Birinin yanlızlığı binlercesinin zaferidir. Demisti babam bir keresinde . Demek ne çok yenilmisim ben demek farkına bile varmadan gün gelip de kayıplar karşısında kolunu bile kıpırdatamayacak hale gelene kadar ne çok yeniliyordu insan. Bu kadar çok yenilen varsa , onlardan çok daha az kazanan var demektir. Bu kadar az kazananın bu kadar fazla kaybedeni mağlup edebildiği bir dünyada tabi ki bir şeyler kirlenecekti ve bu kirlilik kanıksanmıştı. Bu kadar kirlenmişken inanmak hala mümkün müydü ? İçimdeki duygular, bir insana duyduğum aşk ya da şu an yaşadığım bu acı , bu incinmişlik duygusu , yaşadığımız bu hayatın neresindeydi ? İçimdekiler bağımsız mıydı dışımdakilerden. Caner Yaman Unutamadım
Ertelemeyin Artık Şu İçinizdekileri Ukte Olarak İçinizde Sonsuza Kadar Yaşatmayın,Unutmayın Dün İle Bugün Arasında Ve Bugünle Dün Arasında Dağlar Kadar Fark Var Sen Dünden Daha Yaşlısın , Yarın Bugünden Daha Yaşlı Olacaksın Dünün Telafisi Yok , Yarında Bugünün Telafisi Olmayacak.Ne Demiş ARET VARTANYAN “Bugünüm de, geleceğim de yarınki geçmişim olacağına göre, bugün o gündür.
Reklam
Küçük Pembe Şırınga
Mutluluğun peşindeyiz değil mi hepimiz? Gerçekte ne olduğunu bilmediğimiz. Bir şeyler olsun istiyoruz hemen Hemen olsun ki sevinelim Ve gülelim bir ömür boyu Sonra da ölelim Tüm diğer mutlu insanlar gibi Haftada bir şırınga yeter herhalde O sevimli pembe karışım Başka renk olmaz zaten Kedi tüyü, bebek nefesi, martı sesi Ne ararsak var
De ki: İçinizdekileri gizleseniz de açığa vursanız da Allah onu bilir. Göklerde ve yerde olanları da bilir. Allah her şeye Kâdir'dir. (Âli İmran - 29)
Biriyle yakınlaştığımızda anlaşıldığımız hissine kapılırız. İçimizdekilerin aynı anda yerine oturduğunu ve yerinden oynadığını duyumsarız. pm
Bir kalem ve birkaç sayfa arkadaş gibidir; onları bir arada görünce içini dökme isteği gelir insana. Hani bazen en yakınınıza, en sevdiğinize dahi derdinizi anlatamazsınız ve bunun verdiği sıkıntıyla kendinizi çıkmazda hissedersiniz ya. Hah, işte o zaman yetişir imdada kalem ve kağıt ikilisi. Ne zaman görsem beni mutlu etmiştir bu muhteşem ikili. Sırdaş gibi sırdaş, dost gibi dosttur çünkü. İçinizdekileri onlara emanet ettiniz mi gözünüz arkada kalmaz; istediğiniz zaman onlara ulaşırsınız, sizi asla terk etmezler - siz istemediğiniz sürece -, gün gelip sırtınızdan vurmak için de davranmazlar üstelik, gerçek hayattaki dost bildiklerimizin aksine. Hem, Yaradan’ın yazı diye bir şeyi yaratması ve insanlarda yazma yeteneğini var etmesi de tesadüf değildir değil mi? Beşerin beşere yaptıklarını bildiğimizi ve yapacaklarını tahayyül ettiğimizi düşünürsek, insanın ruhunu arındırması için, hayatta umutsuzluğa düşmemesi için en güzel uğraşlardan biridir yazmak. Satırlarla dost olabilmek ve öyle kalabilmek ümidiyle...
Reklam
296 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.