Firari
"İnsanın bir amacı, bir hedefi olmalı ve bu uğurda da uğraş vermeli. Farklı olmalı, hayata da farkındalık katmalı. "
Söz önemli, şimdilerde günü kurtarmak var.
Sayfa 75Kitabı okudu
Yarınlar bölerken uykularımı.
Usulca sızlayan sancılarım var.
Bilemezsin yüreğimdeki acılarımı.
Sayfa 173Kitabı okudu
İyi olmak mı önemlidir yoksa güvenilir olmak mı?
Sayfa 220Kitabı okudu
Evet tek bir kişiyi sevebiliyorduk. Ancak yaşamak kadar yaşamda olmakta gerekiyordu.
Sayfa 286Kitabı okudu
Manzaraya baktıkça çalıştığım şirketin koridorlarını süsleyen dağ manzaraları, vadiler, tepeler ve çeşitli hayvan tablolarına baktığım yılları hatırladım. O manzaraları izledikçe kendimi hep oralarda hayal ediyordum. Şimdiyse malikânemden adımımı dışarı atar atmaz o tabloların içinde kendimi buluyor, doğanın bir parçası hâline geliyordum. Artık daha iyi anlıyordum yaşamakla yaşadığını zannetmek arasındaki farkı.
Sayfa 192 - Dorlion YayınlarıKitabı okudu
İnsanlığın varoluşundan bu yana düşüncelerimizde dolaşıp duran "Neden, niçin ve ben kimim?" gibi sorulara cevaplar bulmada başarısızlığa uğradıkça bilime inat, kendimizi çıkmaza sürüklemiyor muyduk?
Sayfa 155 - Dorlion YayınlarıKitabı okudu
"Eğer oyunun kuralını bozacak bir senaryo ile oyuna girmezsen oyun senaristin yazdığı gibi devam eder."
Sayfa 150 - Dorlion YayınlarıKitabı okudu
"...Utanmanın unutulduğu, yalanların moda, dürüstlüğün yok, aptalların çok olduğu bir dünya için dön. Sakın durayım deme, ahmaklık için dön! Manevi değerlerin kullanıldığı, okuyanın az, konuşanın çok olduğu bir dünya için dön. Onursuz, umutsuz, şahsiyetsiz insanlar için dön. Okuduğunu anlamayan, baktığını görmeyen insanlar için dön. Dön ki aptallar uyumaya, iyi insanlar da ölmeye devam etsin. Sakın durma ki bu düzen bozulmasın, kimsenin de keyfi kaçmasın. Dön sadece dön! Ey dünya, sana sesleniyorum. Dön ama birileri için değil insanlık için dön!" diyerek gökyüzüne doğru haykırdım."
Sayfa 134 - Dorlion YayınlarıKitabı okudu
"...Acaba yaşananlar mıydı hayat yoksa yaşanmak istenilen mi? Belki görüp de sustuklarımızdı ya da susarak içimize attıklarımız! Mutluluk birinin hayatında var olmak mıydı yoksa hayatımızda birinin olması mı? Okuyup yazmadan mı öğreniyorduk hayatı yoksa okuyup yazarak mı? Belki de bir dizi kombinasyonun bir araya gelerek oluşturduğu görsel bir şölendi... Tıpkı bahar aylarında oluşan bir gökkuşağı gibi."
Sayfa 124 - Dorlion YayınlarıKitabı okudu
"...Galiba hissettiklerimiz sadece bir halüsinasyondan ibaretti. Belki de film yönetmeninin bize verdiği rolü yerine getiriyor ya da yaşıyorduk."
Sayfa 84 - Dorlion YayınlarıKitabı okudu
"Çok denedim ama şu ciğerime batanları çıkarmak istediğim hålde bir türlü çıkaramadım..."
Sayfa 58 - Dorlion YayınlarıKitabı okudu
Toprağın her bir santimetrekaresi keşfedilmeyi bekleyen bir hazine gibiydi. Başımı gökyüzüne kaldırıp baktığımda yaprakların arasından süzülen ışık demetlerinden güneşin tam tepemde olduğu anlaşılıyordu...
Sayfa 50 - Dorlion YayınlarıKitabı okudu
..."Onu düşünürken akıntıya kapılmış düşüncelerim vardı. Tıpkı dümeni kırılmış bir gemi gibi sarsılıyordu zihnimde. Dengesini kaybetmiş bir martı çığlığıyla yankılanıyordu yüreğimde. Ne yapabilirdim ki? Sessiz hıçkırıklarla seyrediyordum hayatı!" diye biten bu notun kitabın arasından ansızın çıkması bende şok etkisi yaratmıştı...
Sayfa 43 - Dorlion YayınlarıKitabı okudu
Galiba cahillerin egemen olduğu bir ülkede kendini geliştirmeye çalışmak aptallıktı. Çünkü: Öğrenmek bağımlılık oluştururken cehalet konfordu.
Sayfa 171Kitabı okudu