“Bir kereden ne olacak ki? değil, “Madem bir kere, bu da neden Allah için olmasın ki…”
Şunu hiç unutmayalım, önce kendi nefsime ve kendi nefsim üzerinden tüm Ümmet-i Muhammed’e sesleniyorum. “Bizler her şeyden önce Allah’a kulluk ile memuruz.” Tüm amellerimiz Allah için olursa asıl değerini bulacaktır.
Hz.Fâtıma (Radıyallahu anhâ)’nın çeyizi kendi yaşadığı dönem için de çok az eşyaya sahip bir çeyizdi. O peygamber kızıydı, ümmet fakirlik içindeyken o lüks yaşayamazdı.
Sayfa 47Kitabı okudu
Ne Mübarek Bir Çeyiz
9-Gönden dikilmiş bir adet su bardağı.
10-Bir adet elek.
11-Bir adet havlu.
12-Bir adet kilim.
13-Bir adet silgi bezi.
14-İki adet el değirmeni.
(El değirmenini kullanmaktan dolayı elleri nasır tutmuştur.)
15-Kadife bir elbise.
16-Ensar kadınlarından birisi tarafından Hz.Fatıma (Radıyallahu anhâ) ile Hz.Ali’ye hediye edilen, eski yemen işi, sanatlı, üzerleri gümüşle işlenmiş iki kat elbise.
Çeyiz Hazırlıkları
Bu kadar güzel bir gelin tarafı olamaz. En güzel ve en hayırlı gelin tarafı. Düğüne engel olmayan, huzursuzluk çıkarmayan, maddiyata dayalı bir amaç gütmeyen bir gelin tarafı.
Mehir:
Evlilik tekliflerindeki romantik tavırlar mehir meselesinde de eksik olmuyor.
“Benim nehrim umre olacak” diye bir ifade kullanılıyor. Niye hakkını bırakıyorsun kardeşim. Alsana hakkını! Mehrini de al, umreye de git. Hiç ev sahibi kiracısına kira yerine beni umreye götür der mi ? İşçi patronuna bana maaş verme, beni umreye götür der mi ? Alacaklı para mı verme, beni umreye götür der mi ? Parasını alır kendi gider. Hakkınızı bırakmayın. Bu sözü tüm samimiyetiyle söyleyen kardeşlerimizi tenzih ederiz. Biz bu şekilde davranmaya devam ettikçe mehir aslî gibi değer görmemiş olacak.
Sayfa 39Kitabı okudu