Ak Parti, kökeni İslamcı bir ideoloji olan 'Milli Görüş hare- ketinin iki binli yılların başlarında bu hareketin genç kuşak- larının İslamcılık ideolojisinin çağdaş Müslüman toplumların aktüel politik, ekonomik ve hukuki sorunlarını çözmede anak- ronik bir ütopya (şeriat, adil düzen) olduğunu entelektüel/te- olojik bir kritik İşçilikle değil, daha çok pratik ve pragmatik kaygılarla keşfederek hareketi 'muhafazakar demokrat' adıyla merkezi bir 'sağ parti/ideoloji olarak yeniden kodlamalarıyla oluşmuştur. Cumhuriyet'in kuruluşunda gerçekleştirilen zoraki kültür devriminin yarattığı psikolojik travmanın politik hayata tarihsel blok' olarak yansıması olan %70 merkez sağın politik temsilcilerinin aynı tarihlerde ahlaken hovarda ve çürümüş olmasının doğurduğu boşluğu fazla çaba harcamadan İslam'ın pozitif imgesi sayesinde miras yoluyla doldurarak o yıllardan beri sürekli iktidardadır
224 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
İnsan Hakları Felsefesi
Merhabalar, İnsan hakları nedir, nasıl tanımlanır ile başlamak doğru bir tercih olacaktır. "İnsan Hakları her türlü ırk,din,mezhep, cinsiyet,ten rengi gibi farklı özelliklerin ötesinde salt insan olmaya bağlı haklardır.Herkesin doğası gereği sahip olduğu bir şeydir ve dünyaya insan olarak gelmek insan haklarına sahip olmak için yeterli bir
İnsan Hakları Felsefesi
İnsan Hakları FelsefesiCelal Yeşilçayır · Çizgi Kitabevi Yayınları · 20194 okunma
Reklam
Poetika, İdeoloji ve Ütopya
Foucault ideolojileri hakikatin karşısında durduğu ve onu engellediği için reddeder.
Poetika, İdeoloji ve Ütopya
İnsan salt sosyolojik bir varlık değil, aynı zamanda ontolojik bir varlıktır; yani şükür ki ona bel bağlayabileceğimiz bir fıtrata sahiptir.
Poetika, İdeoloji ve Ütopya
Yükselen sınıflar bu arzularını devrimci bir ütopik söylem olarak ifade ederken, egemen sınıflar ise kendi egemenliklerini ideolojik bir söylemle topluma empoze eder ve onu mevcut durumlarında, yani muhafazakâr bir halde tutmak isterler.
YEŞİL VADİ BİR ÜTOPYA MI?
Birden fazla kişi olamamaktasınız, birden fazlasını sevememektesiniz, birden fazlasını yaşayamamaktasınız veya geriye dönüp her şeyi sil baştan yeniden yaşayamamaktasınız.
Reklam
Machiavelli'nin Prens'i, Sorel'in «mitos»unun tarihsel bir örneklendirilmesi, yani ne soğuk bir ütopya olarak ortaya çıkan bir siyasal ideoloji ne de teorik akıl yürütme olarak değil de, dağılmış ve öğeleri birbirleriyle ilintisini kaybetmiş bir halkın harekete getirilmesini ve kolektif iradesinin örgütlenmesini etkileyen somut bir fantezinin yaratılması olarak ele alınabilir.
