Gelin, düğünün gözdesidir. Makyajı ve kabarık gelinliği o günün birkaç vakit namazına mani olabilir
ama olsun bir günden bir şey olmaz.
Düğünler bir salonda, kadın erkek karışıktır. Kadınlar çalgı eşliğinde oynayabilir bunu kendi eşi dahil diğer erkekler de izleyebilir,
ama olsun bir günden bir şey olmaz.
Bir de gelin ve damadın dansı var, hani aile büyüklerinin karşısında yapılır, bir kereliğine kusura bakmasın büyükler, denilir
nasıl olsa bir günden bir şey olmaz.
....
Hz. Ali ve Fâtıma (r.a) nın düğününde kadın erkek karışık değildi, haremlik selamlık vardı.
Hz. Fâtıma, kadın sahabiler tarafından süslenmesine yardım edilmişti, fakat onun bu halini sadece eşi görmüştür. Ve giydiği kıyafet asla namazlarına mani olacak şekilde değildi.
Dans konusunda ; ölüm döşeğinde bile iffetinin,
cansız bedenin tesettürünün derdinde olan Peygamber kızının, herkesin önünde dans etmesi söz konusu bile olamaz.
Madem bir kere, bu da neden Allah için olmasın !