Hani derler ya, nasıl düşünürsen o sonucu cagirirsin. Bazen inandığım bazen inanmadığım bir hipotez bu. Galiba hep " olur mu canım, bende ne bulacak!" dediğimden mutlu sonlara kucak açamadım hiç. Bu da tam anlamıyla öyleydi.
Şimdi ben elimde ne kadar ben kaldığımı sorgulayıp kalanı da yine bir hiç uğruna tüketmek amacıyla yeni şehrin başkaları tarafından eskitilmiş ikinci el kuytularını keşfe çıkıyorum.
Sayfa 21 - Mustafa Silici kaleminden...Kitabı okudu
"...Şimdi ben elimde ne kadar ben kaldığımı sorgulayıp kalanı da yine bir hiç uğruna tüketmek amacıyla yeni şehrin başkaları tarafından eskitilmiş ikinci el kutularını keşfe çıkıyorum...anlatamadıklarım size emanet."
KafkaOkur bence oldukça başarılı sayılar yayınlıyor her seferinde.
Gerek yazarların bilinmeyen yönleri gerek kitapları özenle hazırlanmış yazılarla sunuluyor.
Özellikle hikayeler benim çol hoşuma gidiyor.
Özellikle bu sayıda "İçselleştiremediklerim" isimli Mustafa Silici'nin köşesindeki hikaye beni çocukluğuma kadar götürdü. Aşırı beğendim.
Sonra "Tarçın" isimli hikaye kış gününde içi ısıtacak bir bitki çayı güzelliğindeydi, hele bir de o çaylar güzel notları da beraberinde getirince...
"Müstesna Bir Delinin Ardından" isimli hikayeyi ise abartmıyorum gözüm yaşlı yaşlı okudum. Nasıl hissettirmiş Kaan Murat bu hikayeyi, bu kadar da olmaz dedim...