Erkek, kadından nefret etse de peşinden koşan, yakaladığı yerde de yumruklayan bir doğa kazasıdır. Kendisinin de iddia ettiği gibi, sahip olduğu her şey s*k*nden küçüktür. Aklı, kalbi, insanlığı, her şeyi...
Sayfa 137Kitabı okudu
342 syf.
9/10 puan verdi
Okumanız dileğiyle
Bismillah deyip başlayalım... Evet, iman, kalben edilir, kalpte olur, kalpte yaşar fakat imanın kalpte kalması için de akla ve aklın beslenmesini sağlayan besinlere ihtiyaç var. Bu eserimizde de aklın besinlerinin bulunduğunu söylemek isterim. İşte okumaktan memnun kaldığım en önemli nokta. Kitabın konusunu genel itibari ile Allah'ın varlığına
Bir Şüphen mi Var?
Bir Şüphen mi Var?Abdulhakim Ak  · Girdap Kitap Yayınları · 2020226 okunma
Reklam
Selamlar,   Internet'in daha sık kullanılır olmasıyla bilgi akışının hızlanması hepimizin şahit olduğu bir hakikat. Bununla birlikte, kirli bilginin de daha hızlı bir şekilde akarak pek çok zihinde yanlışların filizlenmesine yol açtığını da aynı emniyet hissiyle biliyoruz. Bu ikinci durumun bir yansımasını da Üstad'la alakalı
🌱Selam💕 (Tekrar anlatılanlar, post 4) ✔️Peki siz okur rotanızı nasıl, neye göre çizersiniz? Ben de dahil hiçbir öneren, asıl belirleyicinin siz olduğu gerçeğini değiştirmez. Tercihlerinizi yaparken esas olan, kendi hayatınızı, bakış açınızı, varsa önceki okuma alışkanlıklarınızı da hesaba katın. Bunun bir yarış değil, en keyifli eylemlerden
152 syf.
10/10 puan verdi
Kanunu ihlal ederseniz hapse girersiniz yerçekimi kanunu ihlal ettiniz!!
Böyle bir kitabı okuduktan sonra düşüncelerim, yorumlarım ve buraya yaptığım incelemelerimde kullandığım kelimeler bir film şeridi gibi âdeta hızlandırılmış özet şeklinde geçti ve ve yakalayabildiğim hatalarımı bir daha en azından bilinçli yapmama farkındalığı ile hayatımın geri kalanına devam edeceğimi buradan kelimelerimle duyurmayı bir borç
Safsata Kılavuzu
Safsata KılavuzuAlev Alatlı · Boyut Yayınevi · 200176 okunma
Arkadaşlar bu doğru mu?
Cemal Süreya ve Sezai Karakoç üniversitede sınıf arkadaşıdır ve sınıflarında 'Muazzez Akkaya' isminde bir de kız varmış. İkisi de bu kızı gizliden gizliye severlermiş. Sınıfta gün boyu aynı kıza duydukları ilgiyi birbirlerine anlatırlarmış. Hatta Muazzez'e yazdıkları şiirleri birbirlerine okurlarmış. Sonra bu aşk, zamanla kızışmış ve birbirlerine 'ben elde ederim, sen edersin' derken 'kim elde edecek?' diye iddiaya tutuşmuşlar. Kaybeden büyük bir bedel ödeyecek demişler. Ve bu bedel ömrü boyunca üzerinde kalacak. Bedene fiziksel bir zarar olmayacak diye de karar kılmışlar. Ve sonunda adını değiştirmeye gelmiş olay. Cemal Sürey(y)a kazanırsa ;Sezai Karakoç'un soyadı 'Karkoç' olacak. Sezai Karakoç Kazanırsa ; CemaL Süreyya'nın soyadı 'Süreya' olacak. Tahmin ettiğiniz gibi kızı Sezai Karakoç elde eder ve onunla çıkmaya başlar. Cemal Süreyya da gidip tek 'Y' harfini attırır soyadından... İşte Süreyya'dan Süreya'ya geçiş dönemi böyle olmuştur. Peki sonrasında ne oldu? Muazzez Akkaya Sezai Karakoç'un kendisi ile bir iddia sonucu çıktığını öğrenir. Biraz da sorunları olan Muazzez bunu kaldıramaz ve okulu bırakıp ve memleketi olan Geyve'ye gider. Sezai Karakoç bu duruma çok üzülür ve Muazzez Akkaya'ya ithafen Mona Rosa'yı yazar.
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.