Abdullah bin Mübarek çoğunlukla evinde oturur, insanlarla içli dışlı olmaktan kaçınırdı. Ona “İnsanlardan soyutlanarak kendini yalnız hissetmiyor musun ?” diye sorulunca o şöyle dedi: “Ben gün boyu Allah Resul’ünün sallallahu aleyhi ve sellem ve sahabesinin sözlerini içeren kitapları okurken nasıl yalnızlık hissedebilirim ki ?”
Sayfa 82
Nasihati Kabul Eden Kaldı mı?...
Bir adam Îbnu’l-Mübârek’e; “Nasihat eden kaldı mı?” diye sorunca, İbnu’l-Mübârek : “Nasihati kabul eden kaldı mı?” karşılığını verdi.
Sayfa 314 - 6.Cilt / Ocak Yayıncılık
Reklam
Kur'an'ın en büyük fazileti, onun yüce Allah'ın kelamı olmasıdır. Birçok âyette yüce Allah Kur'an'ı övmektedir: "Bu (Kur'an), ümmü'l-kurâ (Mekke) ve çevresindekileri uyarman için sana indirdiğimiz ve kendinden öncekileri doğrulayıcı mübarek bir kitaptır." En'am, 6/92), "Şüphesiz ki bu Kur'an en doğru yola iletir." (İsrâ, 17/9), "Ona önünden de ardından da bâtıl gelemez." (Fussilet, 41/42)
Sayfa 289Kitabı okudu
Kitabı indirmekle bize ihsanda bulunan, her çeşit hükmü ve edebi gösteren, icâzı sayesinde onun Rablerin Rabbinin kelamı olduğunu bildiren Allah'a hamd olsun. Kur'an'ın acayiplikleri bitmez, tümü hayret uyandırır. O, Allah'ın en sağlam ipi ve sebeplerin en kuvvetlisidir. Onun ehli Allah'ın ehlidir, bu ne şerefli intisap! Azıyla çoğuyla bütün hataları ve doğruları gösterdi. Susuz kalmışların suya duydukları iştiyak gibi alimlerin kalpleri ona iştiyak duyar. Onu okudukları zaman onlarla konuşur ve bir de bakarlar huzurdaki gaip olmuş: "Sen dağları gördüğünde onları yerinde duruyor sanırsın. Oysa onlar bulutların yürümesi gibi yürümektedir." (Neml, 27/88) Ondan bilgi edindiklerinde yaş dalların hareket edip coşmaları gibi harekete geçip coşarlar: "Sana bu mübarek kitabı, ayetlerini düşünsünler ve aklı olanlar öğüt alsınlar diye indirdik." (Sad, 38/29) Onu okumakla bizi ud ve rebabdan uzak kılan Allah'a hamd ederim. Onun sayesinde, mashûbun (refakat edilenin) ashabdan (refakat edenlerden) üstün oluşu gibi diğer peygamberlere üstün olan elçisine, haşir ve dönüş gününe kadar ona tabi olan herkese salât ederim.
Sayfa 287Kitabı okudu
Bizim naklettiğimiz bir rivayete göre İbnü'l-Mübarek'e bir keresinde insanların kim olduğu sorulunca alimler" demiştir. Onun bu sözüyle cahilleri insanlardan ayırmasının sebebi, insanı diğer canlılardan ayırt eden ilim öğrenme özelliğidir. Çünkü insanı kuvvetiyle diğer canlılara üstün k lınmamıştır, deve insandan daha kuvvetlidir. Cesaretiyle de diğer canlılara üstün kılınmamıştır; aslan ondan daha cesurdur. Çok fazla yemesiyle de üstün kılınmamıştır, devenin kanı onun karmından çok daha geniştir. Çok fazla cinsel ilişkiye girmesiyle de üstün kılınmamıştır çünkü serçe bu hususta ondan çok daha kuvvetlidir. İnsanın diğer canlılara üstün kılındığı özellik ilim öğrenme yeteneğidir. İşte bu sebepten dolayı yüce Allah bü tün melekleri Adem'e secde ettirmiştir.
Bu çok ince bir güzellikmiş..
Yezid b. Ebi Habib şöyle demiştir: “Konuşmasının dinlemesinden kendisine daha sevimli gelmesi âlimin fitnesindendir. Eğer âlim, kendisinin yerine konuşup kendisine ihtiyaç bırakmayan birini görürse, onu dinlemekte kendisine selâmet vardır.” İbnü’l Mübarek, ez-Zühd, 48.
Epub/ Gelenek YayıncılıkKitabı okuyor
Reklam
Ömer b. Abdülaziz (rahmetullâhi aleyh) şöyle der: «Kendini beğenme korkusu beni çok konuşmaktan men etmektedir.» İbnü’l Mübarek, ez-Zühd, 137.
Epub/ Gelenek YayıncılıkKitabı okuyor
İbnul Mübarek'in ashabından Abdullah b. Ömer es-Serahsi Alemul Huzn şöyle demiştir: "Bidat ehli bir kimsenin yanında bir yemek yedim. Sonra İbnu'l Mübarek geldi ve 'Seninle otuz gün konuşmayacağım dedi:. İbn Hibban'ın "es-Sikâtında (13824), "el-Lâlekâî"de (274) ve "el-Hilye"de (8/168) rivayet edilmiştir.
Sayfa 115Kitabı okudu
İbnul Mubarek şöyle demiştir: "Allah'ın birtakım melekleri vardır ki onlar zikir halkalarını ararlar. Şu hâlde sen kiminle oturduğuna bak. Oturduğun yer bidat ehlinin yanı olmasın.
Sayfa 114Kitabı okudu
İbnü’l-Mübarek (r.a.) der ki: “Musibet birdir. Karşılığında sabretmeyince iki olur. Biri büyük, diğeri küçük musibettir. Büyük musibet, sabredenlere verilecek sevabın elden gitmesidir. Sabredilmeyen musibet de küçük musibettir.”
Sayfa 253Kitabı okudu
Reklam
İbn Mubarek'e, “Kalbin ilacı nedir?" diye sorulduğunda, şöyle cevap verir: "İnsanlarla az görüşmektir."
Resim