Siyah Hüzun içelim ..
Yiyelim, içelim, güne gidelim, dedikodu yapalım, kahveye gidelim, okey oynayalım, maç veya dizi izleyelim, üreyelim, uyuyalım... Bazı insanların hayattan beklentileri sadece bunlar oluyor. Çevremizdeki insanlar aslında kendimiz hakkında bize önemli ipuçları veriyor. Çünkü etrafında senin gibi insanlar var. Acı ama gerçek olan bu... Ya da bizim müsaade ettiğimiz davranışlar var. Çünkü insanların size verdikleri ve kattıkları, sizin müsaade ettiklerinizdir.
Reklam
Ya bir gül koparın bahçenizden Koklayalım Ya bir yudum su doldurun taslarımıza İçelim Ya da bir dilim ekmek verin Şükredelim yaşadığımıza Karanlıklar içindeyiz Çamurlar içindeyiz Tutun kaldırın bizi O yalancı sevginiz sizin olsun Biz yaşamak için geldik yeryüzüne Alın başınıza çalın merhametinizi
Boş dualardan vazgeç Gözyaşı çağıran şeyleri fırlat at Bir kadeh içelim, sadece sevdiğin şeyleri getir aklına Boşa titizlenmeyi bırak bir yana Huzursuzluk ve korkuyla insanı titretenler Kendiliklerinden doğurdukları suç karşısında titrerler Ölümlülerin makamına hazırlanır Kendi başlarına durmadan dert açarlar.
"Bir şeyler yedin mi?" diye sordu Kumru. "Hayır, sen yemişsindir umarım." "Seni bekledim.'' dedi Kumru, "Ne istersin, ne yiyelim?" Uraz başını kaldırıp caddeye söylece bir bakıverdi ve düşüncesizce konuştu. "Kumru." dedi. Kumru başını çevirip şaşkınlıkla Uraz'a baktı. "Efendim?" dedi. "Kumru," diye tekrar etti Uraz dalgınlıkla yürümeye devam ederken, "Kumru yiyebilirim ben." Tam o an kurduğu cümlenin içindeki kelime oyunu kafasına dank etti ve kendisini tutamayıp gülerek Kumru'ya döndü. Kumru da kendisini tutamadı ve gülmemek için dudaklarını birbirine bastırmak zorunda kaldı. "Özür dilerim!" dedi Uraz gülerek, "Yemin ederim ismini düşünerek söylemedim! Şuradaki kafenin önündeki tabelayı okudum. "Ayvalık Tostu ve Kumru" yazısını görünce canım kumru çekti. Öyle söyleyiverdim.'' "Peki!" dedi Kumru, "O zaman ben Ayvalık tostu yerim, sen de kumru mu yiyeceksin?" "Sana ayıp olmayacaksa evet." dedi Uraz. Gülüşerek yolun karşısına geçtiler. "Bir de çay içelim,'' diyordu Kumru kafeye doğru yürürken, "Canım o kadar çay çekti ki!"
Reklam
Türk kahvesi içelim☕️
Gel hadi, içelim de analım güzel anıları Unutalım bir şüre daha ihtiyatı, tasaları
İyi madem. İntihar etmeyeceksek içelim bari.
Kim anlayabilir? Gizemini dünyanın? Görünenin ardını kim görebilir? İşte geldik, giriyoruz. Ömrümüz ardımız toprak! İçelim haydi, sözü uzatmadan!
Reklam
keşke adım kahve olsaydı her seslendiklerinde olur içelim derdim..
SİMYACININ ERİTME POTASI
Şimdi hayatın şerefine bir bardak su içelim. Sevgili kutsal özüm ben senin dışındayım, sen benim içimdesin. Ben senin dış kabuğunum. Sen bana yaşam verensin. Sık sık kendimi iplerin kimin elinde olduğunu ve bundan sonra hangi rolü oynayacağını merak eden anlamsız bir kukla gibi hissettim. Sevgili Özüm, Sevgili Ruhum, ben bu oyundan yoruldum. Kaderimi kontrol edememekten bıktım. Kutsal Özüm, beni canlı, farkında ve güçlü kılmanı istiyorum. Senden bana hayatımın sorumluluğunu vermeni istiyorum. Ben ölümsüz benliğim olmak istiyorum. Sevgili Özüm, benim kabuğumu eritip dağıt ebediyen seninle birleştir. Öyle olsun.
O ZAMAN KAHVE İÇELİM
Kahveden belli belirsiz yükselen buhar bir kaç saniyelik dalgınlığımı yıllarını içine alıyor. Geçmişle bir tür hesaplaşma sanki.
Sayfa 13 - PDFKitabı okudu
1,500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.