İdris (Aleyhisselam); Adem (Aleyhisselam)'ın
evlatlarından, Şit (Aleyhisselam)'ın neslinden,
Nûh (Aleyhisselam)'ın ise ceddindendir.
Yani Nûh (Aleyhisselam)'ın babasının dedesi olur. Suhuf sahibi olan idris (Aleyhisselam), ateşe tapan Kâbiloğullarına peygamber olarak gönderilmiştir.
Sayfa 129
“Bizden öncekilerin şu putlara tazimleri, ancak, Allah katında, şefaat etmelerini umdukları içindi!” diyerek onlara tapmağa başladılar…
Bunun üzerine, Yüce Allah, onlara İdris Aleyhisselâmı, Peygamber olarak gönderdi.
İdris Aleyhisselâm, onları putlara tapmaktan men ve Yüce Allâha ibadete davet etti. Fakat, onlar İdris Aleyhisselâmı, yalanladılar.
"İdris Aleyhisselam ile Azrail Aleyhisselam dost idiler."
"İdris Aleyhisselamın kavmi Kabil oğullarının yanına gidince Kabil'in kadınları ile düşüp kalkınca putlara tapmaya başladılar. İdris Aleyhisselam kavmine Allah 'a ibadet etmelerini söylediyse de onlar onu, yalanladılar. İdris Aleyhisselam Allah için Kabil oğulları ile şavaşmıştır. "
Sayfa 81Kitabı okuyor
"İdris Aleyhisselam ;Adem Aleyhisselamdan sonra kalemle ilk kez yazı yazan,
İlk kez yıldızlar ve hisab ilmini gözden geçiren zat idi."
Sayfa 80Kitabı okuyor
Hz. İdris [aleyhisselam], kalemle ilk olarak yazı yazan kişidir.
Şis Aleyhisselâmın Vefatı:
Şis Aleyhisselâm; vefat edeceği sırada, yerine oğlu Enuş'u bırakıp ona;
Âdem Aleyhisselâmın, tâbut içindeki cesedini, korumasını, Allah'ın buyruklarını yerine getirmemekten sakınmasını ve kavmına da, bunu ve Allah'a güzelce
ibâdet etmelerini emr etmesini emr etti.
Oğullarına Bereket duası yaptı.
Oturdukları mukaddes dağdan inmemeleri, çocuklarının da, oradan inmelerine engel olmalarını ve lanetlenmiş Kabil'in çocuklarile düşüp kalkmamaları hakkında da, Hâbil'in kanı üzerine and verdi. Sonra, vefat etti.
Ona ve gönderilen bütün Peygamberlere selâm olsun!
Şis Aleyhisselâm, vefat ettiği zaman, dokuz yüz on iki yaşında idi.
idris Aleyhisselâm da, o zaman yirmi yaşında bulunuyordu.
Şis Aleyhisselâmın oğlu Enuş, babasının cesedini özel ağaç zamkı ile ve darçın gibi kokan ağacın kokusu ile kokuladı.
Şis Aleyhisselâmın cenaze namazını; oğulları, oğullarının oğulları ile kızları ve kızlarının oğulları gelip kıldılar.
Âdem Aleyhisselâmın oğullarından, Şis Aleyhisselâmdan başkasının nesli devam etmeyip kesilmiş, Şis Aleyhisselâm, böylece, Ebülbeşer olan Âdem Aleyhisselâmla birlikte, bütün insanların soylarının varıp dayandığı Soy direği olmuştur.
Şis Aleyhisselâmdan sonra, bütün Şis oğullarının nesebleri, Şis Aleyhisselâma ulaşmadığı gibi, İdris Aleyhisselâma kadar da, onlarda Vahy ve Peygamberlik te, bulunmamıştır.
Rivayete göre: Şis Aleyhisselâm da, Mekke dağlarından Ebû Kubeys dağındaki mağaraya gömülen Ebeveyninin yanına gömülmüştür.
Sayfa 102Kitabı okuyor
Şis Aleyhisselâmın Bazı Faziletleri Ve Peygamberliği:
Şis Aleyhisselâm; Âdem Aleyhisselâmın oğullarının en ulusu, en üstünü,
Âdem Aleyhisselâma, en sevgilisi ve ona, en çok benzeyeni idi.
Âdem Aleyhisselâm; vefatından on bir gün önce,Şis Aleyhisselâma:
"Ey oğulcuğum! Sen, benden sonra, Halîfem'sin!" diyerek vazifesini takva üzere yürütmesini tavsiye etti.
Onu, bir Vasiyetname ile
Sayfa 101Kitabı okuyor
“Hayır! Vallâhi, ben, oraya girdikten sonra, çıkmam!” dedi.
İdris Aleyhisselâm, Ölüm Meleğinin dostu idi. O’ndan, Cennet’i ve Cehennem’i,
kendisine göstermesini istedi.
O da, onu, yükseltti.
İdris Aleyhisselâm, Cehennem’i görünce, ondan korktu. Az kalsın bayılacaktı.
Ölüm Meleği, onun üzerine kanadını gerip:
“Gördün onu, değil mi?” dedi.
İdris Aleyhisselâm:
“Evet! Bu güne kadar, onu, hiç görmemiştim!” dedi.
Ölüm Meleği, Cennet’i görünceye kadar onu götürüp Cennet’e girdi ve İdris
Aleyhisselâma:
“Cennet’i de, gördün değil mi?” dedi.
İdris Aleyhisselâm:
“Evet! Vallahi, burası, Cennet’tir!” dedi.
Ölüm Meleği:
“Haydi, gördüğüne git!” dedi.
idris Aleyhisselâm:
“Nereye gideyim?” diye sordu.
Ölüm Meleği:
“Nerede olmak istersen, oraya git!” dedi.
İdris Aleyhisselâm:
“Hayır! Vallâhi, ben, oraya girdikten sonra, çıkmam!” dedi.
Ölüm Meleğine:
“Sen, onu, oraya koyma!
oraya girince, hiç kimse için, bir daha oradan çıkmak yoktur!” denildi.
Sayfa 82 - Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları / Yeni ŞafakKitabı okudu
İdris Aleyhisselâm, çok ibâdet edici bir zat idi.
Kendisinin, bir günde yükselen ameline, zamanındaki Âdem oğullarının bir ayda
yükselen amelleri denk gelmezdi.
Sayfa 79 - Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları / Yeni ŞafakKitabı okudu
İdris Aleyhisselâm
Kendisi, terzi idi.
İlk kez, iğne ile dikiş diken, ilk kez, elbise dikip giyen de, İdris Aleyhisselâmdı.
Halbuki, ondan önce, insanlar, hayvanların derilerini giyerlerdi.
Sayfa 80 - Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları / Yeni ŞafakKitabı okudu
Gerekli Bir Açıklama:
Yüce Allah;
İnsanları yaratmağa da, Âdem Aleyhisselâmın yaratılışiyle başlayacağını ve Meleklere:
"Ben, yer yüzünde bir Halîfe yaratacağım!" buyurduğu zaman, Melekler:
"Biz, Seni, hamd'inle teşbih ve takdis edip dururken,orada,bozgunculuk edecek, kanlar dökecek kimse mi yaratacaksın?!" demişler,
Yüce Allah da:
"Sizin
Sayfa 72Kitabı okuyor