NEREDEN BİLECEKSİNİZ!
(Şubat Ayı Öykü Etkinliği) Taş çatlasın otuz beş yaşındayımdır. Camekandan öyle gözüküyor. Erken yıpranmış bir genç veya kendine iyi bakmış bir orta yaşlı olma ihtimalim de var. Yakışıklı değilim. İnsanın kendisine çirkin demesi öyle kolay değil de işte karanlığım biraz çirkinim. Bir şiirdendi sanki bu. Şiir falan hatırlıyorum.
bu vakte, içli geçmiş zaman derler.
Reklam
Bir dönem böyle de hissetmişsem demek ki...
“Bana sorarsan kütüphanene dön. Yani kitap ol. Aydınlan ve aydınlat.” [Cemil Meriç] Şu sıralar gündemi takip etmek, Cehennemle irtibat halinde olmak gibi... Ölüm var, Şiddet var, İsyan var... Kaos var. Kendi sınırlarımızı aşmışlığın verdiği hadsizlikle ilerliyor, ilerledikçe de bu kan kırmızı pistte açık ara farkla göğsümüzü kana
Günaymazken Şiirler Ayar En Onulmaz Anımızda
Sezai Karakoç Köşe 1. Saçlarını kimler için bölük bölük yapmışsın Saçlarını ruhumun evliyalarınca örülen
Vicdan muhasebecisi
Şimdi yazmak,bir vicdan meselesi oldu. Şimdi susmak,bir ölüm kalım meselesi oldu. Upuzun bir direğe asılı bedenim,bir bayrağın salınışı gibi… Bayrak kadar tutsak,içli ve kibirli. Yüzümün işdüşümleri yağıyor avuç içlerime. Düştükleri an,şekilleri kayboluyor. Penceremin kenarları,yüzlerimle ıslanıyor. Şimdi yazmak,bir vicdan meselesi
Saçlarını kimler için bölük bölük yapmışsın  Saçlarını ruhumun evliyalarınca örülen  Tarif edilmez güllerin yankısı gözlerin  Gözlerin kac kişinin gözlerinde gezinir  Sen kaç köşeli yıldızsın  Fabrika dumanlarında resmin  Kirli ve temiz haritaları doldurmuşsun  Hatırasız ve geleceksiz bir iç deniz gibi  Aşka veda etmiş topraklarda
Reklam
57 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.