zeitgest : zamanın ruhu 1979
Dünün gündemini yeniden tararken, 1979 yılı civarında o sırada önemini kavrayamadığım belirleyici olaylar yaşandığı berrak bir biçimde gözüme çarptı.
Genelde, zamanın ruhu farkına varılmadan etkisini gösterir. Ama bazen de bu etki öyle barizdir ki devreye girişi neredeyse ânında görülebilir. En azından bazı dersler çıkarabilmek amacıyla yakın tarihe yeniden eğildiğimde, bende bu izlenim uyandı.
Olaylar arasındaki böylesine güçlü bir bağlantıyı nasıl göreme miştim? Bugün hemen gözüme çarpan sonuca, dünya görüşümü zün dönüşeceği, hatta açıkça altüst olacağı son derece paradoksal bir çağa girdiğimiz sonucuna aslında çok uzun süre önce varmış olmalıydım. Bundan böyle muhafazakarlık kendini devrimci ilan ederken, "ilericilik" ve solculuk taraftarlarının kazanımları muhafaza etmekten başka bir amaçları kalmayacaktı.
Kişisel notlarımda "altüstlük yılı"ndan veya bazen de "büyük değişim yılından söz etmeye ve bu tarz adlandırmaları doğrular gibi görünen çarpıcı olayların dökümünü çıkarmaya başladım. Çok sayıdalar ve yeri geldikçe birkaçına değineceğim. Ama özellikle ikisi bana son derece simgesel geliyor: Iran'da Ayetullah Humeyni tarafından Şubat 1979'da ilan edilen İslam devrimi ve İngiltere'de Başbakan Margaret Thatcher tarafından Mayıs 1979'dan itibaren gerçekleştirilen muhafazakar devrim.
Sayfa 106 - ykyKitabı okudu
Humeyni; kadının, kocasının izni olmadan evden dışarı çıkmaması gerektiğini, kocasının arzularını tatmin etmek ve ona zevk vermek için istendiği her anda kendini kocasına sunmaya mecbur olduğunu söylemektedir.
Sayfa 171Kitabı okudu
Nostradamus'un Bir Kehaneti Üzerine
Peter Lemesurier "Nostradamus" incelemesinde meşhur kâhinin bir dörtlüğüne yer vermiş. Dörtlük şu: "İran iyi bilir yağmuru, açlığı, sonsuz savaşları / Aşırıcı dincilik hükümdarı yerinden oynatacak / Fransa'da başlayan orada son bulacak / Kader dokunduğunu başa geçirecek." Bu dizeler 1979'daki İran devrimini resmen ilan ediyor. Ayetullah Humeyni devrimi gerçekleştirmek için sürgünde bulunduğu Fransa'dan yola çıkıp İran gitmişti. Ondan sonra kimse onu deviremedi. İşin gerçekten hayret edilecek iki yanı var. Biri Nostradamus'un İran'da aşırı dinciliğin hüküm süreceğine değinmesi, diğeri ise Fransa'dan bahsetmesi.
Kitapta yanıldığına dair örnekler verilse de Nostradamus gerçekten de incelenmeye değer bir kâhin. Bazı dörtlükleri net olarak anlaşılmasa da anlaşılan dörtlükleri insanda hayranlık uyandırıyor.
Iran Islam devrimi aceleye getirilmiş bir yargıyla çifte meşruiyet olarak tanımlanmıştır: dinsel meşruiyet (Tanrı'nın egemenliği) ve siyasal meşruiyet (halkın iradesi). Ayetullah Humeyni her iki meşruiyeti de temsil ediyordu.
Sayfa 41Kitabı okudu
Hilal Savaşı
Ayetullah Humeyni'nin İslam devrimi, hem ABD'nin hem de İsrail'in önemli bir müttefiki olan İran şahını devirmiştir. Tahran'da artık iktidarda olan birçok İslamcı kadro, Lübnan'daki FKÖ kamplarında eğitilmiştir ve İsrail'in İran'daki temsilcileri boşaltılıp hızlıca Filistin elçiliğine dönüştürülmüştür. Arafat muzaffer Humeyni'yi ziyaret eden ilk şahsiyet olur ve iki lider arasındaki "bir devrimle iki devrim" sloganı Filistinli militanlar arasında çok popüler hale gelir.
Sayfa 172Kitabı okudu
Osmanlı'nın son dönemlerinde kadınların kadınlar için yazdığı kadın dergilerine rastlıyoruz. Kadınlar hemşirelik ve öğretmenlik gibi "kadın mesleklerine" başladılar (bu Avrupa'da çok eskiye dayanmasına rağmen İslam topraklarına yeni yeni geliyordu) ve zamanla diğer mesleklere de geçtiler. Ancak tepki büyüyordu. Kadınların öğretmenlik gibi geleneksel bir mesleği seçmeleri bile, militan islamcıların bazıları için çok fazlaydı. 1979 İslam Devrimi öncesi ve sonrasındaki vaaz Ve yazılarında Humeyni kadınların ergenlik çağındaki erkek çocuklara eğitim vermesi sonucunda doğacak kaçınılmaz ahlaksızlıktan büyük bir öfkeyle bahsederdi.
Sayfa 86 - Kronik yayınlarıKitabı okudu
