Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Descartes ve Marx
Descartes'ı iki parçaya bölen Marx, Onun idealizm ile materyalizm parçalarının toplamı olduğunu belirtir. Descartes doğaya bakarken materyalisttir; ama gökyüzüne bakarken idealisttir. Mekanist Fransız materyalizmi, Descartes'ın maddeci parçasını alır, idealist (metafizik) parçasını atar.
Sayfa 221 - Kalkedon YayıncılıkKitabı okuyor
İdealizm ve Materyalizm
"İdealizm ve Materyalizm felsefe tarihi boyunca uzanan yol gösterici çizgiler gibidir. Ama her iki yaklaşımın da Barok dönemdeki kadar belirgin bir şekilde aynı anda öne çıktığı pek sık görülmez. Doğabilimi Materyalizmin sürekli güçlenmesini sağlamıştır. Newton aynı yasaların bütün evrende geçerli olduğuna işaret etmişti. Doğadaki her türlü değişikliğin kaynağı çekim yasası ve cisimlerin hareketiyle ilgili diğer yasalardı; hem yeryüzünde hem de uzayda böyleydi bu. Yani her şey aynı değişmez yasal düzenlilik ya da aynı mekanik tarafından yönlendiriliyordu. Bu durumda, doğadaki her değişikliği aslında matematiksel kesinlikle hesaplayabiliriz demektir. Böylece Newton mekanik dünya görüşünün son yapıtaşlarını da yerleştirmiş oldu."
Sayfa 262 - Pan
Reklam
Bu üç teorinin (düalizm, materyalizm ve ide­alizm) zıtlığı, felsefe tarihini bugüne kadar meşgul et­miştir.
eryüzünde iki tane ideoloji vardır. İdealizm ve bunun zıttı materyalizm. Materyalizm idealizmin tam tersi olarak maddeyi öne koyar. Önce varsın. Bu düzenin bir parçasısın. Hiçbir anlamın yok. Ağaçtan üstün bir yanın yok. Senin bir şeyi düşünüyor olman onu anlamlı kılmaz. Bugün dünya komple yok olsa evrende hiçbir değişiklik olmaz. Evren orda durmaya devam eder. Senin onu algılıyor olman onu varetmez. O zaten vardır . Hiçbir önemin yok. Bu gerçeğe en yakın görüş gibi gözüküyor.
syf.154-157
Emek sürecinde insan doğal bir varlık olarak kalırken, hem dışsal nesneleri hem de (bunu yaparken) bizzat kendi "doğal" bedeninin dönüştürür; (kendi sinir sistemi ve bu sistemin merkezi olan beyni dahil) doğal maddeyi biçimlendirir ve kendi ereksel yaşam etkinliğinin "aracına" ve "organına" dönüştürür. Bu nedenle de
Sayfa 154 - Yordam KitapKitabı okudu
416 syf.
8/10 puan verdi
·
12 günde okudu
YALNIZIM , YALNIZSIN, “YALNIZIZ”
Hepimizin içinde bir “ikinci” var mı? Gerçek yalnızlık kalabalıklar içinde olan değil mi? Belki de asıl sorun kişinin kendine gurbet oluşudur.
Peyami Safa
Peyami Safa
psikoloji, felsefe ve sosyolojiyi aşk ile harmanladığı bu romanda okuyucu farklı boyutlarda yolculuğa sürüklemektedir. Ana kahramanlardan biri olan Samim’in tahlillerinde sık sık başvurduğu
Yalnızız
YalnızızPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 201921,5bin okunma
Reklam
Gerçek nedir? Ya da gerçek gerçek midir? Bu soru tarihsel olarak filozofların yanıt aradığı en önemli sorulardan birisidir. İnsanların çoğu aslında toplumsal yaşam içerisinde gerçeği aramazlar, daha doğrusu gerçek diye bir sorunları yoktur. Çünkü çoğu zaman gerçeğe ulaşma çabası riskli ve tehlikelidir. Bu yüzden sistem tarafından kendilerine
416 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Yalnızız
Peyami Safa'nın son romanı Yalnızız, engin ruh tahlilleri ve kendi türünde açtığı çığırla onu yalnızca Türk edebiyatının değil, Dünya edebiyatının zirvelerine taşımış şaheseridir. Peyami Safa'nın diğer bütün romanlarında olduğu gibi Yalnızız romanında da doğu-batı, madde-mânâ, ruh-beden, idealizm-materyalizm gibi ikilemler üzerinde durularak, aynı evde yaşadıkları hâlde birbirlerinden oldukça farklı mizaç, düşünce ve insan ilişkilerine sahip aile fertleri üzerinden ruhunu arayan bir toplum resmedilir. Bireysel ve toplumsal kimliklerimiz arasında, bilhassa Batılılaşma hareketlerinden sonra ortaya çıkan uyumsuzluğun yarattığı sıkıntılar, kalabalıklar içinde milyonlarca “yalnız”ın peyda olmasına sebep olmuştur. Yalnızız; sıra dışı kurgusu ve bir üst kurmaca metin olarak romanda kendine yer bulan ütopya ülkesi Simeranya ile yarım asırdır Türk edebiyatının en çok okunan ve sevilen romanlarının başında geliyor. (Ötüken Neşriat) İyi okumalar
