...
Bir ikindi güneşi usulca çekilirken
Gökyüzünün maviliğinden
Ben sana geliyordum, senin için
Beni bekliyordun yine
Gecikmiştim bir kez daha
Daha önce nelere yetişebilmiştim ki
Sana tam vaktinde gelecektim
Dert etmiyorduk bu gecikmeleri
Bazen ben, bazen sen işte
Geç
“Kim alimleri (layıkıyla) karşılarsa, muhakkak ki beni karşılamıştır. Kim alimleri ziyaret ederse, muhakkak ki beni ziyaret etmiştir. Kim alimlerle oturursa şüphesiz o benimle oturmuştur. Benimle oturan ise Rabbimle oturmuş gibi olur.”
(Kenzu’l-Ummal, h. No: 28883)
*
Mümkünler dünyasında kiraz ağacı yapraklarının dökülmesiyle fezadan
Sen, sen olarak yok olmak zorundasın, o zaman gerçek ortaya çıkar. Gerçeğin ne olduğuna dair hiçbir fikre sahip değilsin, rüyalarında bile. Sen gerçek dışısın ve gerçek dışılıkta yaşıyorsun. Rüyalarda yaşıyorsun, uykuya dalmış vaziyettesin. Uyanışın nasıl bir şey olacağını kavrayamazsın.
Yalnızca bir tek şey söylenebilir: Bildiğin hiçbir şeyi
_İnsan, ya insan gibi akıllıca söylemeli yahut hayvanlar gibi susmalıdır!
_Sessizce bir köşede oturan sağırlarla dilsizler, gevezeden daha üstündür.
_Her ormanı boş sanma, belki de kuytuluklarında bir kaplan uyuyordur.
_Hastaya şeker vermek günah olur, çünkü ona acı ilaç fayda verecektir.
_İnsanlarla münasebetin ateşle münasebetin gibi olsun. Çok