BY

BY
@iambeyzayy_
COĞRAFYACI, COĞRAFYA VE SOSYAL BİLGİLER ÖĞRETMENİ
NİĞDE ÖMER HALİSDEMİR ÜNİVERSİTESİ
ADANA
ADANA, 22 Şubat 1998
230 okur puanı
Ağustos 2019 tarihinde katıldı
Sahaf mendel
Hani insan kontrolü kaybettiğinde, zihinsel güçlerinin yetersizliğini ve eksikliğini fark ettiğinde hep sinirlenir ya, işte kendime öyle sinirleniyordum. Ancak, yine de umudumu kaybetmedim. Küçük bir şey yeterli olacaktı çünkü tuhaf bir hafızam vardır; iyi ve kötü yanlarıyla birlikte bir yandan dik başlı bir şekilde güvenilmez, diğer yandan da son derece güvenilirdir. Somut olaylardaki veya yüzlerdeki en önemli ayrıntıları derinliklerine çeker ve hiçbir istemli çaba onları bu derinliklerden çıkarmaya yetmez. Fakat bir kartpostal, bir zarfın üzerindeki adres, bir gazete parçası gibi en ufak bir işaret, oltasını atan ve başarılı bir şekilde canlı, mücadeleci ve isteksiz bir balığı oltasıyla yakalayan bir balıkçının istediği şeyle ilişki kurmasına yeterli olduğu gibi benim için de yeterlidir. İşte o zaman, bir kez gördüğüm bir insanın özelliklerini hatırlayabilirim; ağzının şeklini, ağzının sol üst tarafındaki eksik köpek dişini, kahkahasının çatlak tonunu, gülerken bıyıklarının titremesini ve kahkahanın yüzünü nasıl değiştirdiğini; hepsini hatırlayabilirim. Yalnızca bu fiziksel özellikler gözümün önünde canlanmakla kalmaz, aynı zamanda yıllar sonra o kişinin bana söylediği her sözcüğü ve cevaplarının mahiyetini de hatırlayabilirim. Ancak geçmişi canlı bir biçimde görüp hissetmem gerekirse, çağrışımları başlatmak için birtakım somut bağlantılara ihtiyaç duyarım. Hafızam soyut düzlemde tatmin edici bir şekilde çalışmaz çünkü.
Sayfa 10 - Dekalog Yayınları
Reklam
Sahaf mendel
Tek fark ettiğim uyuşuklukla karışık bir gerginlik, anlaşılması güç bir manevi huzursuzluk duygusuydu. Nasıl oldu bilmiyorum ama sonra birdenbire her şeyin farkına vardım. Yıllar önce bu kafeye gelmiş olmalıydım, gelişigüzel çağrışımlar duvarlarla, masalarla, sandalyelerle, bu yabancı, duman dolu odayla ilgili hatıralarımı canlandırdı.
Sayfa 9 - Dekalog Yayınları
Amok Koşucusu
"Gece yarısından sonra birkaç kez ön güverteyi ziyaret etsem de onu bir daha hiç görmedim. Tamamen ortadan kayboldu; yolcuların arasında, kolunda siyah yas kurdelesi olan ve ona söylendiğine göre karısı tropiklerde görülen bir hastalıktan ötürü yakın zamanda ölen bir Hollandalıyla karşılaşmasaydım, halüsinasyon gördüğümü sanacaktım. Kimseyle
Sayfa 116 - Dekalog Yayınları
Amok Koşucusu
" "Sırrı sadece bana ait, başka kimseye değil. Anlıyor musunuz? Diğer yolculardan neden uzak durduğumu, gülüşmelerini ve konuşmalarını duymaya, aptalca cilveleşmelerini izlemeye neden katlanamadığımı anlıyor musunuz? Çünkü aşağıda, çay balyalarının ve Brezilya fıstığı kutularının arasında onun cenazesi duruyor. Kapakları kapalı olduğu için ona yaklaşamıyorum fakat yolcular gezinti güvertesinde aşağı yukarı dolaşırken ya da salonda neşeyle dans ederken gece gündüz yakınımda olduğunu hissediyorum. Aptalca görünüyor, biliyorum. Denizin altında milyonlarca ceset var ve insanların karada ayak bastığı her noktanın altında da çürümüş ölüler. Yine de buna dayanamıyorum. Cenazesini evine götüren bu gemide, dans edip gülünmesine dayanamıyorum. Benden ne beklediğini biliyorum. Hala yapmam gereken bir şey var. Sırrı hâlâ güvende değil ve güvende olana kadar, ona verdiğim söz yerine getirilmiş olmayacak." "
Sayfa 113 - Dekalog Yayınları
Amok Koşucusu
" "Bana baktı, güçsüz olmasına rağmen samimiydi, minnettardı. Evet, yaptığım onca şeye rağmen sonunda bana minnettardı, gülümseyerek teşekkür etti. Kısa bir süre sonra tekrar konuşmaya çalıştı, ama gücü yetmedi. Sonra gözlerini kapatıp huzur içinde uzandı. Gün ışığı odaya dolmadan önce her şey bitmişti." "
Sayfa 96 - Dekalog Yayınları
Reklam
2.381 öğeden 2.359 ile 2.364 arasındakiler gösteriliyor.