Sayfa 2 - Birey ve Toplum Yayınları, 1984Kitabı okudu
Aydınlatıcı kitap önerilerim
Bedrettin Şimşek - Bir Tanrıtanımaz'la Din Adamı'nın Tartışması Bedrettin Şimşek - Sahte Peygamberin Vaaz Kitabı Frédéric Paulhan - Ahlakın Ahlaksızlığı Fevzi Demir - Bulaşıcı Salaklık Eyüp Erdoğan - İnanç Uykusu Giorgio Agamben - Kutsal İnsan Erskine Caldwell - Din Ticareti Jean Dubuffet - Boğucu Kültür Erhan Şermet - Otoriteyi
Belki de utanmamız gereken bir şeyden "ideoloji sonrası" ya da "ütopya sonrası" bir dönemde yaşamaktan, tutarlı iyi bir toplum vizyonuyla hiç ilgilenmemekten ve kamusal iyi hakkındaki kaygıyı özel tatminlerin peşine düşme özgürlüğüyle değiş tokuş etmiş olmaktan gurur duymaya meyilliyiz
Reklam
… îdeology and Utopia (İdeoloji ve Ütopya, [1929] I9 6 0 ) adlı eserinde Mannheim, ideolojileri, belli bir sosyal düzeni savunmaya hizmet eden düşünce sistemleri ve bu düzendeki baskın ya da yönetici grubun çıkarlarının kabaca ifadesi olarak tanımlamıştır. e yandan ütopyalar ise geleceğin idealleştirilmiş temsilleridir; yani, her zaman baskı altındaki grupların çıkarına hizmet eden radikal bir sosyal değişme ihtiyacını ima ederler. Mannheim ayrıca, “özel” ve “bütüncül” (total) ideoloji kavramlaştırmaları ayrımını da yapmıştır. “Özel” ideolojiler, belli başlı birey, grup veya partilerin fikir ve inançlarıdır. “Bütüncül” ideolojiler ise bir sosyal sınıfın ya da toplumun, hatta bir tarihsel dönemin bütün Weltanschauung unu (dünya görüşünü) kapsar …
Ortadoğu'da İran Sempatisi
2018 sonu itibariyle dört kadîm Arap kenti ve başkent, İran'ın kontrolü altındadır: Şam, Bağdat, Beyrut ve Sanaa. Bunun dışında Afganistan'dan Nijerya'ya uzanan hat boyunca, hiç de varsayımsal olmayan bir "Şii Hilâli"n-den söz etmek mümkündür. İdeoloji ortak paydasının kilelere kazandırdığı dinsel heyecan, 2011'den sonra özellikle Suriye'de patlak veren çatışmalarda kendini göstermiştir. On binlerce Şii savaşçı, "Kutsal mekânları ve Ehl-i Beyt'in kabirlerini korumak için savaşa fiilen katılmış, bunlardan binlercesi hayatını kaybetmiştir. İran'ın elinde tuttuğu ideolojik ve mezhepsel meşale, İslâm coğrafyasında revaçta olan "ABD ve İsrail karşıtlığı" ile birleşince, İran'ın etkisi Sünnî kesimlerde de derinleşmiştir. Suriye'de yaşanan kıyımda aktif şekilde rol almasına rağmen, İran'ın İslâm dünyasının ciddi bir kesiminde hâlâ "rol model" ve "ütopya ülke" olarak görülmesinde, benimsediği "ABD ve İsrail karşıtı" söylemin büyük etkisi vardır.
Sayfa 66 - Ketebe YayınlarıKitabı okudu
Savaş ve Masumiyet
Ne yazık ki gündem devamlı bizleri mutsuz ve gün geçtikçe daha da umutsuz ruh haline sokuyor. Bu yazı ne politik bir yazı ne bir makale ne de profesyonel bir köşe yazısı sadece deneme, sorgulama, kendi kendime düşünme ve anlamaya çalışma çabasının dışa vuran anlatısı. Gönül ister ki daha keyifli denemeler, anılar, anlatılar yazayım fakat gündem
“Soru sormaktan kaçınmak verilebilecek bütün cevapların en kötüsüdür,” diyor Bauman. “Belki de utanmamız gereken bir şeyden, ‘ideoloji sonrası’ ya da ‘ütopya sonrası’ bir dönemde yaşamaktan, tutarlı bir iyi toplum vizyonuyla hiç ilgilenmemekten ve kamusal iyi hakkındaki kaygıyı özel tatminlerin peşine düşme özgürlüğüyle değiş tokuş etmiş olmaktan gurur duymaya meyilliyiz. Yine de, bir an durup bu mutluluk arayışının neden umduğumuz sonuçları getirmeyi başaramadığını, güvensizliğin buruk tadının duyacağımız vaat edilen saadetin tadını neden kaçırdığını düşündüğümüzde, kamusal iyi, iyi toplum, eşitlik, adalet gibi fikirleri sürüldükleri yerden geri çağırmadıkça hiçbir yere varamayacağımızı anlarız; üstelik, bunlar ancak başkalarıyla birlikte üzerine titrenip işlendikçe bir anlam kazanan fikirlerdir. (Bauman 1999)
197 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.