Gönül kendine benzeyen gönüle akar.. Hz. Ali (ra)
Mazlumun zalimden öcünü alacağı gün, şüphesiz zalimin zulmettiği günden daha çetin olacaktır.. Hz. Ali (ra)
Reklam
Düşünce müflisi Mekkelilerin, kaba kuvvetten başka çareleri yoktu; mevzi kaybettikçe daha çok sertleşiyor, sertleştikçe insanlıktan çıkıyorlardı! Attıkları her adımın akim kalması karşısında açık bir paranoya yaşıyorlardı; ne yaptılarsa netice alamıyor, imana koşuşun önünü kesemiyorlardı! Sınır ve kural tanımaz zulümlerinin zirve yaptığı bir günün akşamında, dengeleri değiştiren insan Hz.Hamza da(ra) onları terk etmiş, düşman bildikleri saftaki yerini almıştı. Farkında bile değillerdi; zulüm haddini aşınca ehl-i insaf saf değiştiriyordu! İddia makul olmayınca, istedikleri kadar reklam yapsalar, istedikleri gücü sonuna kadar kullansalar da tutmuyor, hatta geri tepiyordu! Bir darbe de Habeşistan'dan almışlardı! Elçiler göndermiş, dünyaları ayaklarının altına sermişlerdi ama masumiyet duvarını aşamamış, samimiyetin zırhını delememiş ve gözünü boyayamadıklarını Habeşistan'ın selim vicdanına takılmışlardı. Halbuki işi bilen birileri olarak Abdullah İbn-i Ebi Rebia ve Amr İbn-i As'ı oraya ne ümitlerle göndermişlerdi. Ne siyasi taktikler netice vermiş ne de pahalı hediyeler işe yaramıştı; Ebu Cehil'in kardeşi Abdullah ile tuttuğunu koparan Mekke'nin siyasi dehası Amr, Habeşistan'dan eli boş dönmüşlerdi!
Sayfa 126Kitabı okudu
'İlim şehrinin kapısı' Hz. Ali (ra)'ın dediği gibi: '' İyi bilin ki, dünya geçip gitmekte, ahiret ise yönelip gelmektedir. Her ikisinin de adamları vardır. Sizler ahiret adamı olun, dünya adamı olmayın. Zira bugün amel var, hesap yok. Yarın hesap var, amel yok.''
Tabutunuzu şairler taşıyor.Ölümden en çok onlar söz ettiler çünkü ." Yeter ki gün eksilmesin penceremden ," deseler de şair sözüdür,hayat en çok onları ürküttü .Kıldan ince bir dikkate sahip olmalıydılar kılıçtan keskin bir dil için .İnce bir zeka ve derin bir anlayışla kavrayabildiğinden marifeti şaire şair denirdi .Yoksa "Kıl " demekti "Şa'r." "Eş'âr " ve "Şuur "kıllar .İstihare ödünç verdi "inceliği " şaire.Kökü "ince ilim " dir dedi şiirin . "Şın " , "ayn " ve " râ " iki köktü .Birinden "Sebat " dalı uzandı ,diğerinden " ilim " ve "işaret. " Kadim bir lügat fısıldadı kulağımıza : "Leyte şi'ri / Keşke şiirim ." Keşke bilseydim demekti .Hem "Şa'ire " kesin bıçak anlamına geliyor .Ne çok şey söylüyordum bu meşin ciltli. "Şair" kelimesi " Yalancı " manasında da kullanıldı cahiliye devrinde.En güzel şiir ,en yalan şiirdi .Bu yüzden yalanladılar Hz.Peygamber'i "Şair " diyerek .Resül sustu .Cevaplarını Kur'ân-ı Kerim verdi :Biz O'na şiir öğretmedik ,buna ihtiyacı da yoktur ; O'na öğreyilen sadece apacık Kur'an dır (Yâsin ,69.) Açıklık ve kapalılık iki kutbu oldu kelamın . Kur'an 'ın vasfı açmak şiirin vasfı örtmekti ." Şiir ve şuur , beyanın zıddıdır, " diyordu İbnü'l -Arabî .
Sayfa 168Kitabı okudu
Hz.Ali (Ra.)
İyi insanı secdeden değil, doğru sözünden ve emanete ihanet etmemesinden tanırsın.
Reklam
Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum . Hz.Ali (ra)
10/10 puan verdi
·
Beğendi
"(Birbirine kavuşan o) iki denizden de inci ve mercan çıkar."(Rahmân, 22)Nübüvvet feyiz ve bereketinden oluşan deniz Hz. Fatıma; velayet kemal ve yüceliğinin, ilim ve irfanının ummanı ise Hz. Ali idi. Bu iki mana denizinde İnci ile Mercan vücut buldu. Hz. Hasan, nübüvvet ve velayetin sedefinde boy veren benzersiz bir inci idi. Müslümanları birbirine kırdırmak, kan dökerek ittifaklarını bozmak isteyenlerin önüne, hakkı olan hilafetten feragat ederek set çekmiş ve inşa ettiği barış ile bir "inci" gibi değerli olduğunu göstermişti.Hz. Hüseyin, denizin derinliklerinde ızdırap görmüş, ızdırap yaşamış, kanda boğulmuş bir mercan gibiydi. Hak ve adalet davasında sert ve tavizsizdi. Onun duruşu zulme ve haksızlığa başkaldırıydı. Ruhu her şeyin en mükemmelini istiyordu. İstediği mükemmelliği Müslümanlara kazandırmak için de hayatını feda etti.Siyer ödüllü yazar Salih Suruç, Resulullah'ın(sav) "iki reyhanım"diyerek iltifat ettiği Hz. Hasan(ra) ve Hz. Hüseyin'i(ra).İnci Mercan, Ehl-i Beyt sevgisiyle dolmak isteyenler için bir başucu eseri.
İnci Mercan
İnci MercanSalih Suruç · Timaş Yayınları · 2014126 okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.