G Ü N L E R D A M L I Y O R
Bir pazar sabahı Rıfat günlerin aynı kaba damlamadığını fark etti. "Günler damlıyor ama aynı kaba değil," dedi. Gökyüzüne baktı: Boştu. Hiç bulut yoktu, aslında hiçbir şey yoktu. Çağımızın çıplak güneşi her şeyi yok etmişti, enginliği, bulutları ve kuşları ... Maviyi bile yok etmişti, sonra da sırasıyla diğer renkleri, bazı sesleri,
Reklam
Seyrek Yağmur
Böylece başkalarının türlü bedeller ödeyerek, tutarlılıklarını feda ederek, hafızalarını kaybederek zorbela eriştikleri hakikate Rıfat huzursuzluğun tek adımıyla erişti. Huzursuzluğun bale adımı.
Sayfa 5 - iletişim yayınlarıKitabı okudu
Başkalarının türlü bedeller ödeyerek, tutarlılıklarını feda ederek, hafızalarını kaybederek zorbela eriştikleri hakikate Rıfat huzursuzluğun tek adımıyla erişti. Huzursuzluğun bale adımı.
101 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
sadelik içinde yoğun, güzel ve eleştirel bir anlatım. soyut ve somut kavramların iç içe verilip anlamın güçlendiği, kalıplardan sıyrılmış bir yaklaşım. çocukluğu icat etme denemeleri, seçmeli bir keder, sürdürülebilir delilik, mutluluk dublörü, seyirci olmanın ezeli mahcubiyeti, huzursuzluğun bale adımı... aynı kaba damlamayan günler, seyrek bir yağmurun peşinde koşarak geçen bir ömür ve yaşamak kederinin silip görünmez kıldığı bir adam olarak rıfat. emaye kabında günleri ve kelimeleri biriktirerek kendine bir hikâye inşa etme, bir hikâyeye dahil olma isteği ile rıfat. sahi insan bir hikâyenin içinde olduğunu nasıl anlar? anlayabilir mi?
Seyrek Yağmur
Seyrek YağmurBarış Bıçakçı · İletişim Yayıncılık · 20202,280 okunma
Reklam
böylece başkalarının türlü bedeller ödeyerek, tutarlılıklarını feda ederek, hafızalarını kaybederek zorbela eriştikleri hakikate rıfat huzursuzluğun tek adımıyla erişti. huzursuzluğun bale adımı.
Seyrek Yağmur
“...başkalarının türlü bedeller ödeyerek, tutarlılıklarını feda ederek, hafızalarını kaybederek zorbela eriştikleri hakikate Rıfat huzursuzluğun tek adımıyla erişti. Huzursuzluğun bale adımı.”
Sayfa 5 - İletişimKitabı okudu
Günler damlıyor ama aynı kaba değil.. Gökyüzüne baktı: Boştu. Hiç bulut yoktu, aslında hiçbir şey yoktu. Çağımızın çıplak güneşi her şeyi yok etmişti, enginliği, bulutları ve kuşları... Maviyi bile yok etmişti, sonra da sırasıyla diğer renkleri, bazı sesleri, kelimeleri ve anlamları. İnsan bu yoklukta yeni bir şey söyleyemez, olsa olsa kendini tekrar ederdi. Günler damlıyor ama aynı kaba değil. Yani her şey boşa mı gidiyor, boşuna mı yaşıyorum.Müthiş bir huzursuzluk duydu.Huzursuz olduğuma göre bunda bir yanlışlık var. Günler aynı kaba damlamamalı. Huzursuzluğun bale adımı.