Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Efendimiz Hz. Muhammed salllalahu aleyhi ve sellem zamanında Araplar arasında fesahat ve belagat rağbette idi; Rabbimiz onu herkesten daha fasih kıldı, ona cevâmi'ü'l-kelîm verdi, özlü ve hikmetli söz söyleme kabiliyeti bahşetti, Kur'ân-ı Hakîm'i vahyetti; o Kur'ân ki her asırda herkes ona hayran, şairler ve edipler mislini söylemekten aciz, zamanla her kitap, her doktrin eskiyor, fakat o dipdiri ayakta...
Sayfa 21
Hayasızlık ve iffetsizlik denizinde yüzenlerin, temiz eş istemeye hakları var mıdır? Önce onlar temizlenmeli, önce onlar yaptıkları çirkin işlerden yüz çevirmeli ki Allah(cc) onlara temiz eşleri, helal süt emmiş eşleri nasip etsin.
Reklam
Vefa: Mümine yakışan en önemli vasıflarından biridir. Vefa, yapılan iyiliğin cinsine, oranına bakmadan, ona misli ile ya da daha fazlası ile karşılık vermektir. Vefa, bazen yapılan kötülüğe bile iyilikle mukabele de bulunmaktır. Vefa; unutmamak, unutturmamaktır. Vefa; sevmek, sevdiğinin sevdiklerini sevmek, sevmediklerinden yüz çevirmektir. Vefa, bir ömür sevdiğinin yolundan yürümektir.
Tahir olmayanın tahire, tahire olmayanın ise tahir istemeye hakkı yoktur. Çünkü Allah(cc) kötüyü kötüye, temizi ise temiz olana layık görecektir.
Hz. Ömer ise Onu: "İçi İlim Dolu Bir Dağarcık" Olarak Tanıtır
...Ağaca çıkınca Müslümanlar arasında gülüşmeler oldu. Efendimiz (sav): -Neden gülüyorsunuz, diye sordu. -Abdullah'ın bacaklarının inceliğine, dediler. Abdullah (ra), kısa boylu, ince ve sıska bacaklı, ufak tefek ve zayıf biriydi. Efendimiz(sav) önce: -Gülüşmeyin,diyerek onları uyardı.Ardından da: -Varlığım kudret elinde olan Allah'a yemin ederim ki Abdullah'ın bacakları, Mizan'da (Mahşer günü kurulacak terazide) Uhud dağından daha ağır gelir,⁹⁸ buyurdu.
Sayfa 155 - Timaş Yay. ,Abdullah b. Mesud(ra), 98:Hâkim, a.g.e., 3/317 ; İbnu Abdi'l-Berr, İstiab, 3/989Kitabı okuyor
Seven sevdiğine ait ne varsa onlarıda severdi. Seven sevdiğinin hatıralarına, akrabalarına, yakınlarına da sevgi duyardı. Unutmayalım ki Mecnun, Leyla'nın aşkına çöldeki tüm ceylanlara dost olmuştu. Ceylanların gözleri bana Leyla'yı hatırlatıyor diye gördüğü her Ceylana bile değer veriyordu.
Reklam
"Anam Babam Sana Feda Olsun Sa'd!Atmaya Devam Et!"
...O andan itibaren Sa'd (ra), Allah yolunda İLK kan döken Müslüman olarak bilindi ve tanındı.⁹² Efendimize(sav) öylesine bağlıydı ki Sa'd, tüm savaşlarında yanındaydı. En tehlikeli zamanlarda, Onu korumak için korkmadan vücudunu siper etmekten bile asla geri durmadı. Uhud Savaşı'nda da hem Efendimizi (sav) korumaya çalışıyor, hem de düşmana oklar atıyordu. O an Efendimizin(sav) hiçbir fâniye nasip olmayan; "Anam, babam sana feda olsun Sa'd! Atmaya devam et!"⁹³
Sayfa 152 - Timaş Yay. ,Sa'd b. Ebi Vakkas, 92:İbnu Hacer, a.g.e., 2/32 ,93:İbnu Sa'd, a.g.e., 2/139Kitabı okuyor
Sesi de, En Az Şahsiyeti Kadar Mübarek...
