Fusûs ile Varlık Tasavvuru
❈❈❈
Felsefe ve mistik sistemler hakkında bir ömür adayan Japon bilim adamı Prof. Dr. Toshihiko İzutsu, farklı medeniyetlere vakıf bir zattı. Okumaları ve çalışmaları kendi medeniyeti ile İslâm medeniyeti ve başka coğrafyalardaki medeniyetlere kadar uzanıyordu. Bunun en somut delili ise otuza yakın dile
İbn Arabi, Fütühat-ı Mekkiyye adlı eserinde, bir sadeleştirilmiş eser olarak "Besmele ve Fatiha'nın Sırları" kitabı ortaya çıkmıştır. Kitap; Besmele terimi üzerinde ve Fatiha süresi hakkinda derin manalı bir bakış açısıyla, kelimelerin yapısı, ilişkileri ve önemi konusunda bir işaret gösterir, farklı bir bakış açısı ortaya çıkartır. Ekrem Demirli tercümesiyle, hassas çalışmasıyla; Litera Yayınları'nın kitaplaştırmasıyla okuyucuya ulaşan bir mana/arayış rehberidir.
"Allah'ın Isimlerdeki Sır" adlı 32. sayfadaki başlık altında bulunan paragraflardan biri söyle başlar: " Rabbin gölgeyi nasıl uzattığını görmez misin?" Arş Allah'ın gölgesidir.
Anlam ile Tanımlanmak
✿ ✿ ✿
Anadolu coğrafyası, Yunan ile Pers Medeniyetlerinin buluştuğu, Grek ile Helenistik düşünce medeniyetlerini Bağdat’a taşıdıkları bir güzergâh ve yoğrulma yeridir. Malazgirt zaferiyle, bu doğu batı yoğrulması Hristiyan değerlerinden İslâm değerlerine geçti. Bu süreçten itibaren Anadolu’nun Yunan, Grek,
Tarih Ötesi Bir Diyalog: İbn Arabî ile Lao-Tzû ve Çuang-Tzû
❈❈❈
Medeniyetler arası felsefe ve mistik düşünce üzerinde uzmanlaşmış, Prof. Dr. Toşhihiko İzutsu, Kur'an-ı Kerimi Japoncaya ilk kez çeviren oydu. İslâm, Uzak Doğu ve Batı düşünce sistemleri hakkında çok verimli biriydi. Uluslararası konferanslarda farklı ülkelerde düzenli
İbni Arabi'nin Sembolünün Kavramsal Çerçevesi
* * *
Muhyiddîn İbn Arabî, düşünmek, yazmak ve tecrübe etmek eylemlerini yaşamı boyunca göstermiş, kendisine has bir kişilik oluşturarak, herkesin nazarını üstüne çekmiştir. İlmî genişliği, tasavvufî derinliği, fikrî keskinliği, hayal gücünün enginliği ve edebî dehası ile İbn Arabî, İslam tasavvuf
Bediüzzaman demiş ki "Bana Risale-i Nur ilham ile yazdırıldı". Bunu tasdik etmek zorunda değiliz. Muhyiddin İbn Arabi demiş ki: "Bu kitaplar bana yazdırıldı", bunu da tasdik etmek zorunda değiliz. Bizi bağlayan nedir? Edille-i Şer'iyye! Âlimlerimiz gereken ölçüyü koymuş. Rüyada şöyle olmuş, ilham gelmiş böyle olmuş, keşifte şöyle gelmiş... Biz bunların hak olduğunu inkâr etmiyoruz. Bunlar haktır, bunları kabul ediyoruz ama bunlar bizi "bağlamaz"; bunları tasdik etmek zorunda değiliz. Falanca veli zat falanca konuda bir şey söylediğinde bu sözü Kitab'a, Sünnet'e, İcma'ya uyuyorsa alırız, uymuyorsa "Kendisini bağlar, bizi bağlamaz" deriz. Ölçüyü bu şekilde koyarsak hiçbir problem kalmıyor.
YouTube kitap kanalımda bu kitabı önerdim: ytbe.one/b1teQgT1toE
Ali Şeriati'nin bir zamanlar dediği gibi bu sefer sizi ben rahatsız etmeye geldim.
Öncelikle günaydın, sistemin masalına kısa bir süreliğine ara vermek isterseniz, hoşgeldiniz.
Cemre Demirel (blogger adıyla Michael Sikkofield), ilgi alanları olan din, felsefe ve