52
günaydın yıllardır biz insanlar olarak aklımızı kullanalım kimseye ipotek etmeyelim diye yırtınıyorum! ben ki bir insan evladıyım sizler gibi, belki de bundandır sizlerin AKILLARINA ulaşamama sebebim! belki de siz daha mübarek insanlar buldunuz!!!!! BEN DE ÇAREYİ sizi,beni ve benden daha mübarek!!!!!! saydığınız insanları YARATAN'ın
100 syf.
9/10 puan verdi
·
Read in 17 days
Popular Science Türkiye dergisi incelemem okuyan,araştırıp bilgisi olanın da,olmayanın da hakkında yorum yaptığı günümüzün popüler konusu yapay zeka üzerine olacak. Google'nin yeni yapay zeka teknolojisİ Google Duplex hakkında YouTube da o kadar çok kirli bilgi var ki Popular Science Türkiye dergisi 73.sayısında "Dijital felaket tellalları
Popular Science Türkiye - Sayı 73
Popular Science Türkiye - Sayı 73Popular Science Türkiye Dergisi · Doğan Burda Dergi · 201872 okunma
Reklam
192 syf.
·
Not rated
·
Read in 3 days
Felsefe severler için çok güzel bir eser. Fakat sayfa sayısı az olmasına ragmen benim gibi felsefe okumaya yeni başlamış biri için çok ağır. Ben terimlere takılmadan hızlı hızlı okudum haliyle bu da kitaptan aldığım zevki bir parça düşürdü. Elinizde bir felsefe sözlüğü olmalı ve açıp açıp bakmalısınız. Benim yeteri kadar bu alanada temelim olmadığı için çok az şey anlayabildim kitaptan ve bu yüzden biraz sıkılarak okudum. Fakat irdeleyerek okuyan ve felsefeye hakim birinin bu küçük hacimli eserden en az 500 sayfa okumuş kadar verim alacağına eminim. Yaptığım bir diğer hata yazarı tanımadan eseri okumaya başlamak oldu. Bu tip eserlerde yazarın hayatını, eğitimlerini, dünya görüşlerini bilmek eseri daha anlaşılır kılıyor diye düşünüyorum. Felsefe alanında derin okumalar yapmayı sevenlere mutlaka öneririm
İnsanın Anlama Yetisi Üzerine Bir Soruşturma
İnsanın Anlama Yetisi Üzerine Bir SoruşturmaDavid Hume · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20171,274 okunma
239 syf.
·
Not rated
·
Read in 4 days
Herkese Selammm Sevgili dostum @kübraninkitapdunyasi yla birlikte güzel bir serüvenin sonuna geldik. Ve bizim için oldukça heyecan verici, şoka uğratıcı bir okuma serüveni oldu. Severek okuduk diyebiliriz Hüma.. Mutlu olduğunu düşündüğü bir ilişkiyi evlilikle taçlandırıyor. Aynı evde yaşadıkça evlendiği kişinin hiçte merhametli ve iyi biri olmadığını anlıyor. Evliliği için mücadele ederken fizyoterapist olarak çalıştığı hastaneye giderken başına talihsiz bir kaza geliyor. Bu kaza sonucu uzun süre yoğun bakımda kalıyor. Uyandığında onun sağlığıyla ilgilenen Tuğrul var. Hem ona doktorluk yapıyor hemde manevi yönden yol gösteriyor. Hüma fiziksel yaralarla birlikte manevi yaralarına da çare buluyor. Ve birgün Tuğrul ortadan kayboluyor. Hüma'da başlarda peşine düşüyor lakin bulamayacağını anlayınca aklındaki soru işaretleri ile zamana bırakıp Tuğrul'un gelmesini bekliyor. Lakin bir sorun var. Hüma geçirdiği kaza sonucu çok uzun bir süre yoğun bakımda kalıyor. Gözlerini açtığında karşılaştığı manzara ve yaşadığı duygu karışıklığını gidermeye çalışıyor. Bu süreçte bizlerde Hüma ile bu yolculuğa çıkıyoruz. Ve sevgili yazar @guzidebehramkitaplari kitabı öyle kaleme almış ki Hüma'nın yaşadığı kargaşayı bizlerde yaşıyor gibiyiz. İnsanı kitaba çeken bir üslupla yazılmış. Kitapta Ferüdüddin Attar'ın Mantıku't Tayr adlı eserinden muhteşem alıntılar ve örnekler vardı. Eseri bitirdiğim de acil bu esere başlamalıyım diye düşündüm. Ve yakın bir vakitte başlayacağım. Eseri tavsiye ederim. Güzel bir serüvendi.
Otuzuncu Kuş Hüma
Otuzuncu Kuş HümaGüzide Behram · Sokak Kitapları Yayınları · 202267 okunma
En çarpıcı eleştirileri, din ve ahlaka yönelik görüşlerinde gözlemlenen Hume’un din eleştirisinin ikinci kısım, dinî temelli toplumsal ahlakı konu alıyordu. Aydınlanma, din dışı modern toplumun ideal kökeni olarak sayılırsa Hume, onun kahramanlarından biri olarak görülmelidir. Onun zamanında din sadece özel bir inanç dizgesi değil insan hayatı üzerinde gerçek gücü olan sosyal kurumları inşa ediyordu. Siyasal meşruluk, dinî açıklamalara bağlı olduğu için dine meydan okumak doğrudan siyasal otoriteye meydan okumak ve kilisenin iktidar formlarının ve hükümdarların (monarcs) meşruluğunun altını oymaktı. Diğer bir ifadeyle doğmdan kamu düzenine meydan okumaktı. Çünkü din eleştirisi kamu düzenini biçimlendiren ahlak ve siyaset konularına yansıyordu (T aylor ve Buckle, 2011: 3031). Böylece, genelde dini ve Tanrı’yı, özelde Hıristiyanlığı hedefe koyarak sarsıcı eleştiriler getiren Hume, dinin/Hıristiyanlığin meşruiyetini tartışmaya açarak otoriteye meydan okumuş; tahrip ettiği alanda yeni bir yapı inşa etmeye çalışmıştır. Comte gibi insanlık dini tarımda bir din inşa etmeye çalışmamış fakat hurafeden ve keşiş erdemlerinden kurtulmuş din dışı bir insan inşa etmeye yönelmiştir. Her ne kadar Comte’un içine düştüğü tutarsızlığa sürüklenmemişse de Hume, -Comte gibi-düşüncelerini daha etkili kılmak ve daha geniş kitlelere yaymak için, dinî retorik ve estetiğin üçlü matrisini kullanmakta tereddüt etmemiştir.
17)*David Hume ”Hayali Saatçi”
Issız bir adada düşe kalka ilerleyip bir açıklığa geldiğinizi hayal edin. Bir sarayın yıkık duvarlarından, merdivenlerinden, yollarından ve avlularının arasından geçiyorsunuz. Tüm bu gördüklerinizin oraya öylece gelmediklerini biliyorsunuz. Biri bunları tasarlamış olmalı, bir tür mimar. Yolda yürürken bir saat bulursanız, onu bir saatçinin
Sayfa 151Kitabı okudu
Reklam
293 öğeden 101 ile 110 arasındakiler gösteriliyor.