İdris'le Konuşma
"Yalnızlık sevmesini bilmeyenlerin icadı."
Sayfa 589 - Yapı Kredi Yayınları 18. BaskıKitabı okudu
Kuş olsun insan olsun, yalnızlık sevmesini bilmeyenin icadı
-İDRİS'LE KONUŞMA-
-İdris, sen ne yapıyorsun kuşların yanında
-İdris'le konuşuyorum
Kuşları okuyorum içimde, ağacın kuşlarını
Yeni pişmiş çilek reçeli gibi kaynayan
Dalların üzerinde
İdris'le Konuşma
...
Ve seninle biz iyi ki
Sevmelerin ustasıyız, güzel şaşkınlıkların
Önce yüreklerimizi alıştırmışız buna, sonra kafalarımızı
Ki bu yüzden içimiz hiçbir zaman yoksul değil
Yoksul olmadı.
...
Sayfa 368 - PdfKitabı okudu
İdris'le Konuşma
''Bakma sen, kuşlar bir uçumluktur ne de olsa
Denizler bir fırtınalık görkemli
Bizse kendimizi insan olarak
Bir tohum gibi dikmişiz sonsuzluğa.''
Sayfa 591Kitabı okudu
İdris'le Konuşma (tümüyle okunası)
Kuşları okuyorum içimde, ağacın kuşlarını
Yeni pişmiş çilek reçeli gibi kaynayan
Dalların üzerinde
Gemilere dadanan kuşları okuyorum bir de
Göklerde bir başına dolaşan
Görkemle
Büyük denizlerdeki yalnız kuşları
Ve okuyorum yıllardır bütün yalnızlıkları Okuyorum da Kuş olsun, insan olsun
Yalnızlık sevmesini bilmeyenlerin icadı
allahımm cok iyiii, deliricemm
fıkra bu ya, cindy crawford ile temel bir gemi kazasından kurtulup ıssız adaya düşmüşler. adada başka kimseler bulunmadığı ve kurtuluş ümidi de pek zayıf olduğu için, cindy her türlü ön hesabı filan bırakıp temel'le işi pişirmiş hemen. ama daha bir hafta bile geçmeden temel'de bir isteksizlik baş göstermiş; nazlanıp durmaya, çoğu kez de arkasını dönüp uyumaya başlamış. cindy önce ima, sonra açık açık konuşma, sonra rica minnet, en sonunda da yalvarma yoluyla durumu değiştirmeye çalışmışsa da nafile. temel, nuh diyor peygamber demiyormuş. cindy "temel," diyormuş, "ne istiyorsan söyle, hiç itiraz etmeden yapacağım." temel cindy'ye bakıp bakıp sonra, " ı-ıh," diyormuş, "sen beceremezsin." her ne hal ise, sonunda temel insafa gelmiş. cindy'nin saçından bir tutam kesip kızın burnunun altına yapıştırmış. gemiden (her nasılsa) kurtulan bavulundan bir ceketini ve pantolonunu giydirmiş, saçlarını toplamış. sonra bir göz atmış, "olmadı ama neyse," der gibi. cindy'nin yanına oturup kolunu omuzuna atarak, "ulan idris" demiş, "ben bir aydır kimi düzüyorum biliyor musun?"
Sayfa 75 - pdf
