304 syf.
·
Not rated
Kebbat3kör
Serinin üçüncü kitabında yine çok güzel bir sosyal mesaj veriyor yazarımız.Kadın ve çocuk istismarını anlamlı ve akıcı bir dille anlatan yazar , kitabında çok güzel bilgilerede yer vermiş. Komiser Sezin ve ekibi, bu sefer parça parça teslim aldıkları bir cesedin katilinin peşine düşüyor. Cesedin parçalarının bırakıldığı yerler adeta mesaj
Kör
KörFiliz Gökdemir Köşker · Sokak Kitapları Yayınları · 202117 okunma
STABİİL
Gökyüzünde kaybolmak huzur verebilirdi belki Yıldızlar anlatsa onları dinlerdim Güzel bir şarkı vardı rüya gölgesinde çalan, adı neydi? Aslında şarkı değil güzel olan sendin
Reklam
Hayat neydi ki?
"Belki hayat, hakikaten bazı filozofların dediği gibi, gülünç bir oyundur. Tam bir ümitsizlik içinde bir yığın karar kılıklı tereddüt ve küçük, ümitsiz savunmalardır, hatta hülyadır."
Sayfa 133Kitabı okudu
Gökyüzünde kaybolmak huzur verebilirdi belki Yıldızlar anlatsa onları dinlerdim Güzel bir şarkı vardı rüya gölgesinde çalan, adı neydi? Aslında şarkı değil güzel olan SENDİN... youtu.be/kxBU9KHTIfw
79 syf.
7/10 puan verdi
·
Liked
Merhaba arkadaşlar! Bugün size #aşkınpeşinde adlı bir eser ile geldim. Mimar olan Aslı işinde çok başarılıdır. Yaşadığı ilişkilerden dolayı aşk inancı kalmamıştır. Bu düşüncesini de çevresindekilere belli etmektedir. Birgün düşünür ve kendinde eksiklik hisseder neydi aşk diye sorgular. Sonra çalışma arkadaşı olan Cemil’e aşık olur. Cemil ile
Aşkın Peşinde
Aşkın PeşindeZeki Marakoğlu · Vaveyla Yayınları · 201817 okunma
Kesik Kol
Gelin tanış olalım İsi kolay kılalım Sevelim sevilelim Dünya kimseye kalmaz Yunus Emre "dam zengindi. Dünyayı versen doymuyordu. Ver Allah'ım, ver Allah'ım, kulun helal haram demez, yer Allah'ım, diyordu. İstiyordu, her gün daha çok istiyordu. Malına mal, zenginliğine zenginlik katıyordu sürekli. Kimseye bir şey koklatmıyordu. Biriktiriyordu
Reklam
( kitabın ozeti niteliğinde) “-mustafa mond üçüyle de el sıkıştı; fakat konuşmasına vahşi'ye hitap ederek başladı. "demek uygarlıktan pek hoşlanmadınız, bay vahşi," dedi. vahşi, denetçi'ye baktı. kendini yalan söylemeye, kabadayılık taslamaya, somurtkan bir biçimde tepkisiz kalmaya hazırlamıştı; fakat denetçi'nin yüzündeki güleryüzlü
Sayfa 225
"Sabah kalkar kalkmaz kendinize şu soruları sorun: Tutkularımdan kurtulmak için ne yapmam gerekli? Huzur için ne yapmalıyım? Ben neyim? Sadece bir bedenden, gayrimenkul sahibinden ya da bir ünden mi ibaretim? Hayır, bunların hiçbiri değilim. Ne o zaman? Ben aklı başında bir insanım. Peki o zaman benden ne isteniyor? Eylemlerin üzerine düşün. Huzurdan nasıl uzaklaştım? Düşmanca, çekingen ya da umursamaz mı davrandım? Tüm bunlarda eksik yaptığım neydi?"
Epiktetos, Makaleler, 4.6.34-35
♪Kulağım ruhumun derinliklerine ilmek ilmek işlenen nota seslerini işitiyordu bense gökyüzünün bulutlu gözlerine bakarken bulmuştum kendimi ve ben...ben ruheyle efsunkâr maviliğinde kaybolup huzur bulurken Ey gökyüzü seni bu denli hüsrana uğratan neydi? |H.D|
Sahiden...
Sanki hiç yaşamamıştım bu şehirde daha önce... Bazı anılar Anka kuşu gibi yeniden doğmasa küllerinden, gezdiğimiz yerler mesela yerle bir olsa... Ne kadar derin ne kadar olası Alenen ortada yani adımlarını saydığım yerlerde hele... Hele bir kaldırım taşı var bir devlet dairesinin girişinde, merdivene başlamadan hemen önce ayağının takıldığı, hani
760 öğeden 481 ile 490 arasındakiler gösteriliyor.