Beraber ağlayabilirsiniz birileriyle. Herhangi biriyle. Arkadaş olur, tanıdık olur hatta yan masadaki adamın teki olur. Yeterince içli anlatırsanız içinizdekileri kolay kolay kayıtsız kalamaz kimse size. Peki ne anlatacağınızı bilmiyorsanız? Ve şişmişseniz iyice. Kimselerle konuşmak istemiyorsanız fakat bir taraftan da kusmak istiyorsanız içinizde ne kadar cerahat varsa. Ne yaparsınız o zaman? Kimse durup duruken delirmez abi! Kimse durup dururken yıldızlarla konuşmaz! Kimse durup dururken sabahlamaz! Saygı duyun demiyorum, saygı duysanız ne olacak duymasanız ne olacak. Ama en azından susun, çünkü ağızdan çıkan her söz paslı bıçak gibi kanırta kanırta batıyor bazen.. İlkokula başladığım gün annem elimi tutmayı bıraktı. O zamandan beridir ne zaman kendimi çaresiz hissetsem sağ elim sol elimi yakalıyor manasız bir refleksle. Sol elim sağ elimi değil ama. Sağ elim sol elimi. Keşke biraz daha geç büyüseydim.. Bugün bir şey söyledim birine bir yerlerde. Gerekli miydi bilmiyorum ama söyledim. Dedim ki insan doğar, büyür ve durur. Sonra ara sıra aklına geldikçe durduğu yerin altını çizer. Sonra da birileri gelir ve tam da o yerin üstünü çizer. Çizik çizik olup kalırız. İçten ve dıştan çiziliriz mütemadiyen. Ortalama insan hayat diyor buna. Sonra işine bakıp makul bir saatte uyuyor.
ÖZGÜR BİR TUTUKLU
İyi akşamlar tekrar, #36889321 hikaye yazma etkinliği kapsamında, ismini vermek istemeyen başka bir okurun hikayesini paylaşıyorum şimdi de. Umarım buna da cesaret verici yorumlar gelir. ÖZGÜR BİR TUTUKLU Zihnime baskı yapan düşünceler haddini fazlasıyla aşıyor. Ne hakkı var onların, bu denli sorgulamalar
Reklam
Birinin yanlızlığı binlercesinin zaferidir. Demisti babam bir keresinde . Demek ne çok yenilmisim ben demek farkına bile varmadan gün gelip de kayıplar karşısında kolunu bile kıpırdatamayacak hale gelene kadar ne çok yeniliyordu insan. Bu kadar çok yenilen varsa , onlardan çok daha az kazanan var demektir. Bu kadar az kazananın bu kadar fazla kaybedeni mağlup edebildiği bir dünyada tabi ki bir şeyler kirlenecekti ve bu kirlilik kanıksanmıştı. Bu kadar kirlenmişken inanmak hala mümkün müydü ? İçimdeki duygular, bir insana duyduğum aşk ya da şu an yaşadığım bu acı , bu incinmişlik duygusu , yaşadığımız bu hayatın neresindeydi ? İçimdekiler bağımsız mıydı dışımdakilerden. Caner Yaman Unutamadım
Ertelemeyin Artık Şu İçinizdekileri Ukte Olarak İçinizde Sonsuza Kadar Yaşatmayın,Unutmayın Dün İle Bugün Arasında Ve Bugünle Dün Arasında Dağlar Kadar Fark Var Sen Dünden Daha Yaşlısın , Yarın Bugünden Daha Yaşlı Olacaksın Dünün Telafisi Yok , Yarında Bugünün Telafisi Olmayacak.Ne Demiş ARET VARTANYAN “Bugünüm de, geleceğim de yarınki geçmişim olacağına göre, bugün o gündür.
375 syf.
·
Not rated
Kader kader de yanar ..
Emir'le Hasan'ın yürek yıkan hikayesi. Aynı evde yaşayan aynı süt anneyi paylaşan ama farklı hayatları yaşayan iki çocuk. Emir zengin ve bilinen bir ailenin şanslı çocuğu Hasan ise tam tersine hizmetkarın oğlu ve istenmeyen etnik azınlığa Hazarala mensuptur. Hasan her zaman Emir'e sadık bir dost olmuş , Emir ise bu konuda sınanırken, yıllarca vicdan yükünün altında ezilmiştir. Sovyet birliğinin Afganistan'ı işgal ettiği zamanları tüm acı gerçekleriyle hiç acımadan gözünüzde canlandıran , ihaneti, sadakati, dostluğu harmanlayan eşsiz bir anlatım. Bende kalan bir Sohrab bıraktı bu kitap .. Bu kitap hakkında içinizdekileri dökmeye çalışmak için yerine hangi kelimeyi koyarsanız koyun eksik kalacaktır. 1000kitapta " Uçurtma Avcısını " okuyacağımı etiketlediğimde bana mesajıyla kitabı göndereceğini söyleyen ve en kısa zamanda " olağanüstü bir dostluk kitabı. Bu kitap dostluğumuzun nişanesi olsun. " notuyla kitabı bana ulaştıran okumama vesile olan @lafınuzunu " kitap kalpli insana " teşekkür ederim. Keyifli okumalar ...
Uçurtma Avcısı
Uçurtma AvcısıKhaled Hosseini · Everest Yayınları · 2021166.1k okunma
250 syf.
·
Not rated
Markette gezinirken rastgele elime aldığım bir dergidir. Fakat bu kadar samimi yazıların olacağını hiç tahmin etmemiştim. Evet, daha çok bilim, teknoloji üzerine konuşulan bir dergi fakat, farklı konularda yazılmış olan denemeler, makaleler de oldukça ilgi çekici. Özellikle ODTÜ’nün emekli öğretim üyesi olan Prof. Dr. Metin Balcı hocamızın günümüz eğitimi, günümüz üniversiteleri ve günümüz üniversitelerinin başarıları(!) üzerine yazmış olduğu yazı oldukça muazzam. Tam nokta atışları yapan kıymetli hocamıza, içimizdekileri yansıttığı için teşekkür ederim. Keyifle okuyacağınız bir dergi olur umarım, iyi okumalar..
Herkese Bilim Teknoloji - Sayı 145 (Ocak 2019)
Herkese Bilim Teknoloji - Sayı 145 (Ocak 2019)Herkese Bilim Teknoloji · HBT Yayıncılık · 20196 okunma
Reklam
943 öğeden 61 ile 70 arasındakiler gösteriliyor.