Kanuni Sultan Süleyman'ın yaşı ilerleyince oğullarından hangisinin tahta çıkacağı yönünde bir çekişme başladı. Hürrem Sultan, Kanuni'nin ilk oğlu Şehzade Mustafa'yı devredışı bırakıp kendi oğullarını tahta çıkarmak için bir strateji izlemeye başlamıştı. Şehzade Mehmed'in 1543 yılındaki beklenmedik ölümü Şehzade Mustafa'yı tekrar şanslı duruma getirdi.
Ancak saraydaki entrikalar bitmek bilmiyordu. Ard arda yapılan iftiralar yavaş yavaş padişahın şehzadeye karşı olumsuz bir fikre kapılmasını sağlayacaktı. Bunda, Sadrazam Rüstem Paşa'nın etkisi büyüktü.
1553'te İran seferine padişah bizzat çıktı. Hedef İran gibi gösterilmişti ama asıl amaç Şehzade Mustafa 'nın öldürülmesiydi. Ordu 5 Ekim'de Konya Ereğlisi yakınındaki Aktepe denilen mevkide konakladı. Burada Şehzade Mustafa 'nın öldürülmesi ordu arasında derin bir üzüntü ve hoşnutsuzluk meydana getirdi. Şehzadenin başına gelenlerin sorumlusu olarak tepkiler Rüstem Paşa'ya yönelince, padişah ortamı yatıştırmak için Şehzade Mustafa 'ya yakınlığı ile bilinen Kara Ahmed Paşa'yı veziriazamlığa getirdi. Şehzadenin cenazesi Bursa'ya gönderilerek İkinci Murad türbesine defnedildi.
Kanuni Sultan Süleyman'ın ordu ve halk tarafından sevilen Mustafa'yı öldürtmesi hakkında Osmanlı kaynaklarının verdiği bilgiler, Sadrazam Rüstem Paşa'nın oynadığı role açık veya kapalı işaret etmektedir. Ancak Rüstem Paşa'nın Hurrem Sultan'dan doğan Mihrimah Sultan ile evli oluşu olayın içerisine Hurrem ile birlikte Mihrimah Sultan'ı da çeker. Dolayısıyla son yüzyılda yazılan tarih kitaplarında, çevrilen filimlerde ve yazılan romanlarda konu hep Rüstem Paşa, Hurrem Sultan ve Mihrimah Hatun üçlüsü arasında bir saray entrikası gibi gösterilmeye çalışılmıştır.
Venedigin altin kızı Cecilia Baffo nasil Osmanlının Valide Sultanı Nurbanu Sultana dönüştü.
Evet Venedigin asıl kızı bir gece kaçırılarak hareme getiriliyor .Ve yolu Hürrem Sultan tarafından tayin ediliyor ama kader .Bakalım Hurremin istediği gibi olacak mı?Padişahın kızı Mihrimah Sultan la kardeş gibi oluyor Nurbanu .Veliahtlikta önünde 2 kardeşi varken o Selim i padişah yapmayı koyuyor kafasına. Hergun içki ve kadınlarla alemde olan sarhoş Sarı Selim i .Bakalım onu padişah yapabilmek için ne yollardan geçecek, sonra oglu Murad i tahta oturtup Valide Sultan olmak için neler yapacak ?
Bir insanın iktidar uğruna neler yapabileceğini şaşkınlıkla okudum .Daha önce cariyenin kızı Mihrimah ve Pargali ile Hatice kitaplarını da okumuşum. TUgla gibi kitap Ama su gibi gidiyor walla.
Bu arada Osmanlinin niye KAnuni den sonra duraklama ya gidip, gerilemeye girdiğini anlıyoruz biraz aslında..
Halifelik şanını alan o padişahların çoğu harem alemlerinde, içki sofralarında.
Ayrıca safkan Turkluk falan da yok
Annesi Türk olan tek padişah Kanuni Sultan SUleyman .gerisi Venedik,Ukrayna falan yani .guya hepsi Müslüman olmuş ama damarlarında ki kanın da bir tarafı ülkelerinde akmıştır bence ..Bir de şu Devlet başta geldiği için çocuklarını, bebeklerini öldürmeleri yok mu hiç içim almadı oraları..