"Okuduğu ezan bir çekirdekti, bir tohumdu sanki. Peygamberliğin verimli mübarek toprağında dal budak veren kocaman bir ağaç oldu ve dünyayı halâ huzur dolu gölgesiyle gölgelemeye devam etmekte."
Sayfa 147 - Timaş Yay.Kitabı okuyor
...dayanamam!
Bilal(ra) , tüm işkence ve eziyetleri imanının gücüyle yenmiş, her şeye katlanmıştı. Ama bir tek şeye katlanamadı: Allah Resûlü'nün ayrılığına.. ..Canından çok sevdiği Peygamberi vefat edince, Onun hatıralarıyla dolu Medinesi'nde durmaya gücü kalmamış, oradan ayrılmak istiyordu. Halife Hz. Ebu Bekir, kalmasını isteyince de: -Ey Müminlerin Efendisi, dedi. Ben Resûlullah'sız Medine'yi istemem. Resûlullah'ın makamını O'ndan boşalmış halde görmeye dayanamam!
Sayfa 147 - Timaş Yay. ,Peygamber MüezziniKitabı okuyor
...Bilal'in (ra) umurunda bile değildi Ümeyye'nin deliye dönüşü ve ona karşı acımasız oluşu. İman, yüreğine müthiş bir cesaret vermişti. Küfre tek başına meydan okumaya çalışıyordu sanki. Öylesine kahramanlaşmıştı. Din düşmanlarının eziyet ve işkencelerini adeta gülerek karşılıyordu. Sabredip güldükçe belâ ve sıkıntıların küçülüp yok olacağını imanıyla biliyordu. Bazen gün boyu aç susuz bırakıyorlardı Bilal'i. Kimi zaman da boynuna ip takıp ücretle tuttukları serseri gençler tarafından Mekke sokaklarında dolaştırıyorlardı.
Sayfa 144 - Timaş Yay. , Peygamber MüezziniKitabı okuyor
Reklam
...Zavallı Bilal'in üzerine pençeleriyle saldıran bir canavar kesilmişti. Suçu neydi? "Rabbim Allah, Peygamberim Muhammed(sav)" demişti, demeye devam ediyordu...
Sayfa 144 - Timaş Yay. ,Kitabı okuyor
İman ve Takva
"O, insanları makam, mevki, mal, mülk ölçüsüne göre değerlendirmiyordu. Elinde tek ölçüsü vardı: İman ve takva... Hatta fakir Müslümanlara çok daha fazla ilgi gösteriyor, onlarla diz dize oturup saatlerce dertlerini dinliyor, sohbetiyle şereflendiriyordu."
Sayfa 144 - Timaş Yay.Kitabı okuyor
"Halbuki zenginlik de, makam ve mevki de insana bir sınama vesilesi olsun diye verilmişti. Bunları birilerine veren Allah(cc), yarın pekâla alabilirdi. Bugün fakir olanı yarın zengin, bugün makam ve mevkiden yoksun olanı yarın makam ve mevki sahibi yapıp yükseltebilirdi."
Sayfa 143 - Timaş Yay.Kitabı okuyor
Hürriyet Aşığı...
"Hürriyet aşığıydı. Esaret ve köleliğin düşmanıydı. Bunu bilen fakirler, yetimler, yoksullar, güçsüzler ve köleler çağrısına koşmuştu önce. Onu, kendileri için sımsıcak bir yuva, huzur dolu bir sığınak gibi görüyorlardı."
Sayfa 143 - Timaş Yay.Kitabı okuyor
Benden İyi Köle mi Olur?
Bir gün üç beş Müslümanla oturmuş yemek yiyordu. Halk arasında utanmazlığı ve ahkâksızlığıyla bilinen bir kadın yanından geçti o sıra. "Şuna bak hele! Oturmuş da köle gibi yemek yiyor." diyerek laf attı. Tavrını değiştirmeden, kızmadan ve hafiften gülümseyerek kadına baktı. -Evet, benden iyi köle mi olur? Ben de, Allah'ın kölesiyim, dedi.
Sayfa 142 - Timaş Yay. , Haysemi, Mecmaü'z-Zevaid, 9/21Kitabı okuyor
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.