Hz. Peygamber'in (s.a.v.)şöyle buyurduğu rivayet eilmiştir: " Allah'tan bir şey isteyeceğiniz zaman büyük şeylere gözünüzü dikin, O'ndan Firdevs cennetini isteyin. Çünkü Allah için hiç bir şey büyük değildir."
Süfilerden biri "Süfyan-ı Sevri'yi ölümünden sonar rüyada gördüm. Dedim ki 'Allah sana nasıl davrandı?'. 'Ayağımın birini sırat köprüsü üzerine, diğerini cennet üzerine koydum' dedi" diye anlatmıştır. Allah'ın selamı onu üzerine olsun. Fakih, zâhid, takvalı bir kimseydi. İlim öğrendi ve ilmiyle amel etti. Amel ederek ilme hakkını verdi, ihlaslı davranarak da amele hakkını verdi. Allah da ona doğrudan rızasını verdi. Peygamber (s.a.v.) de ona kendisine uyması sebebiyle rızasını verdi. Hz. Peygambere uymayan, bir eline dinini, diğer eline de ona indirilen kitabı almayan kimse yürüdüğü yolda Allah'a ulaşamaz. Kendisi helak olur, başkalarını da helak eder, kendisi sapar, başkalarını da saptırır. Kitap ve sünnet Allah'a götüren iki kılavuzdur. Kur'an Allah'a götüren kılavuz, Sünnet ise Peygambere götüren kılavuzdur.
Reklam
“Demir paslandığı gibi, kalpler de paslanır.” demesi üzerine Hz. Peygamber’e(s.a.v.) şöyle soruldu: -“Ey Allah’ın Rasûlü! O halde kalplerin cilâsı nedir?” Hz. Peygamber (s.a.v.): -“Kur’ân’ı okumak ve ölümü hatırlamak.” diye cevap verdi.
Allahümme ecirna minennar(Allah'ım beni cehennem ateşinden koru)
Nu'man b. Beşir (r.a.): "Hz. Peygamber (s.a.v.): "Cehennemliklerin gördüğü azabın en hafif olanı, ayak tabanındaki boşluğuna konan iki ateşin tesiriyle beyni, tencere ve güğüm gibi kaynayan bir kimsenin çektiği azaptır." diye buyururken işittim" demiştir. (Kitâbu'r-Rikak: 51, Tecrid no: 2127)
Sayfa 118Kitabı okudu
Hz. Peygamber (s.a.v) şöyle buyurmuştur:
“Güçlü mü’min zayıf mü’minden daha çok hayırlı ve Allah’a daha çok sevimlidir. Her hayırlı konuda sana faydası dokunacak olana karşı hırslı ol, Allah’tan yardım dile ve âciz olma. Başına bir şey gelirse, eğer şöyle yapsaydım şöyle olurdu, deme. Bilâkis şeytanın amelini işliyor olsan bile; bunu Allah takdir buyurmuş ve ne güzel eylemiştir de.”
Hz. Peygamber’in (s.a.s.) çok evliliği hakkında
Çok evlilik konusunda Hz. Peygamber’in (s.a.s.) özel bir durumu olduğu şüphesizdir. O’nun hayatının sonlarına doğru dokuz hanımını bir nikâh altında toplamış olması, bazıları tarafından dünyevî zevklere düşkünlükle (!) yorumlanmak istenmiştir. Oysa onun evliliklerine bakıldığında durumun böyle olmadığı görülür. >> Nitekim Hz.
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.