar da vardır. Ocak Pirleri ve Anaları toplandıktan sonra, ‘’Sekesur’’ Mezrasında bulunan bir samanlığa doldurulur. Ardından samanlık ateşe verilir. Hepsinin Ruhları Şad olsun.
608 syf.
·
Not rated
“Kız kardeşim 2-3 yaşlarındaydı. Adı Xece (Hacer). Bizi Ovacık’ta toplamış kafileler halinde Hozat üzerinden Elazığ’a götürüyorlardı. Yüzlerce belki binlerce insan. Yara bere içinde, aç susuz, perişan. Ben 13 yaşlarındaydım. Her şeyi bugün gibi hatırlıyorum. Subaylar güzel kız çocukları almak istiyorlardı. Kız kardeşim çok güzeldi. Bir subay kız
Dersim'in Kayıp Kızları
Dersim'in Kayıp KızlarıNezahat Gündoğan · İletişim Yayıncılık · 2014160 okunma
Reklam
Dersim 1937-1938
Babalarını arayan ve yanına gitmek istediklerini söyleyen iki mâsum çocuğun Hozat Kaymakamı tarafından süngületilerek babalarının yanına gönderilmesi... Kendisinin öğretmen ve köy halkıyle alakasız bir şahıs olduğunu iddia ederek alevler içinden fırlamak isteyen bir gencin, kalasla itilip alevler içine atılması ve karşısında sigara içilmesi... Buğday sapları üstünde yakılan, daha evvel kurşunlanmış bütün bir köy halkı... Annesinin karnından sivri uçlu aletle çıkarttıdıktan sonra yaşamakta devam eden ve hâlâ topuğunda bu sivri uçlu âletin izini taşıyan çocuk... Bir dere içinde boğazlanan ve bu fiili yerine getiren cellâdın bulunması bir hayli zorluğa yol açan yirmi masum... Ve buna benzer daha neler, daha neler!..
Sayfa 173 - Büyük Doğu Yayınları 1985 BaskısıKitabı okudu
Üstad'ın kaleminden.. evet çok uzun bir yazı ama okumanızı şiddetle tavsiye ediyorum... Necip Fazıl Kısakürek'in ifadesiyle "son devrin din mazlumları"ndan Seyit Rıza 15 kasım 1937 günü Elazığ Buğday Meydanı’nda oğlunun idamı kendisine izlettirildikten sonra Kemalist cellatlar tarafından katledildi. 05 Mayıs 2020 Salı Necip Fazıl
Cumhuriyet Devrinde Çıkan İsyanlar:
Nasturi İsyanı: 1924, Hakkari Raçkotan ve Raman İsyanı: 1925, Siirt, Sason, Silvan Şemdinli İsyanı: 1925, Hakkari Sason İsyanı: 1925, Siirt Şeyh Sait İsyanı: 1925, Diyarbakır, Kulp, Varto, Bingöl, Çapakçur Beytüşşebap İsyanı: 1926, Hakkari Koçuşağı İsyanı: 1926, Ovacık, Hozat Mutki İsyanı: 1927, Bitlis Bicar İsyanı: 1927, Hani, Lice, Kulp Zeylan İsyanı: 1930, Tendürek, Muratbaşı, Erciş Ağrı İsyanları: 1. Ağrı: Mayıs 1926 2. Ağrı: Eylül 1927 3. Ağrı: Eylül 1930 Tunceli İsyanları: 1. Tunceli: Mart-Ekim 1937 2. Tunceli: Haziran-Ağustos 1938
Dersim 1937-1938 / Besi Bebek
Hozat'ın Zımbık köyünde (Şekspir) in hayaline bile taş çıkartacak bir vak'a cereyan etmektedir. Erkekleri tamamiyle doğranmış olan köyün 100 kadar kadın ve çocuğu, sivri uçlu aletle (süngü) öldürülüyor. Öldürülen kadınlar arasında biri, doğurmak üzere bir gebedir. Bu kadının karnına giren sivri uçlu âlet, barsaklarını yere döküyor, rahmini parçalıyor ve kendisini öldürüyor. Tehlike geçtikten sonra gizlendikleri yerden çıkan birkaç kadın, ölüleri gözden geçirirken, bu kadının rahminden düşen çocuğun sağ olduğunu dehşetler içinde görüyorlar. Muazzam bir kader cilvesi olarak yaşamakta devam eden çocuğu alıyorlar, emzirtip büyütüyorlar ve ona «Besi» adını koyuyorlar. Bu kız bugün hâlâ aynı köyde ve hayattadır. Sivri uçlu âlet annesinin karnına girip rahmini deldiği zaman da onun topukçuğunda bir yara açmıştır ve kız hâlâ bu yarayı topuğunda taşımaktadır.
Sayfa 176 - Büyük Doğu Yayınları 1985 BaskısıKitabı okudu
Reklam