O günden beri sen benim için bir yabancıdan, bir düşmandan başka bir şey değildin Kâmran!... Bir daha yüz yüze gelmeyeceğimizi, bu dünyanın gözleri ile birbirimize bakmayacağımızı, birbirimizin sesini işitmeyeceğimizi biliyordum. Böyle olduğu hâlde ben, senin nişanlın olmak hissini bir türlü gönlümden çıkaramamıştım. Ne söylersem, ne yapsam kendime... Sana ait bir şey gözüyle bakmaktan kurtulamıyordum.