Olduğun gibi kabul edilmek büyük rahatlık, varoluşu anlamlandıran ve geliştiren bir tutum. Ne yazık ki bu çoğunlukla gerçekleşmiyor. Hele de yaşınız küçükse, ergenseniz, en başta aileniz sizi bir kalıba solmak istiyor. Bu hikaye aileleri, çevreleri tarafından olduğu gibi kabul edilmeyen iki kadın, ebeveyni tarafından yatırıldığı rehabilitasyon merkezinden kaçan ergen Sally ve tek başına bir çiftçiliği idare eden, evini ona açan ortayaşlı Liss hakkında.Liss yasadiğı köyde sevilmeyen, onaylanmayan, dışlanan biri.
Sally, buna zorlanmadan, kendi tercihiyle Liss'in çiftlikteki işlerine yardım etmeye başlar, Liss'in onu olduğu gibi kabul etmesi, yargılamaması, doğayı tanıyıp, onunla yalın ama gerçek bir ilişki kurması genç kızı yavaş yavaş iyileştirir. Liss ise sırlarla doludur. Romanın sonunda açılan bu sırlar nedeniyle metin sürükleyici.
Okurken sık sık " Doğadaki Son Çocuk" kitabını hatırladım. Kitapta dezavantajlı, suça karışmış ya da travma gecirmiş çocukların doğada rehabilite edilmeleri, bu konudaki başarılı örnekler anlatılıyordu.
Iyi bir hikaye, ergenlerle çalışanlara, ergen çocuğu olanlara, kadın dayanışmasına dair okumak isteyenlere özellille öneririm.