#kitapyorumum
#okudumbitti
Saadetim Yıldızı Sultanım
Süleyman, Hürrem, Mihrimah
Necdet Sakaoğlu
OĞLAK YAYINLARI
(2024 - 20 - 5395)
Osmanlı tarihinde Sultan Süleyman dönemi, siyasi, askeri ve ekonomik üstünlüğe paralel olarak; sanat, edebiyat ve mimarlık atılımlarıyla da bir zirvedir. Kanuni ve muhteşem ünvanlarıyla bilinen bu padişah, uzun ve
Dul Kadının Oğulları ~ Mustafa Yılmaz
Masonluk nedir nerede, nasıl ortaya çıkmıştır, amacı ve daha bilinmeyen pek çok şey bu kitapta gün yüzüne çıkarılmıştır.
İçeriğinden bahsetmek gerekirse; masonluk tarihi Süleyman Mabedi'nin mimarı Moremheb yani Hiram Usta ile başlamıştır. Hiram Usta çok yetenekli bir mimar ve dul bir kadının
Osmanlılar döneminde hem Harem-i Şerif alanında hem de şehirde, büyük imar faaliyetlerine girişilmiştir. Harem-i Şerif'teki Kasım Paşa Şadırvanı'ndan onlarca halvethaneye kadar birçok eser Osmanlı eli ile hayat bulmuştur. Şehrin bütün surları Kanuni Sultan Süleyman tarafından inşa edilirken Kubbetü's-Sahra'nın dış kaplama mozaikleri İznik çinileri ile yenilenmiş, Hürrem Sultan imaret ve hamamı ile Sultan Süleyman Barajı'ndan, Tapınak şövalyesi Abdülhamid Han'ın Saat Kulesi'ne kadar beş asır boyunca onlarca yapı, yüzlerce tamirat Harem-i Şerif'e hayat vermiştir.
Dikate değer bir diğer olgu da saraydaki kadınların siyasi nüfuzlarını ortaya çıkışıdır: Kanuni Sultan Süleyman'ın eşi Hürrem- bizce Roxeline- ile gayrıresmi olarak başlayan bu durum, daha sonra, özellikle de reşit olmayan çocukların tahta çıkmasıyla birlikte yarı-kurimsal bir şekil alacaktır.
Şemsi Ağa, Kanuni’ ye büyük şehzadesi Mustafa hakkında haber getirmişti. Bu sırada Amasya Sancak Beyliği’nde bulunan şehzade 38 yaşında idi ve Hürrem Sultan ın tesiri ile gözden ve teveccühten uzak tutuluyordu. İlim ve marifette de kudretli olduğundan diğer şehzadeler tarafından da kıskanılmakta idi.
Hürrem Sultan şiire meraklıydı ve dili çok iyi kullanırdı. Kanunî ile yazışmaları edebiyat tarihimize geçecek sayfalardır. Ama bunu merak edip çoluğa çocuğa öğretecek himmet ve gayret kimde kaldı?
Oryantalist geleneğin bize son derece entrikacı, istediğini elde eden, kudretli bir kadın imaji vermeye çalıştığı Hürrem Sultan, aslında o kadar da Özenilecek bir yaşantiya sahip değildi. Bir kere eşi Sultan Süleyman'dan uzun süreli ayrılıklar yaşamaktaydı. Kanuni'nin Hürrem Sultan ile izdivacından vefatına kadar tam on iki sefere bizzat iştiraki vardır. Her bir sefer bir sene sürse on iki, iki sene sürse yirmi dört yıl eder. Yani bu kadın efendinin hayatı, hep yol gözlemek ile geçti denilse yanlış söylenmiş olmaz.
Zaten bu hasret Hürrem Sultan'n mektuplarına da yansimaktadır. Kur'an tefsirinden iyi anlayan Hürrem Sultan, Kanuni'ye yazdığı bir mektubunda; "Sultanm, benim size olan hasretimi anlamak isteyen Kur'an-
Kerim'den Sure-i Yusuf okusun." yazmaktadır. Yani oğlu
Hz. Yusufa duyduğu hasret ile ağlamaktan gözleri kör olan Yakup (a.s.)'un durumunda olduğunu ifade etmektedir.
Kanuni Sultan Süleyman Han ile aşkı Hürrem Sultan'ın 1526 yılında aralarında geçen mektuplaşma örnekleri..
Hürrem Sultan, Kanuni'ye hislerini aktardığı mektubuna, "Sultanım, Padişahım, muhabbet bahçesini andıran güzel yüzünüzün çiçekleriyle bezenmiş dualarımı ve gözünüzün coşku veren şarabıyla dolup taşan övgülerimi, seher vakti