Yalnızız
YalnızızPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 201921,5bin okunma
Gerçekten de felsefeyi, yani farklı felsefelerin bütününü, her devirde, teorik bir savaş alanı olarak tasarlamak lazımdır. Bu alanda (kendi felsefesinin tüm diğerlerini silahsızlandıracak zaferi sayesinde) eleştirel felsefenin "ebedî barış"ının hüküm sürmesini sağlamak isteyen Kant da, kendinden önceki felsefeye, yani "metafiziğe" (ifade onun) "savaş alanı"(Kampfplatz) diyordu. Şu da ilave edilmeli: eski çarpışmaların siperleriyle delik deşik, işgal edilmiş, terk edilmiş, tekrar işgal edilmiş istihkamlarla dolu, boğuşmaların özellikle şiddetli geçtiği yerlerin adlarıyla damgalanmış ve her an geçmişten yeniden doğup gelerek ilerleyen yeni güçleri de saflarına katacak yeni taburların insafına kalmış, engebeli bir alan... Şu da: yine de içinde, her belli dönem için, ikincil cephelerin yanı sıra, etrafında bu ikincil cepheler gibi tüm karşıt güçlerin de kümelenip kutuplaştığı bir ana cephenin seçilebildiği bir alan. Şu da: çarpışmaların ilk tarih felsefesinden beri devam ettiği, yeni geçici adlar altında hep aynı muharebenin, idealizm materyalizm kavgasının, sürüp gittiği bir alan...
Sayfa 224
Felsefeye de karşıt düşünce biçimleri arasındaki sert çatışmalar hakimdi. Bazı filozofların varoluşu ruhsal ya da tinsel nitelikte gördüğünü söylemiştik. Bu yaklaşıma idealizm diyoruz. Karşıt görüşün adı da Materyalizm. Varoluşa ait bütün olguları somut maddi büyüklüklere indirgemek isteyen bir felsefe bu.
Sayfa 262 - -Barok
Reklam
Düşüncenin ve inancın bilimleri olarak dünyanın refahı için birinci sıraya konulan felsefe ve teolojiye bakalım; Leibniz onların yolunu bozduğundan beri karşılıklı sürtüşmeleri ile ne hale geldiler? Düalizm, materyalizm, idealizm, doğaüstücülük, rasyonalizm, mistisizm ve her ne şekilde adlandırılıyorlarsa adlandırılsınlar, bütün o abartılı spekülasyonlar ve duyguların anlaşılması zor -izmleri: bunlar devlete, kiliseye, sanata, ulusal kültüre ne gibi yararlar sağlamaktadırlar? Şüphesiz düşünce ve bilgi o sahalarda genişledi, ancak önceki daha anlaşılır ve sonraki de daha kesin bir hale mi geldi? Din dogma olarak daha saftır, fakat öznel inanç daha karmaşık, daha zayıf, destekçilerinden yoksun, eleştiri ve yorumla sarsılmış veya fanatizme ve ikiyüzlü bir kutsallık görüntüsüne dönüşmüştür, peki ya kilise? Ah, onun hayatı hizip ya da ölümdür. Öyle değil mi?
Sayfa 23 - HeinsiusKitabı okudu
Stoacı Felsefe
Kurucusu Atina kapısında ders vermek adeti olan Yunan filozofu Xenon olan felsefe okulu; bu okulun öğretisi materyalizm ile idealizm arasında sallantıdaydı. İlk dönemde özellikle doğa yasalarının ve bilgi teorisinin incelenmesine özen gösterdi. Bunu da esas olarak materyalist mevzilerden hareketle yaptılar. (...) Bu sorunları, ruhun maddi olmayan varlığını, insanın kaderine boyun eğmesine saygıyı, kötülüğe karşı dirençsizliği, fedakarlığı ve çileciliği tanrıyı aramayı v.b savunarak idealist ve dinsel anlayışla ele alıyorlardı. Bu düşünceler Hristiyanlığın meydana gelişini de etki yaptı.
416 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Ekonomik ve statüsel olarak bir dertleri olmayan fakat psikolojik ve toplumsal nedenlerden dolayı kendilerini bulundukları grup içerisinde rahat hissetmeyen birtakım insanların içsel ve dışsal çatışmalarını okuyoruz. Kitabın adından da anlaşılacağı gibi kalabalıklar içinde yalnızlık ya da kendinize ait hissetmediğiniz her yerde yalnız olabileceğiniz düşüncesi sık sık karşımıza çıkıyor. Psikolojik tahliller ile birlikte, okuması dikkat gerektiren mükemmel bir roman. Mutlaka okumalısınız! Peyami Safa’nın her kitabında karşımıza çıkan doğu batı çatışmasının yanında; ruh-beden, idealizm-materyalizm gibi ikilemlere de yer verilmiş. Kitapta farklı bir teknik yer alıyor. Üst kurmaca şeklinde karşımıza çıkan ütopya ülkesi Simeranya da ilgi çekici bir ek olmuş.
Yalnızız
YalnızızPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 202321,5bin okunma
364 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.