sürekli uykuya yumulmalar hayatın içinden bu yansımalar
Sonsuz bir karanlığın içinden doğdum. Işığı gördüm, korktum. Ağladım. Zamanla ışıkta yaşamayı öğrendim. Karanlığı gördüm, korktum. Gün geldi sonsuz karanlığa uğurladım sevdiklerimi... Ağladım. Yaşamayı öğrendim. Doğumun, hayatın bitmeye başladığı an olduğunu; aradaki bölümün, ölümden çalınan zamanlar olduğunu öğrendim. Zamanı öğrendim. Yarıştım onunla... Zamanla yarışılmayacağını, zamanla barışılacağını, zamanla öğrendim...
Mevlana Celaleddin-i Rumi
Mevlana Celaleddin-i Rumi
Reklam
Bazen bazı şeyleri anlamlandırmaya çalışırken -acı, aşk, kırgınlık gibi-  bir suçlu bulmak bize daha iyi gelir. Diğer türlü içimizde duygusal anlamda ezilirken bir de bunların neden olduğu üzerine düşünüp durmak bizi daha çok yormaya ve çaresiz bırakmaya başlar. Bu nedenle ilk etapta başkalarını bu içsel yıkımdan sorumlu tutmak bizi belirsizlikten kurtarıyor gibi gözükür. Oysaki bu savunma mekanizması ilk başta ne kadar işlevsel gözükse de kendimizi ve olayları değerlendirirken gerçeklikten uzaklaştırabilir. Bu duruma anlaşılır bir yerden bakıyorum. İnsanız ve her daim doğru olanı seçmeyebiliriz. Fakat Nazan Bekiroğlu'nun dediği gibi "Bazen en büyük hakikatlerin bilgisinin en büyük günahlarla yan yana durduğunu unutma Setterhan. Aşkın nizamı parçalanınca her şey göze abes görünmeye başlar. İnsan içinden yenilenmeyince dışından eskir…”
Asıl önemli değişimler insanın içinden gelir. 🎬 Görünmez Bir Kızın İtirafları
sessiz sedasız. unutuşun en güzel biçimi bu.
Bazı şeyleri sessiz sedasız unutursun. Bir nedene, bir meşgaleye sarılmadan, unutma derdine düşmeden onun kendiliğinden içinden uçup gittiğini görürsün, göğüs kafesinde ferahlatıcı bir boşluk hissedersin. Unutuşun en güzel biçimi bu.
Herkesin, her şeyin yanlış anlaşıldığı, içinden geldiği gibi davranmadığın, sürekli bir sonraki hamleni hesaplamak zorunda kaldığın, eksikliğini hissettiğin halde sustuğun bir dünyada yaşamak çok zor.
Reklam
"Bir Kürt inanışına göre gökyüzünde kayan her yıldız dünyada ölen bir insanı temsil etmektedir. Ve böylece yıldızlarla beraber insanlar da hayatın içinden kayıp gitmektedirler. Gökyüzünü vaad edenler birer yıldız gibi kayıp gittiler gönlümüzden ve biz onları öldü kabul ettik. Gönülden de düşenler olur. Gökyüzünden de her iki durum da aynı yere varır 'Düşen Öldü' kabul edilir."
“Kalabalığın içinden başın dik geçip boş bir eve belin bükülerek girersin”
Renkler çekildi işte simsiyah bir saraya Birbirine müsavi artık her şey: Gecedir. Geldi minarelerle kuyular bir hizaya; Ya her şey dev gibidir, yahut her şey cücedir,. Bir sular hücumudur ansızın hafızaya Bu, başlayan, belki de biten bir işkencedir. Kafalar ayna gibi şimdi bir muammaya Bu, içinden çıkılmaz bir müthiş bilmecedir. Korku bir kokudur ki karışmış bu havaya, Ve sükut bir çığ gibi büyüyen düşüncedir. Şimdi her kımıldanış usulca, sessizcedir. Bir torba tutmuş gibi boşlukta bir el güya Gülen, ağlayan başlar düştü aynı torbaya, Gece bir sebep değil belki bir neticedir. Cahit Sıtkı Tarancı
Bir hikayenin içinden birden çıkıvermenin şoku
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.