"İhtiyar kişinin riyazeti zordur, kurdun ise terbiyesi azaptır."
AKÂİD, SAYFA: XXXIX
er-Râzî'nin tefsiri okunduğunda, İslâmî akide meselelerinin hepsine derin bir vukûfla eğildiğini görürüz. O büyük bir mütekellimdir ve bu konuda kitablar yazmış bir şahsiyettir. er-Râzî Ulûhiyyet meselesi üzerinde hususi bir gayret gösterir ve Allahın varlığı hususunda çeşitli kelâmî deliller serdeder. Zati, sıfatları, tek bir ilâh oluşu
Huzur Yay. 1. Baskı: 2020, 1. CiltKitabı okuyor
Reklam
Dünya, kıyamet günü el ve bacakları çirkin, dişlerini sırıtır bir şekilde, gözleri çakır mavi bir ihtiyar kadın suretinde gelir. Onu gören insanlar:” Bu çirkin yüzden Allah’a sığınırız!” derler. Onlara: “ İşte kendisi için birbirinize kin ve haset beslediğiniz, haksız yere kan döktüğünüz, akrabalarınızla ilişkilerinizi kestiğiniz, süsleriyle aldandığınız dünya budur” denilir…Sonra onun ateşe atılması emredilir.
İhtiyar kişinin riyazeti zordur;kurdun ise terbiyesi azaptır.
Evet İslâm dini güzel bir kılıkta gelip, Allah’ın dilediği kimselerin koluna girip cennete götürecektir.. Dünya da çok çirkin beli bükülmüş ihtiyar bir kadın kılığında görünecek.. Ve insanlara soracaklar: — Bunu tanıyor musunuz? diye. — Hayır, Allah’a bundan sığınırız... — İşte bu, birbirlerinizi kırdığınız, onu elde etmek için yek-diğerinize saldırdığınız dünyadır, diye tanıta­caklar..
Nefs nasıl da sever kendiyle meşguliyeti..
Nefsi aç bırakmak rıfktan sayılmaz. İbadeti terk etmek caiz olmadığı gibi, onun terkine sebep olacak şeyi yapmak da caiz değildir. Yine ihtiyar kitabının sahibi demiştir ki: Kesbin (çalışıp kazanmanın) bir kaç çeşidi vardır. Birincisi farz olan kesb: Bu, kişinin kendisine, ailesine ve borçlarını ödeyemeye yetecek kadarını kazanmasıdır. Bu kadarını kazandıktan sonra çalışmayı terk etmeye cevaz verilmiştir. Şayet eli bol olduğu halde kendisi ve ailesi için yıllık yiyecek depolarsa bu da caizdir. Nitekim Resûlullah'ın [sallallahu 'aleyhi ve sellem), ailesinin senelik ihtiyacını depoladığı sahih rivayette gelmiştir. Kesbin ikinci kısmı ise, müstehap olanıdır. Bu ise, bir fakiri sevindirmek veya bir yakınının ihtiyacını gidermek için farz olan miktardan daha fazlasını kazanmaktır. Çünkü bu uzaklaşıp bir köşeye çekilerek nafile ibadet yapmaktan daha faziletlidir. Nafile ibadetin faydası kişinin sadece kendine iken, kesbin (çalışmanın) faydası ise hem çalışana hem de başkalarınadır. Nitekim Resûlullah (sallallahu 'aleyhi ve sellem), خَيْرُ النَّاسِ مَنْ يَنْفَعُ النَّاسَ "İnsanların en hayırlısı, insanlara en faydalı olanıdır."1 buyurmuştur. 1- Ali el-Müttakî, Kenzü'l-Ummâl, nr. 44154
Sayfa 50
Reklam
270 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.